tek bir kelimeyle tanımlamak gerekirse bu 'risk' olacaktır. öğrencisini rezil de edebilir vezir de. kuruluşundan bu yana uzun süre geçmesine rağmen tam anlamıyla üniversite kimliğine kavuşamadığı açıktır. her şeye rağmen faydalanmasını bilen öğrenciler için güzel bir fırsat olabilir fakat okulun uzaklığı, çamurlu kampüsü, eğitim ücreti, dünyadan bihaber öğrenci profili vs. eğitim aşkını söndürmezse!
ülkemizin burs koşulları en ağır üniversitesidir. eğer diğer üniversiteler gibi bursu yedi yıl garantiye alsa eminim puanları çok daha artacaktır zira bilkentten sonra eğitim olarak ikinci sıradadır kanımca. artık okulda prefabrik bina kalmadı sayılır birkaç hazırlık sınıfı dışında. hele son yapılan hukuk fakültesi görülmeye değer. atılımın bursluları olarak şuan tek temennimiz burs koşullarının iyileştirilmesi.
öğrencilerin değil arabaların okuduğu, insanların değil ayakkabıların, çantaların ilişki yaşadığı garip mekan.
ama misafirperverler sanırım...
okul dışından gelen ziyaretçilerine "ne işin var burda?", ya da "sen nerden düştün?" sorularını yönelten insanları barındıran okul.
fiyat/performans oranı yerlerde sürünen sözde üniversite. olmayan kampüsüne ve anasının nikahında bir yerde bulunmasına karşılık yıllık ücreti bilkent üniversitesi'nden bile daha yüksektir. çok enteresan.
liseside üniversiteside ankaranın dışında gözlerden uzak kendi yerleşkesi içinde kapalı kapılar ardında eğitim veren gizemli üniversite başka liselerden atılan veya okuyamayan çocukları bağırlarına basan eğitim köyü.
Üniversitenin bulunduğu bölgeye kışın kar yağdığında (ki ankara da yokken orda kar vardır), vahşi hayvanların ayak izlerini görebilirsiniz. bu sebeple hertürlü tehlikeye karşı yanınızda ruhsatlı silah bulundurmanız tavsiye edilir.
Bir zamanlar ;
* Üniversite başına düşen subaru impreza ortalamasının en yüksek olduğu Türk üniversitesiydi(zaten o yollara da 2 çeker bir araçla çıkılmaz)
* Prefabrik Üniversite diye bir lakabı vardı
hangi akla hizmet bilinmez dağın başına kurulmuş bir dizi çadır,baraka ve henüz sınıflandırılmamış ilkel yapılardan oluşan,bir domuzları eksik yığınla balçıkla kaplı,alabildiğine meralara,ovalara;efenim sonra yayla ve kırlara bakan manzarası dahası otlayan ineklere,kışın kurda,çakala,olmadı ayıya,yazın yılana,sırtlana rastlanılsa dahi yadırganamayacak "eh efenim buralarda olur böyle şeyler" denilesi ahırdan bozma eğitim kurumu.Hatta öyle ki kampüsün ortasına gelip de "Atılım Üniversitesi nerede acaba?" gibi sorular soran kimseler dahi mevcuttur bizatihi ve olağan karşılanıp "şu yamaçtan sap,çatallara ayrılan dik bir patika görecen en kısa olanını tuttur,ahanda ordan kıvrıl iki gözüm, birkaç klübe çadır neyim var,lakin yolda kunduralarını çıkar,çamurdur her yer,klübeleri gördün müdü oradır Atılım Üniversitesi" gibi yönlendirmeler ile varılabilen,yıllık fiyatta Oxford ve Cambridge'in toplam fiyatına,kalitede ise Ali Baba'nın kerpiçten çiftliğine kafa tutabilen vakıf okulu ki üniversite demeye dilim varamıyor bir türlü.
eskiden barakaları vardı barakalarda okurduk.
daha sonra ek binalar yaptılar orada okumaya başladık.
bir türlü yol yapmadılar çamurun içinden gidip geldik.
ben 2003 te girdim 4 sene çamurda yürüdüm. bu sene bi uğrayayım dedim hala heryer çamur.
asfalt atın artık şu okula bi zahmet.
benimle beraber okumaya başlayan arkadaşlarımın çoğuda ya hala okumaya çalışıyor yada benim gibi bezip bırakmış durumda okulu.
ama herşeye rağmen adam gibi okumak için gideceksen iyi eğitim alabileceğin bir okul. bitirmek için çok uğraşman gerekiyor ***. öyle özel okul ben bitiririm deyipte bitirilebilecek bir okul değil. tabi bu söylediklerim mühendislik fakültesi için geçerli.
ortam olarakda hakikaten güzeldir öyle tek tip insanlar yoktur nasıl biri olursan ol kendi kafana göre birilerini kesinlikle bulursun.
