Özellikle Avrupa'nın kalkınmış ülkeleri bu kalkınmanın tetiklediği tüketimden kaynaklanan çöpleri kendi ülkelerinde görmek istemiyorlar. Bu yüzden tehlikeli ve bertarafı ya da maliyetli olan atıkları başka ülkelere gönderiyorlar. Ne yazık ki ülkemiz de bu gelişmiş ülkelerin çöplerinin toplandığı ülkelerden biri haline geldi.
2019 yılında 582.000 Ton,
2020 yılında 660.000 Ton plastik atık Avrupa'dan ülkemize getirilmiş.
Oluşan tepkiler üzerine 18 Mayıs 2021 tarihinde resmi gazetede yayınlanan tebliğle "polimer atık" yani plastik atık ithalatı yasaklandı. Bu yönde çok sıkı denetimler yapılacağı söylendi. Ama anlaşılan kimse bu uyarıyı fazla takmamış olacak ki
2021 yılında 685.000 ton çöp Türkiye'ye getirildi.
Greenpeace tarafından 2021 yılında hazırlanan bir raporda, sıkı denetim bir yana Almanya ve ingiltere'den ithal edilen binlerce ton plastik atığın geri dönüşüme bile gönderilmeden Adana çevresindeki yol kenarlarına , tarlalara, derelere, nehirlere ve hatta denize döküldüğü yazıldı.
Geçtiğimiz hafta ise Bloomberg haber ajansından Kit Chellel, Londra'daki çöplerin nereye gittiğini takip edebilmek için 3 çöp poşetine gs cihazı koyuyor. Sonra bir bakılıyor ki bu poşetlerden 2'si Hollanda, Almanya ve Polonya üzerinden Adana'ya gidiyor. Ama işin asıl acıklı yanı bu poşetlerin geldiği Adana'da bu atıkları geri dönüşterecek bir tesis bulunmuyor.
Böylece Greenpeace'in haberi de doğrulanmış olunuyor ve olay basına yansıyor. Basına yansıdıktan sonra ise Çevre, Şehircilik ve iklim Değişikliği bakanı "Görüntülerin yeni olmadığını", "Bahsedilen alanda tehlikeli atığa rastlanılmıadığı laf cambazlığı ile atlatmaya çalışıyor. Ama bakanlığın bulamadığı çöpleri CHP Adana milletvekili Burhanettin Bulut buluyor. Bulunan çöpler, çöp alanı olmayan bir yerde ve kısmen yakılmış durumda. Ardından da durumu kamuoyu ile paylaşıyor. Zaten bölge ahalisine sorarsanız onlar size hemen gösteriyorlar.
Çevrede, dere kenarlarında yabancı ülkelerde satılan ürünlerin ambalıajlarını görebilirsiniz.