sozlukte yanlis dusuncelerin dile getiren yazarin hazin sonu. adama oyle ayar verirler ki ayran budalasina doner. ayran budalasi ne midir ? iste bu ayar alan insanlarin olusturdugu bos olmayan bir kume.
'ben sana balık vermiyorum. balık tutmayı öğretiyorum.' şeklinde ayar alan kişiye söylenebilecek bir çinli özlü sözüdür ki, bu sözü söylerken bile siz vermekte o almaktadır ayarı sürüm değerinden.
ayar vermek kadar zevk verici bir hadise olmamakla beraber mod undan bilmem kacıncı nesilden yazarina kadar herkesin aldigi ** sonrasında vermeye calıştıgı olaylar silsilesi..
aile büyüklerinden alınınca, hele de kalabalık ortam ise pek bi yüz kızartıyor canım...
d: dedem, b: ben, a: ahmet amca
b: oo ahmet amca hoş geldiniz, kusura bakmayın geciktim.
d: hah, nihayet kızımız da geldi.
b: ne alakası var dede?
a: ne diyosun haşim amca, aslan gibi delikanlı maşallah. *
d: ahmet asıl sen ne diyorsun? benim erkek torunum yok ki. küpe takıyor bak. küpeli orospu işte. hani nerde kaldı erkeklik? *
ahaliden yarılma sesi...
benim iç ses: dede ebeni getir de onunla muhatap olayım.
yaklaşık yarım saat önce çok temiz bir biçimde, ayak üstü, müthiş bir biçimde ufkumu açan hadise. bile bile lades dedim ona yanarım.
- bıdı bıdı filan falan...
+ boş boş geziyoruz işte hacım, bildiğin gibi.
- bizde öyle vallahi, yapacak pek birşey yok.
+ ee senin bi güvenlik meselesi vardı, ayrıldın mı, n'aptın?
- ben inglizce öğretmenliğini bitirdim biliyorsun, kpss filan, bekliyoruz işte.
+ ehemm... biliyorum canım, nerden geldiyse aklıma...
- senin okul ne alemde?
+ dur bakayım, aha telefon çalıyor, sonra görüşürüz hacım, aloooo! evet ben de seni arayacaktım...
bir ayar verme kurumu var; bunlar beğenmedikleri başlık ya da entrylere/girilere ayar kabilinden iyi kötü giydirirler; hoştur, güzeldir. ufak tefek ayar yemişliğim vardır herkes kadar. yalnız bu ayar alanlar kulübüne dahil olunca insan en azından şöyle sağlam bir ayar bekliyor.
ulan bakıyosun açtığın başlığa biri ayar vermiş ama o kadar siktiriboktan ki dikkate bile almıyor insan. yani "sözlüğün bokunu çıkarttınız be kardeşim" gibi bir ayar denemesinin neyini dikkate alacan arkadaş, ne diyecen bu adama şimdi. bir şey diyemezsin ki; "tamam kardeş hadi takıl sen de, beraberce güzel günlere yol alalım, yeni dimağlara açılalım, takılmayalım ince ufak şeyciklere" demek gerek.
yanisi; şöyle insanı sinirlendirmedikten sonra ayar almanın bile anlamı kalmıyor aga.
