avrupa ya takım göndermeyip ihaleyi fb ye yıkmak

entry11 galeri0
    11.
  1. haklı bir tespittir.

    bundan 2 ay önce yazılan bir yazı ve son derece mantıklı açıklamalar. yazarın ne iş yaptığı ve bu bilgileri nerden aldığı merak konusudur.

    fenerbahçe bu oyunlardan daha da güçlenerek çıkmıştır. 3-4 sene sonra fenerbahçe avrupanın sayılı devleri arasına girmeye adaydır tabi ki taraftar bu desteğini sürdürmeye devam ettiği müddetçe.

    şöyle ki..

    10 yaşındaki fenerbahçeli yeğenim bile istanbul ziyaretimizde şükrü saraçoğlunu görmek istedi bizde ta avcılardan kadıköy e gittik kırmadık yeğenimizi. stadın altındaki feneriumu görünce de cebinde ki 10 tl ile lisaslı diş fırçası aldı. babasının senin fırçan yokmu sözüne karşılık ise olsun baba takımımıza destek vermemiz lazım dedi. bende bir fenerbahçeli olarak önce utandım sonrada hafif yaşlı gözlerle gidip 95 tl verip bir çubuklu aldım halbuki evde 4 tane daha formam vardı. olsun fenerbahçemize feda olsun be.

    bu taraftar hep yanında fenerbahçem iyi günde de kötü günde de...
    1 ...
  2. 10.
  3. Birilerinin hala at gözlükleriyle bakmaya devam ettiği durumdur. Devam etsinler. BETER olacaklar nasılsa.

    Eklemeler yapmam gerekecek.

    Futbolcuya borç sorun değildir. Dünya üzerinde futbolcusuna borcu olmayan takım yoktur! Ama futbolcularına borcu gelirinin 2/3 ünden fazla olan takım için sorun vardır.

    Ayrıca sayıştay raporu 2006 ya kadar olan dolandırıcılığı söyler. 2006 dan sonra 2009 a kadar ki kısım tahminidir toplamda 2.3 milyar euro dur. kapiş?
    4 ...
  4. 9.
  5. cemaatten sonra fener'in ikinci yalan dayanağı. fenerbahçe'nin ekonomisi iyiyse neden futbolculara borcu var. roberto carlos hala alacağı olduğunu açıklamadı mı? neden fenerbahçe ömer aşık parasını istedi ve verilmeyince federasyonla bir olup çocuğun başka takıma gitmesini ve parasını almasını engelledi.? fener'in sırf aziz yıldırım'a 30 milyon dolar borcu var. şahıslara da borç olmayacak diye sayıkla sonra fener bu şartlara uyuyor de. ayrıca karar ver verdiğin linklerde 870 milyon dolar diyor (sayıştay raporunda 29 şirketin sözleşmelerinden doğan zarardan bahsediliyor) ama türkçe bilmeyen daha doğrusu okuduğunu anlamayan veya anlamak istemeyen arkadaşlar 2,3 milyar zararı toptan ünal aysal'a atıyor. bu arada limak ve çankaya köşkü tadilat ihalesi diyorum başka birşey demiyorum.
    0 ...
  6. 8.
  7. benim bugünden tam 2 ay önce belirtmiş olduğum durumdur... Buna karşın Beşiktaş, Gaziantepspor ve Bursaspor bugün men edildiler.

    Plan tutmadı! Belirttiğimiz gibi biz bu oyunu bozduk! FENERBAHÇE cephesi tıpkı küme düşme kaldırılsın da olduğu gibi karşı çıktı duruma...

    Ortada bir Financial FairPlay durumu var.

    Bu Kurala uyan 2 ya da 3 takım var ki birisi Gençlerbirliği kesin olarak. Diğeri de Fenerbahçe!

    Ha şimdi de Galatasaray var.

    Galatasaray devletten hileyle aldığı kredilerle, hortumladığı paralarla, borsadan yaptığı vurgunlarla (şimdilik) yırttı. Ama işin kötüsü onları sonra vuracak.

    Galatasaray 70 Milyon Euro krediyi nasıl aldı?

    https://twitpic.com/show/large/9qz5vm

    Peki bugün o küfrettikleri Adnan Polat'ın zorla aldığı devlet eliyle verilen PEŞKEŞ itirafı

    Galatasaray Spor Kulübü Derneği'nin borçları hariç olmak üzere, Galatasaray Sportif A.Ş.'nin en son açıklanan mali tablolarına göre toplam borcu 416 Milyon TL, toplam varlıkları ise 152 Milyon TL. Yani 264 Milyon TL özkaynak açığı var. Naklen yayın ve sponsorluk gelirlerinin 100 Milyon Dolarlık kısmı temlik edilmiş, TFF, Biletix ve medya kuruluşlarından 60 Milyon TL civarında avans alınmış. Yani ne bankalardan ilave kredi almak için temlik edecek bir şey, ne de kulübün faaliyetlerini devam ettirecek bir nakit girdisi kalmış.

    Durumun vahametini ortaya koymak açısından 29.10.2011 tarihli Milliyet Gazetesinin haberine bakalım.

    http://spor.milliyet.com.....2011/1456647/default.htm

    Yaşanan Depremden sonra Galatasaray Gaziantepspor'la yapacağı maçın hasılatını Van'a göndermek istiyor, ancak daha önceden alınan avans nedeniyle bilet gelirlerinin %60'ının Biletix'e temlikli olduğunu öğrenen yönetim bundan vazgeçiyor. Kimsenin ne yardım yaptığı bizi ilgilendirmez, hatta açıklanmayan yardımlar daha makbuldür. Ancak Galatasaray gibi köklü bir kulübe bu durumlara düşmek de yakışmaz, onu da belirtelim.

    Toparlarsak, naklen yayın ile sponsorluk gelirleri ve hatta maç hasılatları dahi temlik altındayken, vergi borçları dahi ödenemezken, nakit akışı ancak Kulübün Sportif A.Ş.'deki hissselerinin %30'u 100 Milyon Dolara iMKB'de satılarak sağlanmışken ve artık satacak hisse kalmayınca bu defa da küçük yatırımcıların cebine göz koyulmuş ve onlardan 150 Milyon TL toplayabilmek için bedelli sermaye artırımına karar verilmişken her şey toz pembeymiş algısı yaratmaya çalışılmasının ardında ne var çok merak ediyorum.

    Son olarak, şaşırmadığımız bir şekilde medyada hiç yer bulamayan bir itirafı da yazarak tarihe not düşmek istiyorum. Dün gece katıldığı bir televizyon programında Galatasaray'ın eski başkanı Adnan Polat, Kulüp olarak yükümlülüklerini yerine getirmediklerinden dolayı Ali Sami Yen Stadyumu ile ilgili intifa haklarını kaybetmiş olduklarını, yani Türk Telekom Arena'nın Galatasaraylıların iddia ettikleri gibi Ali Sami Yen Stadyumundaki intifa hakkının bırakılması karşılığında yapılmadığını itiraf etti. Gerçi kayıp 1 Milyon Dolar konusu ortaya çıkar çıkmaz bir zamanlar taptıkları başkanlarını bir anda satan Galatasaray taraftarları bu sözlerin de yalan olduğunu iddia edecektir ancak onların bu tavrı bizim en başından beri savunduklarımızın tescillenmesiyle yaşadığımız haklı gururu azaltmayacaktır.

    Peki devlete yapılan 390 Milyon Dolarlık vurgun'a ne demeli?

    3 Temmuz'dan beri ortalığı ETiK ve AHLAK söylemleriyle velveleye veren Galatasaray Camiasının aslında bu kelimeleri en son ağzına alması gereken camia olduğunu belgelere ve kendi yöneticilerinin geçmişteki beyanlarına dayanarak ortaya koyduğumu söylüyorum.

    Alın işte bu defa da Faruk Süren'in Ntvspor Radyo'da yaptığı açıklamalarla ilgili olarak 24 Mart 2011 tarihli Milliyet Gazetesi'nde yer alan haber.

    http://spor.milliyet.com.....2011/1368622/default.htm

    Faruk Süren geçmişte AIG'ye satılmış olan Galatasaray Sportif A.Ş. hisselerinin Ünal Aysal tarafından alınmasıyla ilgili konuşmasında aynen şunları söylemiş: "AIG bize mali disiplin de getirmişti. AIG olsaydı biz halka açık bir şirketten (Galatasaray Sportif A.Ş.) 390 Milyon TL hortumlamak durumunda kalmazdık. SPK'ya aykırı davrandık. isminin başında Galatasaray olduğu için, SPK yetkilileri müsamma gösterdiler cezai mekanizmayı yürütmemek için. Ve "Birleşin ki kurtulalım" dediler. Biz de kurtulalım, siz de kurtulun...392 Milyon TL halka açık bir şirketten çekildi. Ve bunun neticesinde birleşme bir zaruret oldu, yoksa yasal yaptırımlar var. Sonra da bu övünç kaynağı oluyor!"

    Benim ekleyecek başka bir sözüm yok, Faruk Süren her şeyi tüm çıplaklığıyla anlatmış. ETiK ve AHLAK timsali Galatasaray'ın iMKB'de bundan sonra yapacağı işlemleri ve SPK'nın tavrını izlemeye devam edelim.

    Ve bugünkü başkanının olaylarına bakarsanız eğer

    Botokslu Dolandırıcı başkan ÜNAL AYSAL'ın şirketi ÜNi-MAR üzerinden devleti 2.3 Milyar Euro dolandırdığına dair, DEVLETiN YOLSUZLUKLA mücadele kurumu olan SAYIŞTAY raporlarına bakmanız yeterlidir.

    http://www.sayistay.gov.t...rji/EnerjiRaporu_Ozet.pdf

    http://arsiv.sabah.com.tr/2004/03/06/gnd101.html/

    http://arsiv.sabah.com.tr...03/22/yaz1437-40-125.html

    Güzel günler yakında... Çok yakında.
    5 ...
  8. 7.
  9. "körler sağırlar biribirini ağılar"ın son örneği.
    yahu o kadar mevzu dönüyor ortalıkta bir taneside demiyor ki; lan biz elli bin tane kulp bulduk, her olayı bir şekilde kendimize yonttuk, hepsine de hemen kendimizi inandırdık ama ya öyle değilse diye.
    0 ...
  10. 6.
  11. Türk futbolunun içler acısı durumunu fener bahçe'ye yıkmaya çalışmak.
    2 ...
  12. 5.
  13. 4 büyüklerin 2/4'ü "sıfır tolerans"a rağmen avrupaya gitmiş, 1/4'ü ise finansal fair play'e uyabilmek için kıvranırken uefa'ya gidememek kimleri mağdur eder? *
    2 ...
  14. 4.
  15. bu bağlam da fenerbahçe den sonra 3 diğer büyük kulüp ve bursasporla gençlerbirliğinin bütün günahlarının fenerbahçe üzerine atılmaya çalışılmasıdır. kum torbası tesbitinin de altına imazamı atıyorum.

    not: denizlisporlu
    2 ...
  16. 3.
  17. galatasaray taraftarına hak veriyorum, malüm onların kuyluk acıları var fenerbahçeye karşı. lakin trabzonsporlulara ne oluyor hala onu anlamış degilim. avrupaya gidilmeyecekse bu sizin yüzünüzden. 165465 kere elendiginiz bir ligden hala nasıl kendinizi savuna biliyorsunuz anlamış degilim.

    neyin kafası lan bu. cevab bellide neyse.
    5 ...
  18. 2.
  19. 1.
  20. En başından beri planlanan oyundur.

    Amaç, Sözde şike davası üzerinden sanki takımlar Fenerbahçe ve hali hazırda süren şike davası yüzünden Avrupa'ya gitmiyormuş gibi bir hava yaratarak Finansal Fair Play yüzünden zaten gidemeyecek olan diğer takımlar için günü kurtarmaktır. Öncelikle Finansal Fair Play kurallarına bir göz atalım...

    Finansal Fair Play Kriterleri;


    1. Yöneticiler kulüp için ceplerinden harcama yapamayacak. (Paralı başkan dönem sona eriyor.)

    2. Yöneticilere, şirket ortaklarına veya ilişkili şirketlere olan borçlar, 2012-13 sezonuna kaynaklarına ödenecek. (Borçlar kaynaklarına iade olunacak)

    3. 2012-2013'ten itibaren kulüpler transfere gelirlerinden daha fazla harcama yapamayacak. (Denk Bütçe uygulaması esas olacak.)

    4. Mali tablolarda parasal olmayan gelirler yer alırsa, (Örneğin, başkan veya ortakların borç verdiği paralar) bu gelirler futbol dışı gelir kabul edilecek ve kulüp gelirleri içinde sayılmayacak. (Sadece kulübe hibe edilen tutarlar gelir sayılacak.)

    5.Hiçbir futbolcu, kulüp ya da yasal otoriteye vadesi geçmiş borç bulunmayacak. (Gelirlerden daha fazla borçlanılmayacak. (Denk Bütçe ilkesi). Bu durumda transfer yasağı geliyor.@

    6.Öz sermayenin eksiye düşmesine izin verilmeyecek. Kulüplerin başa baş noktasını yakalamalarına olanak sağlamak için kulüplerin belirli bir dönem zarar etmelerine izin verilecek.

    7.Futbolculara yapılacak ücret, maaş ve prim ödemeleri, toplam gelirin yüzde 70'ini geçemeyecek.

    8.Kulübün toplam borcu, toplam gelirinin yüzde 100'ünü geçemeyecek. (Denk Bütçe Uygulaması)

    9.Bütçesi 5 milyon Euro'nun altındaki kulüpler finansal kriterlerden muaf tutulacak.

    10.Kulüplerin ilişkili şirketleri ile yaptıkları her türlü ticari işlemde geçerli olan fiyatların piyasa emsallerinden oldukça yüksek veya düşük olması durumunda, bu rakamların gelir veya gider hesaplarına herhangi bir etkisi olmayacak, söz konusu işlem için bir emsal piyasa fiyatı bulunarak gelir ve giderin tespitinde bu fiyat dikkate alınacak. (Örneğin, Mancester City sahibi Mansour bin Zayed Al Nahyan'ın firması Etihad ile sahibi olduğu kulübün 10 yıllığına 642 milyon dolarlık sponsorluk sözleşmesi gibi sözleşmeler Nitekim bu sponsorluk sözleşmesi UEFA tarafından inceleme altına alınmıştır)

    11. Kulüpler transfer ettikleri futbolculara ödeyecekleri bonservis ücretlerini, işlemin gerçekleştiği yılda tek seferde değil, futbolcu ile yapılan sözleşmenin süresi boyunca, amortisman mantığı içinde giderleştirecek. Ancak, söz konusu oyuncunun sözleşmesi devam ederken satılması halinde oluşacak kar veya zarar rakamı, içinde bulunulan senede dikkate alınacak.

    12. Kulüplerin altyapı, stadyum veya antrenman sahası gibi yatırım amaçlı harcamaları başa baş noktası hesaplamalarına dahil edilmeyecek.

    Yukarıdaki maddelerden de anlaşılacağı üzere, Finansal Fair Play kriterlerinin temel ve genel amacı: Kulüplerin gelirlerinden daha fazla para harcamamasını sağlamak. Bu hedefin arka planında ise kulüplerin ekonomik ve finansal kapasitelerini artırmak; kulüpleri, gelirlerini korumaya teşvik etmek, bonservis ve futbolcu ücretlerini sınırlandırmak, kulüplerde mali disiplini artırmak, altyapı gelişimine imkân vermek ve sonunda da kulüplerin daha uzun ömürlü ve sürdürülebilir bir finansal yapıya sahip olmalarını sağlamak suretiyle eşit koşullar içinde rekabet edebilmelerine olanak ve ortam hazırlamak.

    Peki bu kurallara uymayan kulüplere uygulanacak yaptırım nedir?

    Yaptırım

    UEFA'nın finansal kriterlerini karşılayamayan kulüpler için öngördğü ceza, tıpkı idari veya hukuki gerekliliklere haiz olunmadığı durumlarda olduğu gibi onları Avrupa Kupaları'na katılmaktan men etmek.

    Peki bizim kulüplerimizin durumu ne?

    ilk iki madde diğer kulüplerimizde olduğu kadar en çok Beşiktaş kulübü için önem arz ediyor. Özellikle Beşiktaş'ın, eski başkan Yıldırım Demirören'e olan 103 milyon TL borcunun akibeti ne olacak?. Her ne kadar Demirören kulübe şartlı hibe yapacağını beyan etse de, Finansal Fair Play kriterleri açısından bu sorunun bir an önce çözümlenmesi gerekiyor.

    Yine 2013 yılında uygulamaya alınacak kriterlerden olan birisi de transfere gelirden daha fazla para harcanamayacak olması. Bu durumda sadece yayın gelirlerine bel bağlayan kulüplerimizin farklı gelir yolları bulması gerekiyor. Şampiyonlar Ligi'nden geçen sezon oynadığı altı maç karşılığında Trabzonspor'un kazandığı 22 milyon Euro, Avrupa kupalarının gelir üzerindeki etkisini gösteriyor.

    öz sermayenin eksiye dönmemesi kriteri ise ilk etapta Galatasaray ve Beşiktaş'ın sorunu gibi görünmekle birlikte; bu durum Süper Lig'deki kulüplerimizi de yakından ilgilendiriyor. Bu kriter kapsamında her iki kulübün negatife dönen öz sermayelerini 2014-15 sezonuna kadar artıya çevirmeleri gerekiyor. Bu bağlamda Beşiktaş'ın 254 milyon, Galatasaray'ın ise 153 milyon TL bulması gerekiyor.

    üç büyük kulübün kısa ve uzun vadeli yükümlülükleri 1.1 milyar TL'ne ulaşıyor. Yükümlülükleri bakımından 451 milyon liralık yükümlülüğüyle en borçlu kulüp Beşiktaş olurken, Beşiktaş'ı 415 milyon TL'lık yükümlülükleriyle Galatasaray izliyor. Fenerbahçe'nin ise yükümlülükleri toplamı diğer iki kulübe göre daha düşük durumda. Fenerbahçe'nin yaklaşık 235 milyon TL'lık yükümlülüğü bulunuyor.

    Kulüpleri zorlayacak bir diğer madde ise futbolcu ve teknik ekibe verilecek ücretin toplam gelirin yüzde 70'i ile sınırlandırılması. Özellikle Manchester City ve Chelsea gibi kulüplerin diğer takımlara rekabette şans tanımaması bu maddenin önemini artırıyor. Ülkemizde ise borsada işlem gören takımları bu maddeden test edersek bu oranı yakalayabilen tek kulüp Trabzonspor.

    Beşiktaş ve Galatasaray'ın gelirleri temlikli olduğu için kredi kullanma şansları yok.

    Ve gelinen noktada % 46 hissesi arz edilmiş Galatasaray ile FFP sopası ve yakın vadeli borçlarla boğuşan Beşiktaş'ın önünde oldukça karanlık tablolar var.

    Finansal Fair Play anlamında En iyi durumda olan takım ne yazık ki (!!) Fenerbahçe... Haliyle Böyle bir durumda Fenerbahçe gider, diğerleri gidemez ve Fenerbahçe ile diğer kulüpler arasındaki kalite, gelir farkları açılırsa ne olacak. Onun için değil miydi zaten sözde şike operasyonu?..

    Biz de keriziz ama.

    Sonuç olarak zaten Avrupa'ya gidemeyecek diğer takımları bu şekilde nefeslendirip, tüm Türk kamuoyu'na da Fenerbahçe'yi kum torbası niyetine verecekler.

    Siz istediğiniz kadar oynayın! BiZ BU OYUNU BOZACAĞIZ!
    22 ...
© 2025 uludağ sözlük