Aya irini Kilisesi (Yunanca: Tanrısal Barış), istanbulda, 'Topkapı Sarayı'nın dış avlusunda, Ayasofyanın yakınında ve onunla çağdaş olan Bizans kilisesi ve müze.
Ayasofyadan sonraki ikinci büyük Bizans kilisesidir. Eski kaynaklara göre, burada bulunan Roma döneminden kalma Artemis, Afrodit ve Apollon mabetlerinin kalıntılarından yararlanılarak, 4. yüzyılın başlarında I. Constantinus (324-337) zamanında yapıldı. Ayasofya ile aynı avlu duvarı içinde bulunan Aya irini, 532deki Nika Ayaklanması sırasında yanındaki Sempson Zenon ile birlikte yanmıştır.
imparator Jüstinianos Ayasofyanın yanı sıra Aya iriniyi de yeniden yaptırmıştır. 532de yapımına başlanmışsa da bitiş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 8. ve 9. yüzyıllarda yaşanan şiddetli depremler binada önemli hasarlara neden olmuştur. Bizanslıların patrikhane şapeli diye niteledikleri Aya irini, istanbulun fethinden sonra Topkapı Sarayını çevreleyen Sur-ı Sultani içersinde kalmış, bu yüzden camiye çevrilmediği için önemli bir mimari değişiklik olmamıştır. Önce iç cephane, sonra da Harbiye Nezaretinin silah ambarı olarak kullanılmıştır.
Türkiyedeki ilk müze çalışmaları Aya irinide başlamıştır. III. Ahmet döneminde Osmanlı imparatorluğunun çeşitli yerlerinden gönderilen eserler Mecma-i Esliha-i Atika (Eski Silahlar Koleksiyonu) ve Mecma-i Asar-ı Atika (Eski Eserler Koleksiyonu) isimleri altında iki ayrı bölüm olarak Aya irinide toplanmıştı. Bu müze 1875te Çinili Köşke taşındı. 1908 de yeni bir askeri müzenin kurulması için Aya irinide çeşitli tarihsel malzeme depolandı. Daha açılan bu müze 1949 a kadar Askeri Müze olarak hizmet verdi.
1974-76 da arasında yapılan çalışmalarda nemden arındırmak amacıyla çevresindeki toprak dolguları kaldırılmıştır. 1973 ten beri başta iKSV bünyesinde olmak üzere, birçok sanat etkinliğine ev sahipliği yapmaktadır.
istanbul da bulunan atrium kısmı ayakta kalmış tek bizans kilisesidir. planı bazilikadan yunan haçına geçişin iyi bir örneğidir. apsisteki sade haç ikonoklazm döneminden, narteksteki mozaik kalıntılar ise muhtemelen justinianos zamanındandır.
adı kutsal barış anlamına gelen istanbulun ilk mabedi. aynı zamanda ayasofya gibi hristiyanlar tarafından yapılmayıp öyleymiş gibi tahrif edilen kutsal mabed .
sözde müze olan bir eski bizans kilisesi. tipik bizans mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. ama nedense içeri girmek yasak. ayrıca böylesine güzel bir tarihi mirası hangi cürretle konser sahnesi olarak kullanırlar, anlamak güç.