kendisi yıllarca katılıp provake etmediği newruz kalmamış eski bir istihbarat elemanıdır. yine aynı şeyi mi yapıyor yoksa gerçekten çark mı etti bilinmiyor. anlattıkları biz solcuların yıllardır dile getirdiği terörist devlet söylemi ile uyuşuyor bir yandan da. bedrinin sinanın, sabahatın nasıl öldürüldüğünü de anlatıyor. bunlar yalanın arasına katılan soslar mı onu da bilemiyoruz. ama bir kişiyi aynı suçtan iki kere yargılanamayacağını biliyoruz.
bana anlattıklarının çok büyük kısmı doğruymuş gibi geliyor ama böyle bir çark için gerekli olan kırılma noktası bugün yok ortada pek. eskiden olduysa neden o zaman anlatmamış o da meçhul. zamanlama pek bir ilginç olmakla birlikte, derin devletin ve terörist devletin açığa çıkması için ayrı bir şans özellikle de ergenekon akpnin geri dönüşüm kutusu yapılıp sulandırılmışken.
çarkı kırılmış eski özel harekatçı. 10 yıl önce başka konuşup şimdi başka konuşan bir adam, nasıl bu kadar basiretsiz bir adamı bu teşkilata almışlar anlamadım.
anlattıklarına inanmadığım. 1000 kişiyi öldürdüm, he canım he, rambosun sen, kaç tanesini ateşli oklarla vurdun onu da söyleseydin de bizde amerikanın rambosu iyi bizim rambomuz mu iyi bir kıyaslasaydık.
sen bin tane adam vuracaksin.
liselere asilan eski turk buyukleri biyikli halinle 86-2000 arasi ,ali kiran bas kesen olacaksin.
yemedigin halt,tehdit etmedigin kisi kalmayacak,
susurluklarla adin ozdes olacak,
sonra da timsah gozyaslariyla vay efendim ben ne ettim,ben bir hata ettim.onlar benim kardesim diyeceksin. ha sittir derler adama.
hanefi avcı sendromu yaşıyor gibi aidiyet sarmalıyla yapılan eylemlerin yanlışlığını yaşadığı o dönem görmediği, şimdilerde günah çıkardığı iddia edilecek sözde timsah göz yaşlarıyla avcı gibi kitap yazmamış ama günün anlam ve önemine * binaen kendince ve yandaş medyaca çarpıcı açıklamalarda bulunmuş, eee vakti geldiğinde şimdinin cadı avını başlatan muktedirlere ve yandaş medya'ya sorulmaz mı çok eleştirdiğiniz 28 şubat döneminin aynı uygulamalarını içinde bulunduğumuz akp korku imparatorluğu döneminde sizler uyguluyorsunuz, tıpkı havefi avcı'nın kendince şimdilerde görmeye başladığı aidiyet duygusuyla yaptığı yanlışları cemaatçi olarak sizler yapıyorsunuz, korku imparatorluğunun gücüne tapınarak, unutulmamalı ki bu sürdürülebilir değil değerli başbakan(!) muhterem insan tayyip erdoğan'ın elinde krallığını sürdürebilmek için suudi arabistan şempanzesi abdullah bin abdül aziz es -suud gibi 35 milyar dolarlık kaynak yok, ki bu para sevgili kralın iktidarını sürdürebilmek için amerika'dan aldığı silahların bütçesi, diğer emperyaller ile yaptığı anlaşmalar kapsam dahilinde değil!...
başta mehmet ağar olmak üzere tüm ekibi önce polisleri öldürttü. muhsin bodur adlı polisin mecidiyeköy'de öldürülmesinden sonra 1993'e kadar 100'den fazla polisin öldürülmesine göz yumdu bu yöneticiler. cinayetleri hep dev-sol'a yüklediler.hanefi avcı çözecek bu işi.
şeklinde açıklamaları bulunan eski özel harekat polisi.
adam gibi bir medyamız olsaydı bu adamın dedikleri günlerce manşette kalırdı. bir nihat doğan kadar bile gazetelerde yer almıyor. kan donduran ifadeleri var, katliam yapanları söylüyor kimsenin tınladığı yok.
cuntacı şerefsizlerin kan emerken kullandıkları zavallı katil.
bu itirafları işitip hala ergenekon yoktur diye vızıldayan kolibasili bağımlısı sinekler,
postal üzerine konarak soluklanabilirler.
1990'lı yıllar boyunca kürt illerinde terör estiren özel harekat polislerinden birisidir.şu an ise -görünüşe göre-yaptıklarından pişman olarak yaptıklarını itiraf etmiştir.iddiasına göre pınarcık katliamı nı yapanlar da kendisi ve özel harekatçı arkadaşları.
istanbul'daki Newroz kutlamalarına, kendi ifadesiyle "katil" olarak katılan Ayhan Çarkın, Türkiye'nin Kürtlerden özür dilemesi gerektiğini savunuyor. Güneydoğu'da korkunç şeyler yaşandığını söyleyen Çarkın, 'PKK yaptı' denilen pek çok katliamın provokasyon amacıyla kendileri tarafından yapıldığını itiraf etti.
Kamuoyunun Susurluk davası ile birlikte tanıdığı özel timci Ayhan Çarkın, bugün Radikal ve Günlük gazetelerine yaptığı açıklamalarda, Güneydoğu'ya 1986'da gönderilen ilk 320 kişilik ekip içinde yer aldığını anlatıyor.
Ayhan Çarkın, "Kürt halkına bok yedirdik, tırnaklarını söktük, dillerini yasakladık. Ancak Kürt halkı bizim onurumuz, omurgamız, gururumuz. Bir özür dilememiz lazım Kürtlerden... Şimdi her tarafta toplu mezarlar çıkıyor. ister gerilla, ister terörist. Bu toplu mezarlar bu ülkenin ayıbıdır" dedi.
Çarkın, kamuoyunda "bebek katili" başlıklı haberlerde sıklıkla gösterilen ve simge haline getirilen kurşunlanmış bebek fotoğrafının çekildiği Pınarcık Köyü katliamı başta olmak üzere pek çok katliamı PKK örgütünün değil JiTEM tarafından gerçekleştirildiğini de söylüyor.
"Ayhan Çarkın dengesizin teki"
Bianet'e açıklama yapan Şanar Yurdatapan, bir dediği bir dediğini tutmayan Ayhan Çarkın'ın dengesiz olduğunu şu sözlerle anlatıyor:
"Biz kullanıldık, ayıp ettik dediği günlerde, onların duruşmasını izlemeye gitmiştim. Bizzat kendisi kalkıp, 'burada vatan hainleri var, Şanar Yurdatapan var, çıkarılsın salondan' diyordu.
"Şimdi, o dönemler için 'pişmanım' diyor. Yani, neyi ne için yaptığını bilmek mümkün değil. Bir hesabı vardır yahut yoktur; bilemiyorum."
"Bunlar savaşın çözümsüzlüğünün fotoğrafları"
Barış ve Demokrasi Partisi Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ise Ayhan Çarkın'ın açıklamaları için "özel savaşın ruh halleri" değerlendirmesinde bulundu ve sözlerine şöyle devam etti:
"Kendi başlarına kaldıkları zaman daha önce yaptıklarıyla yüzleştiklerinde yaptıkları itiraflar bunlar. Cumhuriyet savcılarının elbette bunları dikkate almaları gerekir. Bunlar, savaşın kirliliği ve getirdiği çözümsüzlüğün fotoğrafları. Kürt sorununun çözümsüzlüğü, hukuk dışı yapılar ve orada yer alanların sendromları ile karşı karşıyayız."
"Pınarcık katliamını sahiplenmesi çok önemli"
Devlette yıllarca resmi görev yapmış birinin, bugün "Pınarcık katliamını biz yaptık" demesinin son derece önemli olduğunu düşünen gazeteci-yazar Celal Başlangıç, Kürt bölgesinde 12 Eylül sonrası yaşananların tüm ayrıntısıyla araştırılması gerektiği görüşünde.
Bu bölgeden yıllarca pek çok katil ve işkenceci sürüsünün geçtiğini söyleyen Başlangıç, bunlara Ayhan Çarkın'ın ifadelerinde de rastlanabildiğini işaret ediyor.
Çarkın'ın Radikal ve Günlük gazetelerine yaptığı açıklamaları eğer bir tehdit unsuru olarak kullanmayacaksa farklı bir vaka olarak değerlendirilebileceğini düşünen Başlangıç, mecliste Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulması durumunda, Ayhan Çarkın gibi çok sayıda kişinin bu komisyona başvuracağını düşündüğünü sözlerine ekliyor.
"Bize yemek veren teyzeyi öldürdük"
Başbağlar, Pınarcık, Perpa, Çiftehavuzlar, Gazi Mahallesi, Bolu-Sapanca-Düzce üçgeni ve daha pek çok katliamda yer aldığını itiraf eden Ayhan Çarkın, bir anısını Günlük Gazetesi'ne şöyle aktarıyor:
"Orada bir köy var, kurtarılması gerek' dediler. Gittik, insanların ölüsüne, dirisine yapmadığımızı bırakmadık. Biz orada insanların tırnaklarını çektik, bok yedirdik; bize evinde yemek veren teyzeyi öldürdük."
Gerçeklerin ancak "Hakikatleri Araştırma Komisyonu" kurulması durumunda açığa çıkacağını söyleyen Çarkın, "Vatan millet, Sakarya" adı altında çatıştırıldıklarını ve kendilerinin katil olduğunu ifade etti. (EKN/EÖ)
nuri bilge ceylan'ın "bir zamanlar
anadoluda" adlı filminde olanların
geçen gün gerçekleşmesine neden olan
kişi.
film tek bir gecede geçiyor.
konu aynı: yetkililer katili yanlarına
alırlar ve gece boyu katilin cesedi
gömdüğü yeri ararlar. katil hep yanlış
adresi kazdırır. kırıkkale keskin'de
kazmadık yer bırakmazlar.
nuri bilge ceylan'ın filminde ayhan
çarkın'ı fırat tanış oynadı.
yani önce film, sonra fiiliyat.
davalarda anlattıklarından anlaşıldığı kadarıyla kendisi derin devletin mehmet eymürmehmet ağar gibi isimlerin ; hadi ayhan sıkta gel koçum görevini yerine getirmiş ve şimdilerde vicdan yapan bir katildir.
bu adamın ya kafası çok güzel yada ailesi pkk tarafından tehdit ediliyor. başka türlü "ben iki abdullah sevdim, birisi çatlı diğeri öcalan" gibi fantastik cümleyi kurması mümkün değildir.
eski emniyet özel harekatçı. bebekleri biz öldürdük diye itirafı vardır. en son deli muamelesi yapıp saldılar adamı. derin devletin belli eylemlerini bilen adam.
Raporlu deli. istediği paralar verilmeyince birkaç eski özel harekat polisi de öldürülünce çıktı salladı bir şeyler. Aklınca devletten intikam aldı ayrıca bunu konuşturanlar kimdi orası da muamma. Muhtemelen "eski Türkiye yeni Türkiye" pazarlama stratejilerinden biriydi.
Herkes kimin bebek katili olduğunu çok iyi biliyor. Ortodoks çocukları sizi!
90'lı yıllara damgasını vuran adamlardan. 'devlet için kurşun atan da, yiyen de şereflidir' diyordu ya tansu çiller, ha işte 'o kurşun atan(lardan biri)bu adamdı...