vurduktan sonraki 1-2 saniye göklere çıkmış gibi boşluktasındır ama sonra aniden düşermişçesine bir acı yaşatır. gözlerini kısarsın, beynini zorlarsın acı dinsin diye nafile.
sanki o serçe parmağı tek görevi sağa-sola çarpmak allah'ım ne büyük acıdır o ama bu acı insanın yaratıcılığını artırır en azından benim ne kadar geniş bir küfür repertuarım varmış ne kadar yaratıcı küfür türetebiliyorum anlatsam inanmazsınız.
(bkz: umut sarıkaya tipi mutsuzluk)*
dün gece yaşadığım hadisedir aynı zamanda. serçe parmağı değil de sol ayak orta parmağım kırılmış. halbuki serçe parmağım ağrıyordu dün gece...
sadece o parmağıma minik, tatlı bir alçı yaptılar. bu gün yarın geçer...
şiddetine göre,adamı mahveden, eşek gibi anırıp, kurt gibi ulumasına sebep olan vukuat. sehpa ağır, atılan tekme siddetliyse parmak büyük ihtimalle kırılır. kış vakti bi de sizım sızım sızlar.
genellikle gece ışıkları kapatıp yatmaya giderken falan olur. böylece o geceniz kabusa dönüşür.
artık serçe parmağımın vucuduma fazlalık olduğunu düşünmeme sebeptir. 1,2,3,5,15 ulan insan hayatta kaç kere vurur lan şu parmağı kaç keree...
annemin de serçe parmağını sürekli vurarak sonunda kırdığını düşünürsek sanırım evrimsel süreçte serçe parmakdan kurtulmaya doğru gitmekte bir basamağım