Tarlaları sikip atan domuzlar ve kargalar dışında hicbir hayvanın avı serbest olmamalı. Dağcılık kampçılık ve trekkinge odaklanılmalı. Tabi ortada anası bellenmemiş bir doğa kalmışsa.
esas görevi yabani hayatı, ekolojik dengeyi, biyolojik çeşitliliği koruması gereken Bakanlığın * açtığı ihalelerle gerçekleştiriliyor bu garabet.
Üç beş tane eril, baştan aşağı kamuflajlı giyinsin, yivli tüfeklerle metrelerce uzaktan kendini savunamayan bir hayvanı sırf eğlence maksadı ile vursun diye bu işin simsarı şirketlerin cebine milyonlar dolduruluyor.
Her sene ihalelerin iptali için dava açıyoruz ama nafile. Sevgili Doğuş'un dediği gibi bunlar babadan oğula nesil galiba. Her ne hikmetse her sene aynı şirketler aynı bölgelerde kazanıyor davaları.
Türkiye'nin coğrafi yapısı, bitki örtüsü ve yaban hayatı bakımından av turizminin gelişmesine elverişli konumda.
Ülkemiz ormanlarında düzenlenecek Av Turizmi için, 4915 sayılı "Kara Avcılığı Kanunu" ve "Yerli ve Yabancı Avcıların Av Turizmi Kapsamında Avlanmalarına ilişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik" ile 6831 sayılı "Orman Kanunu" hükümleri kapsamında
Orman ve Su işleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce belirlenen esaslar dahilinde yürütülmektedir.