7. bölümü yarıladığım, ufak tefek mantık hataları dışında başarılı bulduğum dizi. yalnız beren saat'i aşk'ı memnu'dan sonra hiçbir role yakıştıramıyorum nedense.
Beren Saat doğal, bohem ve salas bir artist olacağım derken birbiriyle alakasiz ve uyumsuz ne varsa üstüne geçirmiş. Hani su dogal ve ugrassiz görünümün tatli seksiliğini yapmak icin ama maalesef olmamış. Bir miktar makyaj olmalıydı yüzünde. Oyunculuk zaten ayni. Oral seks sahnesinde kasmamaya çalışmış ama "kasmamam gerek ama bir yandan turkish tv/show olacak, evliyim de, bize oral seks gider mi ki" gerilimiyle bir performansa girdiği çok belli.
Belli ki diziye konu eseri yazan genç bir arkadaş. Göbeklitepeden girmiş, Nemruttan çıkmış, Şaman adetlerinden girmiş, Şahmerandan çıkmış, Sirius yıldızı filan deyip bilimkurgusal öğelere göz kırptı derken oradan Kuran ayetlerine bağladı, Arrival filminin ana temasıyla da sonlandırdı işi, tam çorba olmuş, yersen... :-)))
Ha bir de yurtdışına da gösterilecek ve istanbulda çekilen Türk dizi ve filmlerinin olmazsa olmazı da var dizide, çamaşır asılmış izbe sokaklarda çekim... Ha yeterli oldu mu, eh gözümüz Kapalıçarşı ve çevresinin kirli damlarını da aramadı değil.
Bir gecede biten dizi.
Gerilim unsurları içermektedir.
Müzikleri beğendim, konuyu beğendim ama akışta problemler vardı.
Yani sen nasıl Hannah’yı yakalayamazsın be çelimsiz!
Düğün gününde o kadar kişi içinde adam öldürdü gitti, kimse görmeden nasıl çıkardılar onu?
Göbeklitepede ne oldu şimdi, o kolyenin amacı ne?
Ne zamandan beri form değiştirebiliyorlar da kuş olup uçtu gitti?
Cansu taşaklı bi ablamız mıymış da o mağarada onu öyle buldu?
Şu Serdar cidden çok sikik bi karakter, aşırı sinirimi bozdu.
Atiyenin annesinin oyunculuğu baya iyiydi, hatta atiyeden daha iyiydi.
Olay örgüsü güzeldi, genel olarak fena olmayan dizi.
son bölümde Cansu Elif olarak dirildi Hannah Serdar için çalışıyor Ozan babasının Cansu'yu öldürdüğünü öğrenip polise şikayet etti yıldız dövmeli kız Sehermiş Serap'ın kardeşi. küçükken ateşe atılmış ve Mustafa Serap'ı terk etti..
Türk dizilerinin güzel bir yere doğru evrildiğini gördüğüm, benim de 1 günde bitirdiğim dizidir. Netflix' in yapımı olması ayrıca güzel, kültür turizmi açısından. Ben çok anlamam ama gördüğüm kadarıyla oyunculuk, ses, ışık gibi şeylerin yerine mekanların tanıtımı daha çok ön plana çıkarılmış gibi. Sadece göbeklitepe değil, istanbul da güzel tanıtılmış. Sinematik bir dili var.
Bu arada yönetmeni anmadan da olmaz. Yönetmeni Ozan açıktan' dır.
5. bölümünde sezon finali yazsa neden bitti demezdim, sonraki 3 ölümü 2. sezon kafasında izledim. bu sefer başarmışız çok hoşuma gitti, başarılı bir ilk sezon ve devamını bekliyorum...yapımda emeği geçen herkesi tebrik ederim.
Sonunda bizim topraklarımızın mitolojisini ve efsanelerini konu alan bit yapıma sahip olduk...bu topraklarda bunun gibi yüz binlerce hikaye var, doğru pazarlanması halinde dizi sektörü kendine gelir...ayrıca 1,5 saatlik sikko diziler çekileceğine her bölümü 45-50 dakika olan bu tarz şeyler çekilse ne güzel olur...ama görsel medyanın durumu ortada, sikko işlere harcanan onca emeğe yazık...
neyse atiye ( the gift ) başarılı bir iş olmuş, tebrik ederim.
si..ş kültürünü mü anlatıyor? Ne kültürü.
Biz kendi kültürümüzü medeniyetimizi ne ara bunlardan öğrendik?
Bizi temsil etmiyorlar edemezler.
Sadece bazı şeyleri aşılamaya çalışıyorlar
Tam aksine kültürümüzü temsil etmiyor, yıkıyor, parçalıyorlar.
Ben olsam bakanlığın yerinde bunlara dizi çektirmez izin vermezdim.
Kime neyi öğretiyor, neyi aşılıyorsunuz?
Sicilinizi geçmişinizi gözler önüne sersek bu milletten çok amerikan toplumunun yaşam tarzını görürüz karşımızda.
Bize hangi kimliğinizle tarihi öğreteceksiniz?
Meydan size kaldı diye bu medeniyeti temsil edebileceğinizi mi düşündünüz?
Yoksa toplumun değerlerini yıkıp kendi değerlerinizi mi aşılıyorsunuz?
Çok başarılı bir dizi, 1 günde bitirdim. insanı içine çektikçe çekiyor, gerçekten türk dizisi olduğuna inanmakta güçlük çektiğim bir dizi idi. ilk sezonu gayet başarılıydı ikinci sezonu sabırsızlıkla bekliyorum. Bu diziye sallayanlarda bir zahmet gitsin sen anlat karadeniz falan izlesin, zira milletimiz ancak bunlardan hoşlanıyor entrylerden anlaşıldığı kadarıyla.
herkes tutturmuş sevişme öpüşme var amerikan dizileri gibi diye. lan ne alaka hiç mi birini öpmediniz, bunları sadece hollywood'ta mı görüyosunuz? sokakta gördüğünüz insanlar aksam eve gidip sevgilisiyle karısıyla tavla, batak oynayıp uyuyo mu sanıyosunuz? dizi güzel olmuş kendini izlettiriyor, 3 arkadaş bir oturuşta bitirdik. salak saçma tv dizileri gibi 2 saati doldurmaya oynamıyor her bölüm sonuca bağlanıp bir dahaki bölümün konusunu ufaktan verip merak ettiriyor. 7,5/10
kapıyı açık bırakıp kazı alanına inmesi, kazı alanına girişlerin güvenlikle korunmasına rağmen atiye'nin kolaylıkla her yere girmesi, tabloların hepsinin satılması ve bunun normal bir olay olarak karşılanması, atiye'nin babasının nasıl bu kadar zengin olduğu, annesinin her şeyi bilmesine rağmen o işaretlerden bi anlam çıkaramaması, o işaret mağarada çıktıktan sonra kimsenin umrunda olmaması gerçek dünyada olsa atiye dünya çapında ünlü ressam olurdu kız kardeşi bile önemsemedi, atiye'nin sevgilisinin tek hayatı sanki atiye'ymiş gibi gösterilmesi, akıl hastanesinden kaçması ama kimsenin umrunda olmaması gibi gibi ufak ama bence önemli hatalar soğuttu diziden.
dizinin zengin, kotu adamı serdar'ın her dili konusması ve cins cinis hareketleri, ali baba ve 7 cuceler filmindeki kufurbaz boris mançov'u anımsattı bana.
izleyene en azından cografya, tarih bilgisi acısından faydalı olacaktır nemrut dagının adıyaman'da, gobekli tepe'nin urfa'da oldugunu ve bu iki sehirin komsu iki sehir oldugunu. yerlesik hayata gecisin ilk adımlarının atıldıgı yerin burası oldugu ogrenmeme saglamıstır bu dizi.
Bazı dandik klişe görüntüler, ve aşk kısmında kadınsal yersiz ronantizmler "üff" yaptırdı ama çok az. Ananenin baba vanga ve yeşil yoldaki zenci karışımı olması, sembollerin en klişe sirius takım yıldızına bağlanması, pagan dansları klişeleri, cin senaryolarında küçük masum kız çocuğu figürü ve ilerleyen bölümlerde nihayet zaman kavramında Dark dizisinin bire bir kopyası manalar hayal gücümüze hayal kırıklığı yaratıyor olsa da genelinde türkiye için iyi bir adım. Kalitesiz diyemem.
beren saatin netflıxte yayınlanan son dizisi.aşkı-memnu ile gönüllere taht kuran beren saatin kocası ile olan durumu ,eski sevgilisini paylaşıp,aldatıp aldatıldıktan sonra kocası ile yeniden bir araya gelerek gözümde itici hale gelmesinden sonra içten içe izlemek istemediğim yapım.
tv.deki turk dizilerinden cok iyi. bi kere netflix yapimi oldugundan 2,5 saat biribirinin yuzune anlamsizca bakmalar olmadigindan anlatmak istedigini zaman kaybetmeden anlatiyor. konusu, kurgusu, oyunculuklari cok iyi. bazi yerlerde keske bu olmasaydi diyorsunuz ama genelinde su an itibariyle Turk dizi tarihinin en iyi 10u icerisinde olmus olacaktir. cok rica ediyorum mumkunse tek sezonda bitmis olsun. Cılkı cikmadan akillarda yerini alsin. soylendigi gibi ikinci sezonu varsa da orada bitsin. cunku biz turkler guzel bir isin b*kunu cikarmaya bayiliyoruz.
Sirius, komagene krallığı, göbeklitepe, şahmeran, kuran-ı kerim gibi metaforları harmanlayarak mistik bir dizi projesi sunmuşlar. Olmuş mu, bence olmamış.
Yalnız şu da var ki tv'deki cıvık cıvık aşk dizilerinden, kuru hamaset dolu 'tarih' dizilerinden daha izlenebilir bir dizi.
