audrey hepburn iç güzelliğini dışına yansıtabildiği için ''zarif'' olarak adlandırılan bir kadındır.mutlu ve huzurlu bir hayat sürmüştür ve adını google'ladığınızda görürsünüz ki kendisine ''süs bebeği'' muamelesi yapılmasından rahatsızdır.sanırım marilyn monroe ile tek ortak noktaları da bu.ancak audrey hepburn bunu bertaraf edebilmiştir.
marilyn monroe ise ne yaparsa yapsın,her zaman bir nesne olarak bilineceğinin farkında olduğundan,intihar ederek hayatına son vermiştir.
rita hayworth'un çekilin şöyle kenara deyip kazanacağı karşılaşma.
o dönemlerin kadınlarına bakıyorum da gerçekten de çok güzeller ve gerçekten güzeller. estetik tekniği bugün kadınların güzelliğinden emin olmamamıza neden oluyor.