bu trajik sona geliş genelde şu şekildedir. hanım kızımız ilk hoşlanma/sevme itirafına ve buna karşılık kendisinden bir şeyler bekleme durumuna vereceği "hayır" cevabını kızlarda yerleşik bir hatalı düşüncenin ürünü olaraktan karşı tarafı kırmamak adına eğilip bükülerek verir. şöyle net ve tok bir "hayır" cevabını almazsın, alamazsın hanım kızımızdan.
bu ilk yenilgi, kısa bir süre içinde esas oğlanımıza "ya aslında kabul edecekti, ben birşeyleri eksik yaptım" düşüncesini taşır. ekseriyetle gazcı arkadaşlar da bu duruma hizmet eder. "olm kız seni tanımıyordu yeterince zaten...", "abi vazgeçme. bak bir sürü böyle olay biliyorum, kız senin peşinden gelecek hatta. bak gör...". bu noktadan itibaren esas oğlanımız kızla bir şekilde köprüleri yeniden kurma, kıza kendini daha iyi tanıtma, yeni karizma yapma yollarına koyulur. işte asıl ölümcül nokta da bundan sonra başlar genelde. esas kızımız, doğası gereği, egosunun tatmin adına ret cevabı verdiği erkeği kendisinden tamamen de uzaklaştırmak istemez. "cebimde dursun" gibisinden karın ağrısı bir tutuma girip, esas oğlanımıza ara ara küçük umut parçalarını sunar. öyle ki esas oğlanımız bir türlü emin olamaz durumda kalır. "kız benden hoşlanmıyor" dese yanlış, "hoşlanıyor" dese yine yanlış olacağı şeklinde bir ikircikli duruma girer. bu durm bir süre böyle devam eder. esas oğlanımız eve bir gün moralli, bir gün bozuk gider. bir öyledir bir böyle. kız da bir bakar, bir bakmaz. esas oğlanımız tam bu işin olacağı yönünde düşünürken kızın bakışları azalır, olmayacağını düşünmeye başladığı anda da kesikleri tekrar başlar.
ve bir noktadan sonra esas oğlanımız artık yorulmuş bir durumda, iç huzur bulma umuduyla ikinci hamleyi yapma planlarına başlar. burada genellikle bir "kabul edecek" umudunu taşımkala birlikte, dediğim gibi esas oğlanımızın asıl derdi kafa rahatlatmak, teklifin ardındaki rahatlığa ulaşmaktır.
ve teklif tekrar yapılır. ve tekrar o "olmaz" cevabı , bu sefer daha da yumuşak bir şekilde, alınır. işte böyle...
şimdi hikayemizi dinledikten sonra ben buradan esas oğlanımıza seslenmek istiyorum: hadi ikinci teklifini de anladık ama lütfen artık kendine gel ve üçüncüye girişme, eşşeklik yapıp, azabımızı bozma. ve lütfen geceleri yatarken, ret cevabını aldığın hanım kızımızla ele ele tutuşma ya da evlenmişsiniz de çocuğunuz olmuş gibisinden senaryolar kurma. kurma.
ilkinde kesin utandı açıklayamadı eminim oda bana karşı bir şeyler hissediyor ona bir şans daha tanıyayım gibi sikindirik düşüncelerin yol açtığı boktan durum. artık iyice yalama olursunuz, dur bare dalgaya vurayımda meğer şakalaşıyormuş diye düşünsün diye bir üçüncü hatta dördüncü teklifi bile yapanlar vardır.
