--trollier--
buna rağmen tanrı tasvirlerine baktığınızda bile kitaplar arası farklar ayen beyan ortaya çıkıyor.
örneğin; tevrat'daki tanrı dünyayı yaratırken yoruldu ve bir gün dinlendi diyor. kuran'daki tanrının ise yorulma gibi bir vasfı yok. sorarlar insana, bu kadar büyük bir fark olur mu?
tanrı canı sıkılan bir ruh. insanları da o yüzden yarattığını düşünüyorum. 'yayınladığı', evet, yayınladığı kitaplar da bir şizofren ruhun günlüğünden ibarettir.
sıkılıyor ve çelişkiye düşüyor tanrı. tanrı küçücük bir çocuk.
--spoiler--
tevrat'daki tanrı dünyayı yaratırken yoruldu ve bir gün dinlendi diyor. kuran'daki tanrının ise yorulma gibi bir vasfı yok. sorarlar insana, bu kadar büyük bir fark olur mu?
--spoiler--
(bkz: Allah ını seven üstüme toprak atsın)
Allah katında tek bir din vardır ve islam'dır. Gönderdiği kitaplar, dini kendi çıkarları doğrultusunda yorumlamaya çalışan insanlar tarafından zaman içinde büyük tahrifata uğratılmış, tamamen insan elinden çıkma bir hal almıştır. Son gönderilen kutsal kitabımız ise, Allah tarafından korunmuş, üzerinde herhangi bir tahrifat yapılması engellenmiştir. Kuran, daha önce gönderilen kutsal kitapları ihya eden, onlara sonradan insan eliyle eklenmiş yalan ve iftiraların bulunmadığı bir kitaptır ve onların asıllarını doğrulayan niteliktedir.
zira değişen, artık zamanın gerisinde kalan, daha da önemlisi insanların bizzat tahrif ettiği kitabın yerine cenab-ı hak yeni kitaplar göndermiştir.
en son gelen kitap olan kuran-ı kerim de incilin bozulması sonucu gönderilmiştir.kuranı kerimden sonra da herhangi bir kitap gönderilmeyecek olup hükmü kıyamete kadar sürecektir. zira onun koruyuculuğunu hz. allah yapacaktır. kimse ne bir ayet ekleyebilecek, ne de bir ayet eksiltebilecektir.
ha bu arada bıyığım yok, şakirt de değilim. her dinini sevip savunan şakirt mi olur lan.....? neyse ben bi şey demiyom ya.
aynı tanrının fazladan iki kitap gönderdiğini sadece müslümanlar,
fazladan bir kitap gönderdiğini ise sadece hristiyanlar düşünür.
yahudilere sorsanız, böyle bir durum yoktur.
yada hristiyanlar kuran'ı kabul edip saymazlar, yoksa zaten müslüman olurlardı.
allah'ın insanlara öğütlediği din yalnız islamdır. önceki gönderdiği kitaplarda islamı oluşturur. yahudilik ve hristiyanlık da islamın alt yapısını oluşturan, zamanlarına uygun dinlerdi. bu dinler, bozulmamış halleriyle islamla çelişmez. açıklaması bu kadar basit olan bir merak konusudur işte.
hatta sözlükte bazı aklıevveller islamdan da önce 'allah' isminin olduğunu, namaz ve oruç olduğunu söyleyerek güya islamı eleştiriyorlar. bu ahmaklar islam'ın söylediklerinin doğruluğuna şahitlik ettiklerinin bile farkında değiller. böyle de eblehler işte.
konuyla ilgili daha doyurucu yazılar bulmak zor değildir, aşk-ı memnu falan izleyeceğinize biraz da bunlara zaman ayırın da zırvalarınızla milletin başını şişirmeyin.
ayrıca kur'an'ın değiştirildiğinden dem vurmuş küçük bey. değiştirilmediğinin ıspatı sadece bizim söylememiz değildir, kur'an daha ilk ayetin inmesinden başlayarak onlarca kişi, sonra yüzlerce, sonra binlerce kişi tarafından ezberlenmiştir. nasıl değiştirilebilir ki? binlerce hafız farketmez mi değiştirilen bir kur'an'ı?
bir soru daha: çay demlemeyi biliyor musun? çay direk kaynar su dökülerek yapılmaz. aksi halde çayı yakarsın. bir-iki dakika bekletilir ve öyle demlenir.
biz müslümanların bu basit soruya cevap verememesi bilmedigimizden degil kelime israfı yapmak istemememizden kaynaklanır.ama kafanda soru işareti kalmasın cevap verelim.kuran incil ve tevratın bozuldugunu bizlere bildirmiştir.incil ve tevrat gönderildigi toplum tarafından degiştirilmiş ve kuranda bunlar bildirilmiştir.işte onlardan bazı ayetler;
Gerçekten onlardan (ehli kitaptan) bir fırka vardır ki kitapta olmadığı halde onu kitaptan sanasınız diye kitabı okurken (doğru kelimeyi değiştirerek) dillerini eğip bükerler. Ve Allah tarafından olmadığı halde bu Allah katındandır derler. Bu suretle onlar Allaha karşı bile bile yalan söylerler.(Al-i imran, 78)
(Ey müminler!) Onlardan bir fırka vardır ki, Allahın kelamını işitirler sonra onu anlamalarının ardından bile bile onu tahrif eder (değiştirir)lerdi. (Bakara, 75)
O Yahudi olanlardan bir kısmı, (Tevrattaki) kelimeleri yerlerinden değiştiriyorlar ve (peygambere karşı) dillerini eğip bükerek (alay etmek) ve dini kötülemek üzere:işittik ve isyan ettik! diyorlar (Nisa, 46)
özünde de hep sevgiden, birden sözetmesi ne ilginçtir. anlayana güzel şeyler anlamayana ise tuhaf şeyler söyler o. esprili olan bir sen misin sandın ey gafil. *
insanoğlunun kaba etinden element uydurarak kitapları değiştirmesinden ötürü oluşan durum.özde hepsi birbirinin aynısıdır biri ak derken diğeri kara dememiştir.
yazdıklarınız güldürdü beni. teşekkür ederim.
insan konuştuğu bir konuda hiç kültür sahibi olmadığını ancak bu kadar belli edebilirdi.
size bu konuda açık bir cevap yazabilirdim ama o cevabı anlayabilmeniz için önce birazcık "din kültürünüz" olması lazım. yani gidin her hangi bir kitaptan din nedir, ne değildir, tek tanırılı dinler, çok tanrılı dinler.. Bunları okuyun öğrenin, hepsini bilmenize gerek yok genel bir kültür sağlasanız yeter.
tabi sadece bu yetmez birazcıkta "saygı" gibi bir erdeminiz olması lazım.
eksiklerinizi tamamlayın gelin ben size durumu güzelce izah edeyim.
sonuçta bu dindir, kimse inanmak zorunda değildir, ama bir şey konuşuyorsanız "genel anlamda da olsa" bir şeyler bilmek zorundasınız o konuda. bu da bir gerçektir.
--yazardan alıntı 1--
kimse şimdi incil ve tevrat zaman içinde değişti geyiğine girmesin. kuran'ın değişmediği de bilimsel olarak ispatlanmış değil. hadi varsayalım değişmedi. buna rağmen tanrı tasvirlerine baktığınızda bile kitaplar arası farklar ayen beyan ortaya çıkıyor.
--yazardan alıntı 1--
kuranın değişmediği ispatlanmamışmış, değiştiği ispatlanmış mı kimse cevap vermemiş. var mı ispatlayabilen değiştirildiğini? 80 çeşit incilin bulunduğu ve 4 tanesinin hristiyanlar tarafından kabul edildiğini de belirtelim. "diğer kitaplar değişmiş geyiiğine girmeyelim" mantığı da süper. zaten olayın açıklaması olan durumu baştan yok sayarak olaya yaklaşmak olayın amaçsızlığını, çaresizliğini göstermiyor mu? tevrat değiştiği için incil, incil değiştiği için de kur'an geldi. basite indirgeyecek olursak işte bu kadar basit. ayrıca insanların müdahale ettiği bir kitaba tanrı insan vasfında demek de çok zor olmasa gerek.
--yazardan alıntı 2--
örneğin; tevrat'daki tanrı dünyayı yaratırken yoruldu ve bir gün dinlendi diyor. kuran'daki tanrının ise yorulma gibi bir vasfı yok. sorarlar insana, bu kadar büyük bir fark olur mu?
"komik şakirtler" ifadesi yazarın cahilliğinin en büyük göstergesi. şakirt demek müslüman demek değildir. ben müslümanım ama şakirt değilim. bakalım yazar bu konuda ne yapacak?
ayrıca tevrat'taki tanrı dünyayı yaratırken yoruldu ifadesi, musevilerin pazar tatilini meşrulaştırmak için kitaba eklediği bir ifade. dünyayı yaratabilecek güce sahip olan bir varlık nasıl yorulabiliyormuş? tanrı inancıyla çelişen bu ifade tevrat'ın nasıl değiştiğinin göstergelerinden sadece biridir.
özetle tanım: önceden gönderilen kitaplar ve dinler insanlar tarafından değiştirildiği için yeni bir din ile yeni kitapların gönderilmesi olayıdır.
Rahman, Rahim olan Allah'ın adıyla.
De ki: Ey kafirler! Ben sizin kulluk ettiğinize kulluk etmem. Siz de benim kulluk ettiğime kulluk edenler değilsiniz. Ben sizin kulluk ettiğinize kulluk edecek değilim. Sizde benim kulluk ettiğime kulluk edecek değilsiniz. Sizin dininiz size benim dinim bana.