zamanın birinde, kastamonu'nun, pınarbaşı köyü'nde imamlık yapan bir adam varmış... ama bu imam efendinin de çıtır mı çıtır, kıtır mı kıtır bir hanımı varmış ve "ne işim var benim köy yerinde bey?" diyerek şehir merkezinden ev tutturmuş imama...
gel zaman git zaman günün birisinde imam eve gelip de kapıyı çaldığında o da nesi? kapıyı baksırlı, terli ve yakışıklı mı yakışıklı bir uzman çavuş açmış. imam sakalları sıvazlamış önce ve "ben nerede hata yaptım" diye başlamış düşünmeye. fakat imam bu, hata yapar mı hiç? hatası yok tabi... demiş; olsa olsa bu uzman çavuşun görevi kötüye kullanmasıdır.
o gün, bugündür imamlar ile askerlerin arası hiç düzelmemiş. o gün, bugündür ne kadar avradına sahip çıkamamış er bünye var ise hırsını hep tsk personelinden çıkartmak istemiş.
söz konusu uzman çavuş, yakalanmasının ve olayın ayyuka çıkmasının ardından intihar edecek kadar olsun erdemli olduğunu gösterebilmiştir. imam ise yeni bir çıtır arayışı içerisinde olsa gerek...
bir zamanlar ordunun, cemaat liderlerinin koynuna kadın sokmasına
intikam olarak düzenlenmiş birşey olabilir
bununla, tabiki de tsk nın yıpratılması amaçlanacaktır.
fakat olayın en dumur yeri, (eğer böyle bir komplo teorisi gerçekse istenilen başarıya ulaşmak için generalin hedef seçilmesi yerine ) hedefteki ordu mensubunun kıdemi sıradan bir uzman çavuş olmasıdır.
imamın tanımı olduğu için "avradı uzman çavuşa kaptıran imam" olması daha makul durmaktadır. isteyen uzman çavuşu tanımlamak için çavuşunkisini pekala açabilir...
dalga geçmek amacı olmamakla beraber yaşanmış bir olayı, hikâyeleştirmek esastır kıt denebilecek bir hikâyecilik eşliğinde(benim hikâyeciliğim).
velhasılı allah, imam efendiye yardımcı olsun lâkin burada imam efendinin en son kızacağı kişi, kendisine açılan kapıdan girmiş olan uzman çavuş olsa gerektir. dolayısı ile imam mentalitesindeki adamlar da çavuşa kızmaktan vazgeçmelidir bu noktada...
zonk1
hiçbir gözaltı mevzuunda(sanatçılar, saygın işadamları dahil) hiçbir zanlı kelepçelenmeden ekip otosuna alınmaz. sırf ifade vermek için karakola teşrif eden adamlar dahil... bunu gözönünde bulunduralım.
zonk2
tanıştığı bir kadına evli olup olmadığını soran bir adam "değilim" cevabını aldıktan sonra ille de nüfus kağıdına bakacağım demez sanırım(ben demem en azından).
zonk3
bir kadının aldatmasındaki mantık tamami ile açlıktandır. bir erkek fazla doyduğu zaman dışarı yönelirken, bir kadın "genel" itibari ile aç kaldığında dışarı yönelir.
zonk4
bunları topladığımızda düşmanlığımızın altında yatan sebepleri görmemiz de pek zor olmaz bir tebaya, bir kişiye, bir kuruma...
imam: karım beni tütsüledi doktor.
psikolog: hımmm... bu benim alanım değil, bence başka bir uzmana görünün.
imam: bana uzman deme doktor, bana uzman deme, ühüüü böhüüüüüüü. bide bide;
(bkz: uzman çavuş tokatlamak)
nesrin baytok'un eşi için "gavat" yakıştırmasında bulunanları "insanız, olur öyle" normlarında kuzulaştırma potansiyeli olan imamdır.*
öyle de ironik bir haldeyiz amınakoyim...
muhtemel ki canı yanmış, içi acımış olan imam. hem de askeri personel... insan bakkal, manav, papaz, haham, veznedar, polis seçer. uzman çavuş olması ayrıca üzüntülere gark eylemiştir itikadimce bizim imamı...