"bir acıyı onu çekenden başkası tam anlayamaz veya aynı ölçüde üzülemez" anlamında kullanılan bir söz. bunun doğru olduğunu bugün daha iyi anladım. gerçekten de öyle.
aklıma düşen söz. tamda bunca hengameden sonra. yarın herkes darbe primi yapacak. geriye kalan gözü yaşlı gönlğ yaralı insanlar olacak. ölen öldüğüyle kalacak. kimi şehit olacak kimi terörist. çoğu insanın bilmediği şey ateşin düştüğü yerde bıraktığı iz.
hayırlı gaza gelmeler sözlük.
ister darbe, ister halvet-i teba olsun; son-uç
geriye kalan izin acısı olacaktır.
tahammülsüzlüklerinizle unuttuklarınıza dair.
son zamanların favori deyişi olmuştur. herkesin ağzında bir ateş düştüğü yakar söz
var.hem öyle alalede çıkıyorki ağızlardan şaşar kalırsınız.
e napalım amk dercesine.
fizik ve kimyanın birleşip oluşturduğu en temel dünya kabullerinden biridir ateşin düşüp düşeceği yeri yakacağı.
bunu hergün duyar olmak çok sıkıcı amk.
ateş buraya düşmedi ohhhh çok şükür mantığı hakim.
bu söz biiiüü anda bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığına tekabül ediyor.
sonuç accaaiipp biir kısır döndüyle son buluyor;
bana dokunmayan ateş düştüğü yerde bin yaşasın.
bu nasıl bir kafa amk?
ya herkesin kafası güzel ya da ben yeterince ayık değilim.
Hani biz üzüldük diyoruz ya, isyan ediyoruz, protesto ediyoruz, söyleniyor, üzerine tartışıyor, ahkam kesiyor ve öfkeleniyoruz ya sadece kendimizi kandırıyor, vicdanımızı rahatlatıyoruz. Sonra... ertesi gün hadi bilemediniz bir kaç gün sonra hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyoruz. Çünkü bize birşey olmadı zaten; Ateş düştüğü yeri yaktı.
Biz burda oydu buydu diye güya dünyayı kurtarıyoruz, ama kimbilir bu zavallı insanlar neler çekiyor, o geceler nasıl bitiyor, karanlıklar nasıl uzuyor...
Soma daki maden faciasında bir kez daha görülmüştür. Herkes unutcak onları, ama unutmayacak olanlar babasız büyüyecek çocuklar, eşlerini kaybeden kadınlar ve evlatlarını kaybeden annelerdir.
bir insanın yaşadığı acı diğerini 'hayatımın kıymetini bileyim lan' diye içten içe sevindirir bazen. bu kadar acımasızdır bu hayat.
acı yaşanılır ancak.
bu hayatın gerçeklerinden biridir. ama çok sağlam bir gerçektir.
van depreminde ölenleri hangimiz hatırlıyoruz ya da gölcük depremini?
ya da onlarca şehit olan askerlerimizi cümle içinde kullanmaktan başka hangisinin hikayesi aklımızda?
peki her gün izlediğimiz onlarca ölen,tecavüze uğrayan,yaralanan, sakat kalan insanların birinin bile adını hatırlıyor muyuz?
oysaki biz duyarlı insanlardık. bir olay olmayagörsün hemen feysbuktaki kapak resmimizi karartırdık.
gerçek şu ki karararan sadece feysbuktaki kapak resmimizdi kalbimiz değil.
ve şimdi..
iki gün önce reyhanlıdaki vahşet,katliam adı her neyse.. iki gün sonra sol framede hakkında yazılanlar gitgide azalacak, aklımıza daha az gelmeye başlayacak, her geçen gün konuşmalarımızda daha az bahsetmeye başlayacağız. ta ki hafızamızın derinliklerine gidene kadar.
bir müddet sonra bacakları kopmuş çocuğun görüntüsü gelecek arada gözümüzün önüne göndermeye çalışacağız zihnmizden. canımızı sıkmasına izin vermeyeceğiz.
böyledir bu işler.
acı çeken bir insanın gece kafasını yastığa koyduğu zaman hissettiği duyguyu bir tek o hissedebilir.
hadi dünyada böylede ya türkiyemizde neden böyle diyesi geliyor insanın. neden mi?
çünkü yeni neslin ateş düştüğü yeri yakar düşüncesi,nereye düşerse düşsün bizi de yakar şeklinde olması Türkiyenin ve dünyanın yararına olacaktır. umarız ki ateş düştüğünde herkes paylaşır acıları. ne demişler acılar paylaştıkça azalır..
funda arar"ın tek kelimeyle mükemmel yorumladığı şarkı. şarkıda öyle bi tını var ki, ilk duyduğum anda başka bir şeyle meşgul olmama rağmen, "aa bu ne böyle" diye dikkatimi çekti ve beni etkisi altına aldı.şarkıyı sürekli mırıldanmaya başladığımı farkettim.
sözlerine de ayrıyeten saygı duyuyorum, sevgiliye edilen sitemi diğer arabesk şarkıların aksine beddua etmeden çok güzel anlatmış.
hep ben mi seveceğim, ben mi özleyeceğim?
sabahlara kadar seni ben mi düşüneceğim?
olmaz artık sevgilim, olmaz artık bu kadar
bilmiyor musun ateş düştüğü yeri yakar
ben böyle kahrolurken, sen oralı değilsin
bu aşk bizim değil mi? sen nasıl sevgilisin
olmaz artık birtanem, olmaz artık bu kadar
bilmiyor musun ateş düştüğü yeri yakar