Talip Bozkurt adlı bir kişi TBMM Dilekçe Komisyonu'na gönderdiği dilekçede, 1935 yılından bu yana müze olarak faaliyet gösteren Ayasofya'nın tekrar cami olarak ibadete açılmasını talep etti. Başvuruyu işleme alan Komisyon, ilgili kurumlara görüş soracak.
Anadolu Gençlik Derneği, Alperen Ocakları gibi bazı gruplar Ayasofya Müzesi'nin tekrar cami yapılarak ibadete açılması için kampanya yürütüyordu.
Saçma sapan girişimdir. gidin süleymaniye'ye, namaz kılmak için gelmiş ve tahta bariyerlerle sınırlandırılmış bir alanda ibadet eden 40-50 kişi, bu bariyerler dışında eseri görmeye gelmiş her dinden, milletten yüzlerce kişi.
ayasofya cami olunca göreceğimiz farklı bir manzara mı olacak?
arkasından "mozaikler parlıyor, örtülsün", "şu serafim arkamdam bana bakıyor gibi geliyor, yüzü kapatılsın" talepleri gelecektir.
ayasofya hristiyan dininin en büyük mabedlerinden biri, yüzyıllarca en büyüğü olarak kalmış. bir cami olamayacak kadar güzel. onu güzel kılan kubbesinin genişliği falan değil, freskler, ikonalar, işlemeler, yazılar, efsaneler...
ayasofya'ya bir müze, bir sanat eseri, bir başyapıt olarak ihtiyacımız var, cami olarak değil.
ayasofya'nın fethin ardından camiye çevrilmesi bile islami açıdan hataydı. şu anda müze olması herkes açısından en işe yarar durumdur. hem hristiyan hem islam dünyasının tek ortak müzesi konumundaki bir şaheseri 40 50 kişinin evet evet 40 50 kişi hemen yanında süleymaniye bile cuma günleri dışında dolmuyor ibadeti için meşgul etmektense müze olarak kalıp bir dünya mirası olarak ülkemize faydası olsun derim.
sapık kemalist zihniyetin, islam tesirinde gelişen türk tarihini ayasofyanın dibine gömmek için yaptığı 'ayasofyayı müzeleştirme' icraatının, ayasofyayı yeniden cami yaparak bi nebze telafi edilmesidir..
ülkemizde olabilecek olaydır.
ama doğru ve yararlı olanı, bu kadar tarihi, önemli bir yerin müze olarak kalmasıdır.
herkes biliyor ki eğer camii olursa büyük zarar görür.