geçen otobüste bir kızla bayağı kesiştik. indiği yerde bende indim. kibarca ismini sordum adı ayşeymiş. telefon numarasını istedim ama zaten vakti bol olduğundan beni direkt bi kafeye davet etti. oturduk muhabbet ettik, yedik, içtik... eve gitmesi gerektiğini söyledi ve bi kağıda birşeyler karalayarak ben gittikten sonra okursun dedi. masadan usulca kalktı gitti. bende hemen kağıda baktım. ve o iki cümle iki aydır gözlerimin önünden gitmiyor; tipini s.keyim. evet ey sözlük ahalisi şimdi bu olay ayak üstü sevişme ye mi ayak üstü s.kilmeye mi daha uygundur.
heyecanı, adrenalini yüksek, tutkulu gerçekleştirilen sevişmedir. kıyafetler çıkartılmaz bile, sadece sıyrılırlar. ayaküstü olmasının mutlaka bir sebebi vardır. ya zaman kısıtlıdır. bi yere yetişilmesi gerekiyordur. * ya bulunulan mekana her an birinin gelme ihtimali vardır. *
ayaküstü derken bile işin aceleye getirildiği anlamı çıkar ortaya; oysa sevişmek şarkıda dendiği gibi "bir dakika" sürmez; erkeğin bu konuda bir problemi olmadığını varsayarsak özen isteyen bir şeydir, zaman + aşk + güven gerektirir. kimi önüne gelenle ayaküstü sevişir, kimi aşık olduğu insanla zaman kavramını hiçe sayarak.. kimi sevişemediği ciğere mundar der, kimi sevişmez ama sever. *
kapalı bir yerdeyseniz ofis,asansör gibi; dakikalarla farklı bir oyununuz olur, bir gözünüz kapıdadır veya asansör durdumu diye kulağınız sestedir.ama dudaklarınız sevgilinizdedir; güzelliklere dalmışsınızdır, tam bir doyuma ulaştırmaz belki ama heyecanı farklıdır ön sevişmelerin. heyacan, ateş ve korku.