toz konduramadıkları vahdettin' döneminde işgalci ingilizlerin içinde fink attığını unutup; atatürk döneminde hak ettiği değere kavuşan ayasofya'nın müze olarak kalmasının hayırlı olduğunu idrak edemeyenlerin eleştirdiği dönüşümdür.
adamlar hala ingiliz * askerlerden kalma mataraydı, palaskaydı buluyor yapının içinde..
ayrıca başlığın birinci entry'si değerlendirilirse bunu hazmedemeyenlerin nasıl bir ruh hali içerisinde olduğu daha iyi anlaşılır, olm. gidin ölün bir yerde.
Yusuf halaçoğlu'nun belki de cumhuriyet tarihinin en büyük sahtekarlığını ortaya çıkardığı dönüşümdür. kısaca özetlersek...
adamın biri ayasofya'da çalışmak için izin istiyor, izin veriliyor. o çalışmaları denetlesin diye de bir grup görevlendiriliyor. Bu grup, cami'nin müzeye dönüştürülmesini istiyor.
Atatürk hayattayken, caminin bahçesi ve girişteki dar enlemesine koridorun olduğu kısmın müzeye dönüştürülmesi için karar veriliyor, çalışma başlıyor. namaz bölümü, bu çalışma bitene kadar ibadete kapanıyor. atatürk'ün ölümünden sonra geçmiş tarihli sahte bir atatürk ve inönü imzası ile caminin tamamının müzeye dönüştürüldüğü algısı yaratılıyor.