aydın doğan'dan nefret ederler, sevmezler vs. vs. ama her ne hikmetse bu insanlar aydın doğan'ın direktifleriyle istenilen şeyleri gündeme getiren, haber yapan ve aydın doğan'ın haber yapmayın! dedikleri şeyleri ise yine aynı şekilde haber bile yapmayan, gazeteleride hergün inatla alırlar.
aydın doğandan nefret edip kanallarını izlemekle aynı statüdedir.. fikrimce medyanın insanları nasıl yönlendirdiğinin, düşünsel anlamda nasıl etkilediğinin farkında olan bir insansa, izlemesi veya okuması sakınca ihtiva etmez.. en azından yapılan yönlendirmelerin farkında olup çevresine de gerçekleri anlatmaya çalışabilir..
şimdi aydın doğan'dan nefret eden şahıs, büyük ihtimalle medyadaki tekelleşmeye karşıdır. türk medyasının da ciddi bir holdingler denetiminde olduğunu varsayarsak bu şahıs elini attığı her gazete, ya ciner'in ya doğan'ın ya karamehmet'in ya da ılıcakların vs. çıkacaktır. şimdi tek gazete ne kalıyor? cumhuriyet. bu gazetenin de medya tekelleşmesine muhalif bir yapıda olduğunu düşünürsek ve sınırlı reklam gelirleriyle ve katı reklam politikası nedeniyle fiyatının da 75 kuruş olduğunu varsayarsak, e hergün 75 kuruş büyük bir mebladır hele bir öğrenci için devletten aldığı krediyle günde 3 lira olan harçlığında, 75 kuruş daha da büyük bir mebladır. o zaman yapılcak şey belli gidecek işyerinden ya da okuldan nete girip gazeteleri ordan takip edecek. ama medyadaki tekelleşmeye karşıydı ya işte netten de cumhuriyet okunmuyor ki...