bunu avrupalının, amerikalının haberleşme, iletişim, zart zurt aracı olan internetten yazmak da baya ironik ama.. kafanız hep eskide geride kaldığı için ileriye gidemiyor bu ülke. apdeyt yiyeceğiniz gün gelse de şu ülke düzene girse..
dillere destan eski roma hamamlarından bihaber aptalların masturbasyon malzemesi. bunlar 500 yıldır bir sıçmalarıyla bir de yıkanmalarıyla övünüyor lan. hasbel kadar bi şeyler icat etmiş olsalardı olacakları düşününce iyi ki bi skim yapamamışlar diyorum.
islam'dan 1000 yıl önce adamlarda hamamlar vardı beyler.
salgın hastalıklarla yıllarca boğuşan avrupalıların itiraz edemeyeceği gerçektir. bir ingiliz ailesi tek fıçıda sırayla yıkanır. hatta rivayet odur ki bu fıçılar yüzünden kapkara suda unutularak boğulan bebekler vardır.
Önceden 6 ayda bir yıkanılarmış. Hemda aynı suda bütün köy yıkanıyormuş. Önce erkekler sonra kadınlar, çocuklar ve de son olarak bebekler yıkanırdı. Hatta bebeklere sıra gelene kadar suyun simsiyah olduğu ve içinde bebeklerin kaybolduğu efsaneler vardır.
(bkz: Parfümün icadı)
eski avrupa'da kadınların inanılmaz kabarık etekler giydiklerini hepimiz biliriz. işte bu kabarık eteklerin aslında moda olmaktan başka özellikleri de vardı. Bu kalın etekler kat kat tüllerden oluşmaktaydı e tabi yıkanmayan vücut ve pis sokaklar tüm böceklere davetiye çıkarıyordu. işte bu kat kat tüllerin içlerine bir çeşit tatlı reçineye batırılmış bir kaç bez parçası asılmaktaydı. bu reçine böcekleri kendine çekip yapışmalarını sağlayarak vücuda ulaşmalarını engelliyordu.
aslında hala da görebiliriz avrupa ve amerikada bir çok insan akan su yerine küvet kullanarak yıkanmayı tercih ediyor ki bu da aslında hijyen açısından pek verimli bir temizlenme şekli değil.
onu bunu bilmem arkadaş. bizim el-cezeriler'imizin projelerini geliştirip bize satanlar bu adamlar. atalarımızın buluşlarını bize ballandıra ballandıra fahiş fiyatlara satanlar bu adamlar değil mi? dönüp bir kendimize bakalım biz bunlara ne sattık diye? şimdi bu adamlar yıkanmayı bizden öğrense n'olur sanki? eli sikinde tüm gün cenabet gezinen insanların bu ülkede olduğunu unutmamak lazım. her ne kadar biz öğrettik desek de...
edit: ayın yirmi üçünde bu entry'yi girdim. bugün 25 akşamı hala bu başlık yukarılarda. vay be biz neymişiz ...
doğrudur, zira avrupada hala kıçlarını yıkamazlar. taharet musluğu yoktur afedersiniz. selpakla mendille siliyorlar hala. tabi su yerine mendil ne kadar temizleyebiliyorsa kıçı artık. gözünü seveyim türklüğün müslümanlığın. eleştirdiğimiz çok tarafı olsa da ben memnunum türklükten müslümanlıktan.
musluk, tesisat, sifon, şahsi banyo küvet gibi olayların avrupa icadı olduğunu hatırlatırım. zaten şu tarihte bi göt yıkamayı öğrenmişiz başka bisikim üretmemişiz.
o çok övülen hayran olunan avrupalılara öğretiğimiz medeniyettir. daha kıçını başını yıkayamayan pis avrupa insanına suyun içmekten başka yıkanmayada yaradığını biz gösterdik. bok içinde dolaşmıyorlarsa dua etsinler bize.
buyuk gurur kaynagi. adamlara yikanmak dahil herseyi ogrettikte, kluplerine uye olabilmek için siktirmedik bir kulak arkamiz kaldi. yikanmayi ogretirken de yanlis ogretmisiz zaten. adamlar hergun banyo yapiyor. haftada bir olmasi lazim normalde.
beni sıcak bir odaya götürdüler. üstümden aşşağı sıcak sular döktüler sonra beni kaşağıladılar...
bu söz avrupalı bir seyyaha ait adam lifi bilmiyor kaşağılandığını sanıyor...evet doğrudur avrupalılar yıkanmayı bizden öğrendi. inanmayanlar parfümün neden çıktığını araştırabilirler...
avrupalılar medeniyetin gerekliliklerini bizden öğrendilerse biz niye bu kadar yıl geriyiz onlardan? onlar yıkanmayı bizden öğrenmemişlerdir. biz kimseye medeniyet dersi verecek durumda değildik ve halen de değiliz.
konuyla alakası yok gibi gözükse de işi temelden ele alalım. gidin sıradan bir iş için resmi daireye dilekçe verin. dilekçenin konusuna göre muamele göreceksiniz. örneğin devletin bir hatasından dolayı doğan maduriytinizin düzelmesini istiyorsanız muhtelemelen o dilekçeyi almamak için her türlü yolu deneyeceklerdir. çünkü bizde insan hakları yok. hastalerin kapısından alınmayan hastalar bunun başka bir örneği. daha bir çok örnek var bu konuda, ama konumuz bu değil. konu insan hakları olmayan bir ülkenin medeni olamayacağı ve kimseye medeniyet dersi veremeyeceği. medeni olmayanlar pis olmaya daha yatkındır. her ne kadar milletimi sevsem de iş böyle...
yoksa yıkanmak tabi ki çok güzel. ama suyla ve sabunla yeterince alakadar değiliz. girin bir belediye otubüsüne de kokuyu görün. hadi yazın millet terli. ama aynı koku kışın da var. ya da gidin bir parka bakın etrafa. insanların yeşil alanları nasıl kullandığını görün. denizlerin dibinden çıkan petler ve çöpler zaten malum şeyler. daha ne söylesem ki?
abi yok yok. avrupalılar bizden öğrenmemiştir yıkanmayı. onlara bu işi kim öğrettiyse bizi es geçmiş.
iddia falan değil düpedüz gerçektir. hemde çok uzun zaman öncesinde değil daha düne kadar fransa kraliçesi kendi sarayına zıçıyordu. hamam kültürü doğuya özgüdür. ilk defa hamamla doğu kültürü sayesinde tanışmışlardır. hatta rivayet olunur ki fransızların parfüm sektöründe ilerlemelerinin nedeni kendi pis kokularını bastırmak için sürekli bu yönde çalışmalar yapmış olmalarıdır.
--spoiler--
siz küçücük çocukların ırzına geçilmesine kanunen izin verdikten sonra yıkanmayı sizden öğrensek kaç yazar. --spoiler--
sizler küçücük kızların ırzına geçtikten sonra yıkansanız da temizliğiniz kaç para eder? --spoiler--
çağ itibari ile bizi geçmeleri ve bizden daha çok yıkanıp daha temiz olmaları ile sonuçlanan durumdur.
ekleme: bazı arkadaşların zornu gitmiş galiba ama gerçek bu. insanlarla iç içe olan bir işle meşgulseniz buram buram ter kokusa katlanmak zorunda kalıyorsanız bütün gerçekleri fark edebilirsiniz.