ismiyle bu kadar ters düşebilen başka bir "şey" yoktur herhalde, denilesi önerme.
90 lı yıllarda hatırlıyorum da polis korumasında dağıtırlardı.yanlış anlaşılmasın.polisin koruması ülkücüler ya da radikal dinciler için alınmış bir önlem değildi.diğer sol gurupları engellemek adınaydı.
garip olanı ise, dün aydınlık, cumhuriyet vs. gibi yayınları eleştiren devrimci abilerimin, şu an bu ve benzeri guruplarla aynı eksende düşünüyor olması.eksen kayması dedikleri bu olsa gerek.
Aydınlık, Şefik Hüsnü önderliğinde yayın hayatına başlayan Osmanlı Devleti'nin ilk sosyalist mecmuasıdır.
1 Mart 1978'de günlük gazeteye dönüşen Aydınlık sıkıyönetimin geldiği yıllarda kapanmış zaman zaman haftalık ve günlük olarak da yayın hayatına devam etmiştir. 1 Mart 2011'den itibaren yeniden günlük gazete olmak için 13 Şubat 2011 günü son sayısını yayımlamıştır.
ilk gün 110 bin adet basımı yapılmış olmasına rağmen 3 saat içinde tükenmiş. ben bile saat 12'de büfedeki son gazeteyi aldım.
yarın daha fazla adet basım yapılacakmış. yolları açık olsun diliyoruz.
yazar kadrosu alfebatik sırayla şu şekildedir;
abdulkadir şenyüz
adnan polat (eleştirmen)
ahmet levendoğlu
ahmet say
arslan başer kafaoğlu
arslan kılıç
barış doster
bartu soral
burçak evren
bülent esinoğlu
çetin ünsalan
doç. dr. gaffar çakmalı
doç. dr. melih baş
dr. doğu perinçek
dr. fikriye baş
dr. orhan çekiç
e. general noyan umruk
e. general osman özbek
e. org. çetin doğan
ekrem kahraman
ender helvacıoğlu
eray canberk
erdal sarızeybek
ferhan şensoy
fikret otyam
halil nebiler
haluk dural
haluk işık
hayati asılyazıcı
hidayet karakuş
hikmet çiçek
hüseyin haydar
hüseyin macit yusuf
irfan yalçın
kamer genç
kurtul altuğ
latif bolat
levent kırca
mecit ünal
mehmet akkaya
mehmet atay
mehmet bedri gültekin
mehmet faraç
merdan arslan
muazzez ilmiye çığ
muzaffer izgü
nasuh mahruki
nilgün serimoğlu
orhan koloğlu
osman şahin
öner yağcı
prof. dr. afşar timuçin
prof. dr. bengi bugay
prof. dr. eren omay
prof. dr. esin ergen
prof. dr. hülya nutku
prof. dr. kaya özsezgin
prof. dr. kemal ateş
prof. dr. korkut boratav
prof. dr. özdemir nutku
prof. dr. sina akşin
prof. dr. şahin filiz
prof. dr. şükrü sina gürel
prof. dr. tolga yarman
prof. dr. ümit akkoyunlu
prof. dr. yalçın küçük
prof. dr. ziyat akkoyunlu
tanju cılızoğlu
tansel çölaşan
tuncay mollaveyisoğlu
tuncer cücenoğlu
ünal inanç
üstün sanver
yıldırım koç
zeki sarıhan
bugünkü sayısında " aydınlık'ı büyütüyoruz " başlığıyla yeni düzenledikleri kampanyayı duyurmuşlar.
herkese 2 tane aydınlık almasını, birini okuyup diğerini okutmasını rica etmiş ve böylece ilk hedeflerinin 100.000'lik bir tiraja ulaşmak olduğunu açıklamışlar.
ayrıca kendi matbaalarını kurduklarını da belirtmişler.
dünkü sayısında cüneyt akalın'ın radikal gazetesini eleştirirken(olumsuz manada) kendi içinde tutarlı hiçbir argüman öne sürmediği gazetedir. madem radikal ayıp etti diyorsun hocasın falan iki kelam önerme ortaya sür. ilk kurşun sitesinin değerli ulusalcılardan oluştuğu önerme olamaz pekela. radikal'ın ilk kurşun sitesini hedef göstererek ve internet şiddetinin sokaklarda alıp yürüdüğünü ortaya koyan manşeti en azından kendi içinde tutarlıydı.
demek ki bir eleştiri yaparken sebep-sonuç bağlamında argüman lazım. yoksa ayıp etmişte onu yapmışta. olmuyor öyle!
edit: gazeteye gelince vasat bana kalırsa!cumhuriyet gazetesine gönderme niteliğinde referanslar fazla. ve bir benzeme var! bir yazarın oktay akbal ismini telafuzu dikkat çekiyor mesela.
sözcü'den hallice cumhuriyet'ten kötü gibi. fakat radikal'ın özgürlükler ve şiddete karşı söylemlerini içselleştirdiği için yeri ayrı efendim. radikal'le tarzlar farklı, kıyas götürmez.
Doğu Perinçek'in yörüngesinden az biraz, bakın çok demiyorum, az biraz çıkabilse gayet okunası bir gazete olacak. Ama her şeyi ille Doğu Perinçek'le ilişkilendirip ona pay çıkarmaya çalışmaları ortaya garip bir anafor çıkarıyor.
Bu arada Levent Kırca ve Haldun Dormen'in yazıları çoğunlukla şerbet gibi, şırıl şırıl okunan yazılardır.
her gün defalarca dinlememe rağmen sözlerinde anlamadığım kısımlar olan muhteşem güzellikte neyse grubu şarkısı. tam sözlerinin internette hiçbir yerde olmaması da ilginç.
Minnet, dans ve resmiyet..
Aklın almadı elbet..
Bak yine var şiddet yerinde..
Ve her sabah..
Övün, çalış, güven..
Ceza yetmez, ödüllerden kral bile çıplak görülmez..
Aydınlık esaretim bana kâfi iken..
Öksüz mazi kere haksızmış aslında..
hatrına gelmez cüret ve asalet baki iken..
Aklın yarın kere haksızmış aslında..
Beden, mülk, bu ihanet..
Rehber olsun emret, öğret..
Bir kurşun askerin elinde..
-içim dışım-
Kopsun ibret-i alem..
Keza eksik ömürlerden kesilmiş -adalet- yetişmez..
Aydınlık esaretim bana kâfi iken..
Öksüz mazi kere haksızmış aslında..
Hatrına gelmez cüret ve asalet baki iken..
Aklın yarın kere haksızmış aslında..
