madde gerçeğine ulaşmak için planlanmış ve işlerlik kazanmış bir deneydir. sonucunda oluşabilecek etkiler, negatif hatta yıkıcı da olsa kitaplardaki bazı bilgileri değiştireceği kesindir. zamanımıza denk gelmiş olması ve böyle bir deneyime şahit olmak kendimizi şanslı adletmemizi sağlıyor. hasta yatağında ölümü bekleyen bir ihtiyardan, daha eğlenceli gelen bir yokoluş olabilir.
(bkz: afilli ölüm).
efendim az önce bbccnn falan gezdim, bu deneyle ilgili haber bulamadım nedense, yani çok da aramadım ama yarın olacaksa anasayfada geçer insan. neyse havana'da hortum, amerika'da seçimler, Gianfranco Zola da west ham'ın başına geçecekmiş. neyse avrupa haberlerine girdim sırbistan falan fransa'da kalecilik akademisi açılıyormuş baktım bilim haberleri diye başlık da var orada ise fosil ekosistem gidiyor... lan adamlar .ikimle .aşağım, ipimle kuşağım yaşıyor.
editores; dur lan adamların günahını almışız solda en altta bir resim var baktım boru... deney falan dedi ahanda buldum dedim;
burada ne olduğunu anlatıyor videoyla ingilizce ama resimlere bakmak da aşağı yukarı ne olduğunu anlatır. http://news.bbc.co.uk/2/h...cience/nature/7543089.stm
kıyamet senaryoları oluşturmanın yersiz olduğu deneydir. zira bundan birkaç ay önce ntv'de, deneye katılan bir bilimadamımız* ile yapılan röportajda bu konuya da değinildi ve korkacak bir şeyin olmadığı, kıyamet senaryolarına gülüp geçilmesini vurguladı. sorun değil, aksine dünya için çok yararlı bir şeyin ortaya çıkacağına da değindi aklımda kaldığı kadarıyla.
Bak nası sinirli girdim yazıya... neden? çünkü bu dünyayla oynuyorlar ya çok sinirleniyorum arkadaş. Kara delik açılacakmış da aciip bi malzeme bulunacakmış da bırakın allah'ınızı severseniz yahu. arkadaşım, ne kurcalıyorsunuz altını üstünü bilmem ki, hiç mi eve ilk telefon geldiğinde ananız babanız kızılcık sopasıyla girişmedi size! Tabii bunlar avrupa'larda büyümüşler ya, orda anneler telefonla oynayan çocuklarına aferim, vazo kıran çocuklarına da bravo diyomuş, ondan hep böyle bunlar. Bak bizim türklere, hiiiç öteyi beriyi karıştırmadan erke döndürüyorlar. Koçlarım benim.
kutsal kitapların hepsinin hem fikir olduğu kıyamet öngörülerinin pek çoğu daha gerçekleşmediği için bu deney sonucunda yokolup gitmemiz pek mümkün değildir, isa geri gelmiş vs olsa zaten bu deneye gerek yok zaten bugün yarın yolcuyuz diyebilirdik.
amacına ulaşırsa bildiğimiz fiziğin büyük kısmını silmemiz gerekecek. bilime göre maddenin yoktan var olamama kuralı birkaç gün içinde çürüyebilir. sanırım inanç dünyası da bu sarsıntıdan payını alacaktır.
öğrenilmesiyle beraber koşup boy abdesti aldırma isteği uyandıran mevzu. bunu sözlükten öğrenmek ise cehaletin boyutlarını gözler önüne seriyor. saadettin teksoyun isviçreye yollanılarak olayın araştırılması lazım.
deneyi genel popülasyona açıklama görevini deneyde çalışan en yakışıklı ve temiz suratlı fizikçilerine vermişler ama bu yanakları sıkılası kardeşimiz tıpkısının aynısı cillian murphy lan. o da murphy gibi ingiliz ve adı da brian cox. bu isimde bi de aktör var ki kendisini de cillian murphy ile red eye'da seyretmiştik. bütün bunlar tesadüf olabilir mi.. bi hollywood filminde miyiz. cillian murphy çakması bi bilimadamının deneyi anlattığı ama sonra her şeyin kötüye gidip kıyametin geleceği senaryoyu mu yaşıyoruz.
lan cillian murphy en son sunshine'da bi uzay gemisinin felakete sürüklendiği bi filmde oynamamış mıydı. matrix mi lan bu.. sıçtık lan sıçtıkkk...
bu linkten deneyin gerçekleştirileceği makinenin nasıl çalıştığı ve neyi nasıl ölçebileceğinin anlatıldığı videoları seyredebilirsiniz. henüz son iki tanesini seyretmediğimden onlar neye eğiliyor bilmiyorum ama seyretmiş olduğum iki tanesinin bana ne düşündürdüğünü söyleyeyim.
ben.. bir.. embesilim.
anlamıyorum. tamam az biraz anlıyorum ne oluyor nasıl ölçüyorlar ama konuya tam vakıf olamıyorum. ben burada anlamazken adamlar bunu inşa etmişler. inşa etmeyi bırak bunu teorik olarak bile akıl etmek için nasıl bi zeka gerekiyor tahayyül bile edemiyorum.
bu deneyi tamamen anlayabilecek kadar zeki olmayı nasıl isterdim anlatamam. ilk defa hayatım boyunca kendimi bu kadar aptal hissettim (ve üniversite hayatım sıfır alıp kaldığım bi sürü ders dolu üstelik, onlar bile beni bu kadar aptal hissettirmemişti). tamamen uçuk bi bilimkurgu seyreder gibi seyrettim videoları.
zaten bilim kurgu olduğundan videoları hazırlayanlar da emin olduklarından filmlerin adı "a new hope, particles strike back" falan. uzayın içine doğru giden yazılarla ve star wars fontuyla yazılmış atlas yazısıyla açılıyor videolar.
bu cern harbiden ne yapıyor diye oturdum dan brown'ın melekler ve şeytanlar kitabını tekrar okumaya başladım. kafası az çalışan insanlar için basitleştirilmiş bi versiyonuna ihtiyacımız olacak deney sonucunda açıklanacak verilerin.
"ben daha söyleyemiyorum onlar bunu okuyorlar" dediydi ya cem yılmaz, aha işte şu an yaşadığım hissiyat o işte. ben anlamakta güçlük çekiyorum, adamlar bunu dizayn edip, inşa edip sonrasında da deneyini yapıyorlar. çok çok çok kıskandım adamları öyle böyle değil.
zaman ilerlerdikçe, teknoloji geliştikçe kıyameti getirmenin kolay olduğuna inanmaya başladım. dünya daha önce defalarca kıyameti gerçek anlamda getirmeye çalışan kişi daha çok tarikat ve benzeri oluşumların icraatlerine şahit oldu. o zamanlar mümkün değildi tabi.
günümüz modern dünyası laik. yani insanların istediğin dine inanmalarına izin veriyor. devletler insanların inancına karışmıyor, kimsenin de karışmasına izin vermiyor. gelecekte sıyırmış bir bilim adamının kendi kafasında oluşturduğu din adına kıyameti koparmaya çalışmayacağını kimse garanti edemiyor. bunu şu anda filanca ülkenin nükleer ya da ona benzer füzelerinin tasarrufunu almış kimseleri de bu kategoriye sokarak söylüyorum (aklı selim sayesinde 3. dünya savaşının başlamamasında büyük rol oynayan bir rus asker vardı bir zamanlar onun gibi.)
ya da birçoğu bir 30 yıl daha yaşayamayacağından emin olan bu akıllı adamların uç hevesleri olan bir tarikat üyesi olduklarından emin miyiz? evet belki yüzlerce bilim adamı var fakat içlerinden 1-2 tanesinin bu durumda olduğunu düşünürsek?
en azından insanlar hata yapabilirler. umut sarıkaya nın kurduğu diyaloglar gibi diyaloglar yaşanmayacağından nasıl emin olabiliriz?
