ayak burkulması durumunda yapılacak ilk iş ayağın şişmesini engellemek için buz koymak ya da soğuk suyun altına tutmaktır. boğazlı ayakkabı giyilmişse bağcıklar iyice sıkılabilir. ayak kalp seviyesinin üstünde olacak şekilde yukarı kaldırılmalıdır. aşırı şişlik ve morarma yoksa doktora falan gitmeye gerek yoktur. bir-iki gün üstüne basılmazsa çabucak iyileşir.
futbol maçında oluyor ise bu olay yandınız, ilk başta hakemi cidden sakatlandığınıza inandırıp faulü kapmanız gerek, sonracıma hocaya rakip tarafından sakatlandığınıza inandırmanız gerek ki zordur 15 dakika koşturdu beni lanet herif, ondan sonrası ölüm bütün arkadaşlarınız maçtan sonra olayı sorar, nasıl oldu ya ayağın kırılsaydı vb. iyileşme aşamasında dışarı çıkıp top oynamayın oda tehlikeli bir durum ?
- hoca çıkar beni ayağıma bastı hıyar bileğim burkuldu
+ siktir lan git mevkine oyna
- hoca çıkarsana yahu
+ lan burkmasaydın ayağını
- lan adam bastı benmi burktum
+ yapma ya tamam oğlum gel.**
kırt die bir ses ile ayağınızı uzun bir süre hissetmemenizi sağlayan acı verici bir durumdur.ayağı uzun süre şişirdiği de görülmüştür.özellikle halı saha maçlarında topun üstünden yapılan bilek çalımlarında insanın başına gelir.
ayağın bir şekilde bacak ile 90 dereceye yakın açı yapması durumudur. bu bükülme genellikle içe doğru olur. sonuçları burkulmanın şiddetine göre değişmektedir. kırılmadan tutun da hafif zedelenmeye kadar herşey olabilir.
öncelikle sakin olunuz, zira çok ciddi bir şey olma olasılığı azdır. sizi temin ederim 3 gün içinde iyice geçecektir bu ızdırap.
olayın(büyük çoğunlukla ayağınıza yan basmışsınızdır) yaşandığı ilk gün, bileğiniz şişer ve düşündürücü bir ağrı yapar. ayağınızı mümkün oldukça yüksekte tutun, üzerine basmamaya çalışın.
panik yapmayın üzerine buz uygulayın(ne kadar erken olursa o kadar etkilidir buz) her saat başı 10 dakika boyunca devam edin...buzu direkt doku ile temas ettirmeyin mümkünse ayağınızı bir havlu ya da sargı bezi ile sarın onun üzerine buz uygulayın ki buz yanığı oluşmasın.
ertesi gün şişlik devam edecektir üstüne de morluk olacaktır çoğu zaman. hemen endişelenmeyin morluk çatlayan kılcal damarlardan akan kanın habercisidir, geçecektir...buz koymakta geç kaldığınızı belirtir. ama ilk güne nazaran ağırı daha az olacaktır.
üçüncü gün ağrı çok az hissedilir olur, morluk ve şişlik yerinde durmaktadır. şişlik neyse de morluk bir kaç gün daha sürer.
eğer ikinci gün ağrınız azalmadıysa, ya da illaki içim rahat etsin diyorsanız yakın bir hastanenin acil kısmına gidip ayak bileğinizin filmini çektirin. göreceksiniz ciddi birşeyiniz yok. geçmiş olsun
edit; unutmadan her türlü morluk için*; (bkz: lasonil)
gecen sene bir hali saha macinda topuk kemigimin kirilmasi sonucunda neredeyse her gun basima gelmeye baslayan olay. kirigin iyilesmis olmasina ragmen duz yolda yururken burkulurdu hep. tam da kirik oldugu yerden burkulursa inanilmaz aci verici bir olay ki tam iyilesmeden yurumeye baslamistim. benim teorim kemigin yerine tam oturmamis olmasi, burkulmalarla yerlesiyor olmasi yonunde. simdi gecti gibi, bayadir burkulmadi.
sözlükle daha çok zaman geçirilmesine vesile olan olaydır. çıkıp gezmek yerine sözlüğe entry girmek güzel yazarların güzel entrylerini okumak için fırsattır. iyileşince normal hayata hızla dönülmelidir. sözlük de bi yere kadar.
muhtemelen şişlik oluşturacak bir süre kişiyi yürümekte zorlanmaya itecek bu durum, kocakarı ilaçlarıyla çabukça giderilebilmektedir. (bkz: bu filmi daha önce izlemiştim)
ayağaını burkup da kıran biri olarak gerçekten de berbat bir durum,en enteresan durum ise tarak kemiklerinin kırılmasıyla oluşan yalama diye tabir edilen durum olsa gerek,alçıya alınmaz ve kendi kendine kaynamasını bekliceksiniz,bu süre zarfında çektiğiniz acılar da cabası.
gerçekleşmesi halinde anne ya da babanın (özellikle küçükseniz) ilginç diyaloglarına sahne olan olaydır:
anne: oğlum yavaş oynasaydın ya biraz.
çocuk: anne yaaa... yavaş oyna ne yaaa...
baba: oğlum parçalamasana bu kadar kendini!
çocuk: baba ne parçalıycam ya, düştüm işte oldu, herkes düşüyo ne var bunda?!
anne: kesin büyük çocuklarla oynadı bu harun, bu küçük diye eziyolar bunu.oynama onlarla diyorum oynuyo.
çocuk: ya anne kendim düştüm yaaa!
anne : (hiç sallamaz) afedersin dana gibiler bi de o çocuklar.
çocuk: anne kendim düştüm diyorum!!!
anne: şefika'nın oğlan var, o çok fena çokk...
çocuk: ya anne yaaaaa...
baba: sus annene cevap verme, yok bu hafta sokak falan sana.
çocuk: ya baba yaaa...
baba: (hemen de yumuşar) iyi tamam, ayağın iyileşsin çıkarsın ama büyük çocuklarla oynamak yok tamam mı?
çocuk: tamam baba. (yalana bak. )
...
el bileğinin burkulması kadar acı verebilen olay. hele ki içinden çat diye bir ses geldiyse, ve nedense o sesi hep ben duyuyorum, çok çok kötü olup haftalar boyunca ağrıyacaktır. ama benim başıma gelen çok güzel bir tesadüf. elimdeki burkuk için röntgen çektirdiğimde elimdeki 4. tarak kemiğinde erken safhadaki bir benign tümör olduğunu keşfettiler. çok sevindirici.
