şans eseri görüp izlediğim ve nasıl olur da bugüne kadar adını bile duymamışım diye kendime kızmama neden olmuş, süper ötesi gerçekten efsane bir filmdir. "underrated" kavramının tam olarak karşılığıdır bu film. benim için en iyi filmler arasında yerini almış bulunmaktadır. konusu ve oyunculuklara diyecek bir şey yok zaten.
bundan sonrası çok az da olsa spoiler içerebilir uyarayım.
dediğim gibi konu süper. oyunculuklar tartışılmaz. film, bize farklı duyguları öyle bir tattırıyor ki... hem ağlayıp hem güldüm film boyunca. filmin gerçek hayattan olması da etkiliyor insanı. ve can alıcı nokta uyanıp verilen o tepkiler. ve sonrası tekrar uyuma...
aşk, dostluk her şey dozunda filmde. ama leonard'ın uyandıktan sonra tanıştığı o kız ... ilişkileri çok kısa olmasına rağmen çoğu aşk filminde saatlerce izlediğim sahnelerden çok daha etkileyici ve gerçekçiydi.
ve son olarak film üzücü bir şekilde beklediğimiz gibi bitmiyor. bu nokta da benim yıkılmama sebep oldu. zaten film boyu bakışmalarda bile ağlayan ben, filmin sonunda o tekrar uykuya dalmış, kontrolünü kaybetmiş insanları görünce ses çıkarmadım ama gözümden yaşlar hızlı hızlı aktı.
aklıma geldikçe hüzünlenmeme sebep olacaktır bu film. izleyelim izlettirelim.
Robert de niro oyunculuğu filmi düşündüğümde ilk aklıma gelen, kesinlikle izlenmesi gereken bir film.
iyi ki tavsiyeye kulak verip izlemişim eski ama çok ta göz önünde olmamış bir film dramıyla olayları Gerçeklikle yoğurması kesinlikle bittikten sonra bile etkisinin devam etmesini sağlıyor.
Geniş yelpazeli, evrensel alt metni derin bir film.
eğer de niro sadece bu filmde oynamış ve bir daha hiçbir sinema filminde oynamamış olsaydı, gelmiş geçmiş en büyük aktörlerin en başındakilerden sayılmak zorundaydı.
bu filmde de niro´nun oynadığı rol, sinema tarihinin oynanması en güç rolüdür.
ve o çok ağır rolün altından nasıl kalkmış?izleyin ve kararı siz verin.
ve oscar dahil hiçbir ödül almadı de niro bu filmden.
“Bakışı, demir parmaklıklardan bakmaktan öyle yorgun düştü ki, artık daha fazla bakamıyor. Onun için sanki binlerce parmaklık varmış ve parmaklıkların arkasında dünya yokmuş gibi. sürekli daracık çemberlerde yürüyüp dururken güçlü uzun adımları, büyük bir isteğin felç olduğu bir merkez etrafındaki ayin dansı gibi. Sonra göz perdeleri sessizce kalkar ve bir şekil içeri girer, omuzların dar sessizliğinden süzülür, kalbe ulaşır ve ölür.”
Robert de niro'nun insanı ağlatan filmi. Daha film başlamadan 'gerçek bir hikayeden alıntıdır' mesajını bir kadının soğuk sesinden duyunca ürpermeye başlıyorsunuz. Yanlış okumadıysam de niro raging bull filmi ile beraber en zor performansını bu filmde sergilemiştir. Ki zaten bu rolü oynamak epey zahmet ister.
Bu film neden oscar almamis anlamadigim gibi bu zamana kadar neden izlememis oldugumu da anlamadim. Robert de niro'nun suphesiz en iyi oyunculuk sergiledigi film. Bazen duygusal bazen gulduren. Icinde ask dahil tum duygulari barindirabilmis nadir filmlerden biri. Kisacasi bi efsane.