atlanta underground city olarak bilinir zenci nüfusunun en yoğun oldugu yerlerden olan atlantada bir gün metro istasyonunda beklerken 150-200 insan vardı ve 5i Türk olan 7 beyaz onlarla bekliyorduk. havaalanındaki metro oldukça geniş ama havaalanına giden bu tren yolculugu boyunca kendinizi istanbul'un kenar bir semtinde hissedebilirsiniz muhtemelen, çünkü hem treni bizim banliyodan hem de varoşları bizim istanbulunkinden farksızdır
hava kararınca dışarı çıkmanın göt istediği, bu götü bünyesinde bulunduranların da gece gece sokaklarında şuursuzca iki küçük beyaz dallama şeklinde dolanıp, sonradan 'oha lan biz ne yaptık' diye düşünüp, dehşete kapılıp, delirecek gibi olduğu, georgia'nın şeftalisi ile ünlü en büyük şehri.
alabama'daki irkcilardan kacan zencilerin gelip yerlestigi amerikan sehridir. havasi sicak ve inanilmaz nemlidir. geceleri tehlikeli olabilir, kirin kicinizi oturun evinizde dvd filan seyredin.
olimpiyatların yapılmış olduğu modern bir amerika şehridir.
Metro larında 1 kişilik bilet ile 2 kişi binmek çocuk oyuncağıdır.
'Georgia in my dreams' sloganındaki eyaletin baş kenti olması ona ayrı bir güzellik katar. Şehri çevreleyen 100 mil uzunluğunda bir otoban içine kurulmuştur.
Abd deki en fazla afroamerikannüfusa sahip kent olması muhtemeldir. kafanızı nereye çevirirseniz bir afroamerikana denk gelme şansınız oldukça yüksektir.
afrika kökenli amerikalıların yoğun olarak yaşadığı, pek çok afrika kökenli amerikalıyla, beyaz amerikalıların huzur içinde yaşadığı pek güzel bir şehirdir.
(bkz: stone temple pilots) şarkısı. sanki hayattan sıkılmış ve bezginlik havası vardır. buruk havası sizi alıp götürür.
She lives in a bungalow
She kills me with rosegarden thorns
She waits for me
My love is unusual
It's painted with roses and thorns
with her I'm complete
She lives by the wall
and waits by the door
She walks in the sun
to me
Visions of Mexico seduce me
It goes to my head so carefully
Memories of candles and incense
And all of these things remember these
She lives by the wall
and waits by the door
She walks in the sun
to me
She comforts me when
the candles blow out
the cake has grown mold
but the memories are sweet
The laughter's all gone
but the memories are mine
The Mexican princess
is out of my life
She lives by the wall
and waits by the door
She walks in the sun
to me
Dünyadaki en büyük havaalanlarından birine sahip olan (bkz: Hartsfield-Jackson international airport), nüfusun büyük çoğunluğunun Afrikann-Amerikan olduğu güzel bir şehirdir. Yerliler şehrin adını etleğnta veya etleğna olarak telaffuz eder. CNN, Coca Cola ve Delta Airlines (bkz: proud to call atlanta home) şehrin sembol firmaları olmakla beraber Amerika'nın güney kısmındaki en büyük iş merkezlerinden biridir. Şehrin en büyük iki turistik atraksiyonu hiçbir sikime benzemeyen Coca Cola World ile, çok da bi numarası olmayan Georgia Akvaryumu'dur. Buralarda çok zaman kaybetmeden gündüz High Museum of Art'a gidip birkaç saat geçirmek, akşam da müzeye yürüme mesafesindeki Shakespeare tiyatrosunda bir oyun izlemek çok daha eğlenceli ve ucuz olacaktır. Son olarak, yukarda da zikredildiği üzere hava karardıktan sonra tehlikeli olabilecek şehirdir.
kafa dağıtmalık, zaman geçirmelik dizi. kafa yormuyor, akıp gidiyor. ama şahsi kanaatimce, çok bir şey de anlatmıyor. bazı noktalarında ırkçılık konusunu fazla abartmışlar gibi geldi, bilemiyorum. dizi öyle kafa dağıtmalık bir dizi de, çoğu sitede denk geldiğim o çeviri nedir öyle arkadaş? klasik hadidiziizleseneamoğagoduğum.com gibi sitelerin birinden izledim diziyi. ilk denk geldiğim sitedeki çeviri o kadar sinirimi bozdu ki, başka site aradım. ulan hepsi aynı çeviriyi kullanıyor. emrhncm diye biri çevirmiş, affedersin y.rrak kürek bir çeviri. ellen'ı seda sayan diye çevirmeler, polat alemdar ismini kullanmalar falan. eleman çevirirken "ulan ne espri yaptım be herkes gülmekten ölüp benim kim olduğumu merak edecek" diye heyecanlanmış herhalde.
Edit: ulan dizi kafa dağıtmalık falan yazmışım da, son zamanlarda izlediğim en boş beleş şeydi bu resmen. Son bölümlere doğru artık sıkıntıdan kurdeşen dökmek üzereyken "ehh skerim dizisini de" diyerek kapatıp kalan zamanda tavanı seyrettim. Daha çok hoşuma gitti.
