inşallah doğrudur dediğim olay. ne annemin ne babamın ne de sevdiklerimin ölümünü görmeden- onlar da benimkini- hep beraber ölüp gideriz. süper birşey bence.
abartılan olaydır. uzayda varolan bir karadelik tarafından yutulma ihtimalimiz, bu deney sonucu oluşabilecek olan karadelik tarafından yutulabilme ihtimalimizden çok daha fazladır. bu deney sırasında meydana gelecek olayların tamamı uzayda her an olmaktadır.
üstüne çok para çok zaman harcanmış bir deneydir, yerin altında ülkeler arası ilginç bir devasa düzenek vardır ki bundan melekler ve şeytanlar* kitabında da geçer. şimdi bu deneyle ne öğreneceğiz? maddeni ışık hızına çıkarıp var olanı yok edeceğiz, tanıdık mı geldi? evet bu tanrının göreviydi bir aralar, bakalım tutacak mı, eğer tutarsa yeni bir çağ bile başlayabilir, düşünsenize enerjiden madde maddeden enerji yapılabildiğini. yada belkide deney tam olarak bu da değildir ama ben böyle anladım. ki benim şahsi fikrim küresel ısınmaya va böyle bir çözüm yaratılabilir, misal dünyadaki ısıyı ekmeğe peynire falan çevirsek süper olur bence. sonra çöpü elektrik yaparız falan sonra güneş ıçınlarını toplar çilingir sofrası yaparız, bence seçeneğimiz bol.
-dıt dırı dıt dırı dıııtt. burası bbc radyo. dünya bir türk'ün cern'de ki bilim merkezi önünde yaptığı şu konuşmayı tartışıyor.
-"olm dünyaya bişi olsun anam avradım olsun süründürürüm sizi mahkemelerde. ühü ühü. valla bişi olsun, öbür tarafta Allah çarpar, yakar lan. olm yapmayın laaan, kitapsızlaaaar."
10 Eylül'de yapılması planlanan deney. Kimi bilim adamlarına göre dünyanın sonu, kimi bilim adamlarına göre de dünyayı değiştirecek bir devrim niteliği taşıyor.
dünya için çok gerekli bir deney olsa gerek.
ya da küresel çete'nin çıkarlarına hizmet edecek birşeyler bulmaya, yoksul ülkeleri daha kolay şekilde sömürmeyi sağlayabilecek daha kullanışlı kitle imha silahları üretmeye yarayacak bir deneydir.
bugün fırsat tanınsa belki de islam dünyası bilimadamları daha önemli ilerlemeler yapabilecekken, sırf abd ve küresel çetenin ortadoğu petrollerinden nemalanması adına önce bu nükleer fizik ile ilgilenen ırak imha edildi, şimdi de iran eli kolu bağlanmak suretiyle imha edilmeye, diskalifiye edilmeye çalışılıyor.
peki ya bu deneyin sonuçları altından kalkılamayacak boyutlarda olursa?
kim üstlenecek bunun bedelini? müsebbibi kim olacak?
ha sizler illa ki ona da bir kulp bulursunuz.
isviçreli pek kıymetli abilerimden yapmamalarını rica ettiğim deneydir. daşşağınızı yisinler yapmayın böyle şeylere girmeyin. s.ke sürecek aklı olan bi kere deneyin tarihine bakar yapmadan önce.
batılı profesörlerin tanrıcılık oyunudur, merakla izliyoruz efendim, bu işe bu kadar para ve masraf konulmasının nedeni de budur, bu konuya daha derin olarak melekler ve şeytanlar adlı kitabın ara ara bazı yerlerinde değinilmiştir.
dünyanın ciddi ciddi yanlış sonuçlara yol açacağını düşündüğü deneydir. hatta bazı gezegen sakinleri dünyamız yok ediliyor son günleri iyi yaşayın bile demişler.
tanrıyı ekarte etmeyecektir çoğuna göre ama bazı şeylerin tanrısız da olduğunu gösterebilitesi vardır.
neyse bir örnek vereyim sonra daha derin de açıklamayı düşünüyorum b konuyu;
mikroplar yeni bulunmuşken bazı insanlar hastalığın mikroplarca oluştuğunu kesinlikle reddederdi onlarca hastalıkları tanrı kendi eliyle koymaktaydı... ama gel gör ki günümüzde mikrop denilen bir varlık tartışmasız var... neyse sabah ola hayrola diyoruz efendim...
bu deney tanrının varlığını yok etmeyecektir. bu bi kere cepte dursun.
deneyin sonunda maddenin kendi kendine oluşabildiğinin bulunduğu, big bang'in kanıtlandığı olasılığını ele alalım. yine tanrı inancı yok olmayacaktır.
e peki neden bu deney tanrıyı öldürebilir dedim o zaman ben.. çünküsü şu (uzun olacak hissediyorum şimdiden).
ortaçağ'da yaşadığınızı düşünün (oh tarihi geri sardım bile, kaçabiliyorken kaçın okumayın). dünya hakkında bilgileriniz sınırlı, hatta nerdeyse yok bile denebilir. bilmediğiniz her konuda açıklamayı size dinler veriyor. yoktan var olma üstüne bilgiler, bu dünyanın nitelikleri falan hep din kaynaklı.
din diyor ki, bu dünya insanlar için tanrı tarafından bi test mekanı olarak yaratıldı. tek amacı bu. ve o zaman doğal olarak şu sonuca varıyorsunuz. demek ki bütün evren bu dünyadan ibaret. bu bir.
dünyanın yuvarlak olduğunu bilmiyorsunuz. düz hissiyatı veriyor. diyorsunuz kendi kendinize, demek ki evren bu dünya (yer) ve hava (gök)ten oluşuyor. bütün dini kaynaklarda (islam da dahil) evren için yer ve gök kavramının kullanılmasının sebebi bu mesela. bu iki.
havada ısınmanıza yarayan bi güneş görüyorsunuz. gün içinde sürekli hareket ediyor. diyorsunuz ki bunu da tanrı oraya koymuş bizim için. ve paso dönüp duruyor. değil mi ki tanrı bu dünyayı bizim için yarattı, bizim yaşamamız için dönüp duran bi güneş de yarattı. bu üç.
sonra yerin altında lava falan olduğunu görüyorsunuz. demek ki yerin katlar altında cehennem var diyorsunuz. o zaman göğün yüksek katlarında da cennet olmalı diyorsunuz. yani evren tahayyülünüz yer, gök, altta cehennem, üstte cennetten ibaret oluyor ve bu dört.
sonra biri çıkıyor, hayır diyor, evren bu dünyadan ibaret değil. hatta bu dünya yuvarlak ve sonsuz bi uzay içinde dönüp duruyor. güneş sabit ve uzay içinde bizimki gibi sayısız dünya daha var. yerin altında cehennem yok, gökte de cennet yok. o zaman ne yapardınız.
tabii ki inkar ederdiniz. tanrı sadece bizim için bu dünyayı yarattıysa neden sonsuzluk içinde bi nokta olarak yaratmış olsun ki derdiniz. güneşi dünya etrafında döndürmek varken bi de dünyayı güneş etrafında döndürmenin manası ne olabilir ki derdiniz. nitekim dediler.
o gün eğer bu bilimsel fikri savunuyor olsaydınız, derdiniz ki "eğer bu iddia kanıtlanırsa dinin çok büyük argümanları yıkılacak ve belki tanrı bile ölecek".
ve oldu da. kanıtlandı ve dinin argümanları çürüdü. "ama tanrı inancı ölmedi" diyeceksiniz. ben de cidden ölmedi mi derim?
o gün dünya üstündeki ateist sayısı kaçtı, bugün kaç? bugün bilimle uğraşan insanların neredeyse tamamı ateist, eski bilimadamlarının çoğu dindardı oysa. gelişmiş ülkelerde ateist nüfus sayısı bizdeki oranı onlara katlıyor. tanrı inancı tamamen ölmedi ama tanrı inancını öldüren yüzlerce nesil ve milyarlarca insan yarattı bu ispat (ve sonrasında takip edenler).
bu big bang deneyinin sonucu (eğer yaratılış konusunu big bang kefesine meyletirse) aynısı olacak işte. dünyada tanrı inancı ölmeyecek, bilimle en fazla yakınlığı web cam açmak olan, ya da o bile olmayan yığınlarca insan tanrı inancına ve dinlere sarılmayı sürdürecek ama okumuş etmiş kesime dini argümanların bazılarının daha yıkılmış olduklarını görmelerini sağlayacak.
tıpkı o ortaçağ'daki adam gibi "tanrı bizi yarattıysa, bu evreni yarattıysa neden kendi kendine idare edebilecek şekilde oluşsun ki bu evren, tanrının rolü nerde o zaman" diyebilir bi inanır. en azından artık kimse evrenin yedi günde yaratıldığı masalına inanmıyor mesela (ama binlerce yıl buna inanıldı).
bugünün dindarı başka bi şey diyor. bilim her neyi ispatlarsa ispatlasın ben buna "tanrının iradesi dahilinde oldu" derim olur biter. fakat bi süre sonra bilim tanrının neredeyse hiç bi şey yapmamış olduğunu kanıtlarsa ne olacak. elde sadece "tanrının iradesi dahilinde" olmuş olduğu fikri kaç insanın inancını korumasına yarayacak ki.
bugün mikail'in yağmur yağdırdığı din bilgisine rağmen aslında mikail hiç bi şeye dokunmasa bile dünyada meteorolojik olayların olacağını biliyoruz. yine de din yok olmuyor. ama kimse mikail'den bahsetmiyor artık yağmurdan bahsederken. hatta çoğu inanır yağmur duasını bile komik buluyor. mikail ölüyor yani.
peki ya yarın evrim kanıtlanırsa (aynı kulvarda ya) ne olacak.. o zaman bu evrenin de, insanın da oluşumu için tanrıya hiç bi rol kalmayacak. hala tanrının iradesi dahilinde oldu denebilir ama neredeyse bütün dini argümanlar (ucu fiziğe kimyaya ve biyolojiye dokunan) çürütülünce sanıyor musunuz ki bin sene önceki gibi olacak din inancı bu dünyada.. hayır.
tanrı bu deney sonunda ölmeyecek ama o da mikail'in durumuna yaklaşacak.
tabii bütün bu varsayımlar deneyin big bang'i kanıtlamasıyla sonuçlanması ihtimali üstüne yazıldı. tam tersi de olabilir ve bi tanrıya ihtiyaç olduğu fikri de oluşabilir deney sonunda. ya da hiç bi şey bile olmayabilir.
o yüzden bu heyecanı yapıyoruz ya.. şafak dört. dört gün sonra görüşürüz.
