ayrıldıktan sonra ilişkiye dair itiraflar

entry7 galeri0
    1.
  1. 3 yıldır vücut geliştiriyorum bu konuda hassas olduğumu bildiği halde beni her fırsatta baska erkeklerle kıyaslayip yok boyun kısa yok pazın küçük diye elestirirken "Senin memen niye yok? Sen ara form musun?" diyemedigim için pişmanım.
    15 ...
  2. 2.
  3. hiç kendine bakmıyordun. bunu sana asla söylemedim, çaktırmadım, ben yanına en bakımlı halimle geliyorken, sen igrenc kokuyordun. hala da beni başka kızlarla kıyaslayabiliyordun, benim aptallığım aslında bu, senin gururunu düşünmemeliydim. çünkü sen benimkini hiç düşünmedin.
    7 ...
  4. 3.
  5. 1 kezbandi
    2 pozisyon özürlüydu
    3 beli kalındi
    4 göğüsu büyüktu
    5 oral istemezdi.
    6. ise insandı insan, insan, insan
    7. beş parmağı var.
    2 ...
  6. 4.
  7. Bir gün biri gelir hayatına.Sen zulme, kötülüğe, zorbalığa direnirken girer hayatına. Sol kolun havadayken onunla savaşamazsın, hem devlete hem de ona karşı duramazsın.Yüreğinin en derinine kadar girmiştir ve sen hiçbir şekilde karşı koyamazsın, direnişin ona sökmez.

    Bir ay, üç ay, altı ay, bir yıl, iki yıl; zaman akıp gidiyordur ve sen farkında bile değilsindir saydığın günlerin dışında.Arada ufak tefek pürüzler olsa da işler yolunda gidiyordur.Sonra bir gün bir şeyler olur.Anlayamazsın, anlamak da istemezsin aslında.Hayatının en güzel anlarını, günlerini, yıllarını geçirdiğin kadın; bir anda hiçbir şey olmamış gibi siktir olup gider.Olmuyor der ve çıkar işin içinden.Bir dur, gitme bile diyemezsin.Sonra oturur günlerce gecelerce ağlarsın.

    Erkekler ağlamaz değildir o.Asıl en güzel, en temiz erkekler ağlar arkadaş.Kimse bilmez ama sen içini döke döke, günlerce ağlarsın gizli gizli.

    Sonra biraz zaman geçmeye başlar aradan.Sen unuttuğunu zannedersin.Bahar gelmiştir, keyfin yerindedir.işe giderken bir de bakmışsın ki hep onun yanına giderken bindiğin otobüsler geçiyor E-5’ten.işte o an baştan aşağı tüm buluşmalar tekrar canlanır zihninde.Yine dolar gözün, ağlayamazsın.için sızlar, küfredersin, dudaklarını ısırırsın, zor tutarsın kendini.Seni kelimenin tam anlamıyla yarı yolda bırakışının beşinci ayında hala ilk günkü kadar sevdiğin için kendine söversin ağızlar dolusu.

    Sonra işe gider çalışırsın, kafan dağılır biraz.Akşam olmuştur, ama yaz güneşi hala görünmektedir saat 18:30’da.Biraz yürürsün, işine de yakındır.istiklal Caddesi’ne girdiğin an Gezi direnişi zamanları gelir aklına.Bir yandan polise direnirken, diğer yandan da ona bir alocuk bile olsa “iyiyim merak etme” deme gereği hissettiğin günleri hatırlarsın.

    Yine gözlerin dolar.

    Yavaş adımlarla Galatasaray’a doğru ilerlersin.Biraz daha ileride, Odakule’de Siyasiyabend’in çaldığını görürsün.Yaklaşıp dinlemeye başlarsın ve bir-iki dakika sonra tüm kayışların kopacağı yere gelmişsindir.

    Şarkı, “hiç hiç bişiy bilmiyorlar, bilmek istemiyorlar” dedikçe; yaşlar artık duramaz olur gözünde.Bir iki damla süzülür usulca, silersin çaktırmadan ama farkeden etmiştir artık.Ve en kötüsü de bu günleri ve hissettiklerini nereye gidersen git uzun bir süre atlatamayacağının farkında olmaktır.

    Yani özetle; biri öyle bir siktir olup gitmiştir ki, bir daha kimse gelsin istemezsin.
    3 ...
  8. 5.
  9. konuşurken uyuduğunda aslında uyuduğun için çok kızmıyordum hatta bazen hoşuma bile gidiyordu. bir gece telefon kapanana kadar nefes alış verişini dinlemiştim hiçbir şey yapmadan ve en huzurlu olduğum anlar onlardı.

    sen ağlayınca telefonun ucunda ben de ağlardım sessizce, hatta bazen telefonu ilk açtığımda gözlerim dolardı. sesim çatallaşmasın diye yutkunup dişlerimi sıkardım çünkü o rüyanın kısa süreceğini ve neredeyse imkansız olduğunu senden daha iyi biliyordum.

    aslında telefonda o kadar uzun konuşmayı hiç sevmem ama seninle konuşurken zamanın nasıl geçtiğinin farkında olmuyordum.

    bazen işteyken aradığında bütün işi gücü bırakırdım, sana o zamanlar yalan söyledim bir tek ''müsaitim'' diye. geceye kadar beklemek zor geliyordu.

    ben asla en sevdiğin olduğumu düşünmedim. sadece bunu çok istedim, agresifliğimin sebebi zaman zaman buydu.

    seninleyken kendime inanamıyordum bazen. yapmam dediğim bir çok şeyi yaptım, yapardım. büyük konuşmuşum.

    çoğu zaman gece uykum gelmesin diye bütün gün sigara ve kahve içerdim. kahveyi çok sevmem belki hatırlarsın.

    o sokakta farklı yönlere giderken 3 kere uzun uzun ardından baktım. hiç dönmedin, o zaman anladım fazla ömrümüz yoktu.

    ve daha yazamayacağım o kadar çok şey var ki... bunların artık hiçbir önemi yok. aklıma geldikleri zaman bazen gülüyorum bazen üzülüyorum bazen de acıyorum o ben'e.
    11 ...
  10. 6.
  11. 7.
  12. Bütün yaralarından, yaşanmışlıklarından ve acılarından çekip alabilirdim seni ama sen hiçbir zaman bana ait olmadın. Ben seninle ilgili olan her şeyi, senden bile daha iyi bilirken, sen hep susturmayı tercih ettin beni.
    Evet ben hep kükredim sana ama bilemedin beni kedi gibi yapabilecek tek insan sendin !
    Biraz sevebilseydin beni, tüm ömrümü sana feda ederdim ama sen Benim sana olan sevgimi hiçbir zaman görmek istemedin. Gözümün içine baka baka aldattın beni.
    Şimdi sana söylenebilecek tek cümle: bende sana yetecek kadar ben kalmadı.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük