hayatında müziğe özel yer ayıranların hatta bununla kalmayıp müzikli bir hayatta kendine yer ayırtan kişilerin izlemesi gereken bir film. özlemi doruklara kadar hissettiren ve ne kadar boş şeylere üzüldüğümüzü de gösteren bir film. Robin Williams bu filmde 'patch adams' 'daki rolüne nazaran kötü bir karakteri canlandırıyor ve bu işi de mükemmellikle beceriyor. * filmin en can alıcı sahnesi sonu değil de even'ın babası ile sokakta karşılaştığı sahne olmuştur benim için.
--spoiler--
Dinleyin. Duyabiliyor musunuz müziği? Ben heryerde duyabiliyorum.
Rüzgarda, havada, ışıkta. Müzik her tarafta. Tek yapmanız gereken dinlemek..
--spoiler--
enfes bir film...
belki bazen mucizelere inanmak lazım, gerçekten istersek ve ortaya saf kalbimizle iyi niyetimizi koyarsak olmayacak şey yoktur hayatta.
yeter ki temiz kalple, içten ve safça isteyelim...
hakkında: lyla novacek çok yetenekli bir viyolonselisttir. new york'taki bir konser çıkışında washington square'deki bir partiye katılır. Orada irlandalı gitarist louis connelly ile tanışır. müzik aşkını paylaşırlarken birbirlerine de aşık olurlar ve o gece birlikte olurlar. bir daha birbirlerini hiç görememiş olan bu ikilinin, o gecenin meyvesi olan çocukları august rush ise yıllar sonra müziğin yardımıyla ailesini bulabileceğine inanır. hem müziğe hem de güzel bir öyküye doyabileceğimiz, keyifli bir film.
Yapım : 2007, ABD
Tür : Dram / Müzikal
Yönetmen : Kirsten Sheridan
Senaryo : James V. Hart, Nick Castle
Oyuncular : Robin Williams, Keri Russell, Terrence (Dashon) Howard, William Sadler, Freddie Highmore, Jonathan Rhys Meyers, Jamia Simone Nash, Aaron Staton, Jamie O'keefe, Emelie Jeffries
Yapımcı : Richard B. Lewis
Görüntü Yönetmeni : John Mathieson
Müzik : Hans Zimmer, Mark Mancina, Jeffrey Pollack, Julia Michels, Anastasia Brown
Süre : 1 saat, 40 dk.
Gösterim Tarihi : 11 Ocak 2008
eskı yeşilcam filmlerınden bır farkı yok ama insanı çeken bır sey var..belkı muzık belkı de aşktır kım bilir...jonathan rhys meyers a bır kez daha aşık olunur.özetle izlenesı,Soundtrackı dinlenesi güzel film.. http://www.youtube.com/watch?v=i9ffDL85oDs
gişelere girmeden dvdrip ini indirip türkçe altyazısı ile izleyebildiğim film. bu filmin türk versiyonları daha bir acıklı idi aslında ki niye bir yabancı yönetmen bizim emrah filmlerini izleyip etkilenmiş olamaz mı diye düşündüren film. ama kadro bir deli manyak birşey.
--spoiler--
olay gayet basit emrah ile gülcan birbirini sever sonra emrah mercimeği fırına verir ve küçük emrah peydahlanır. zengin fabrikatör baba gülcan ı onla evlenmemesi için telkin eder ve gülcan bir trafik kazası geçirir. yıllar sonra emrah ve gülcan sokakta ayı oynatan çocuklarını görürler ve orada ayı bütün aileyi ziker atar. ve fon müziği
acılarıııın çocuğuyummmmmm (m uzun olacak illaki) ben acılaaar çoçuğuyum (dırırırım)
--spoiler--
11 ocakta gösterime girmesi beklendiği halde ancak bu hafta bizlere ulaşmış, hem aşk, hem müzik, hem de cesareti masalsı bir dille anlatmış izleyeni içine çeken bir film.
günlük karmaşanın arasında birz nefes almak istendiğinde izlenmeli ve sinemadan çıkıldığında biraz yürünüp müziiği dinlemesi için ruha izin vermeli...