"Hani allah nerde? Biz neden göremiyoruz? Hadi gösterin bana onu" diyen bir ateistin yanına ebu hanife gelir ve bir soru sorar. "Peynir neyden yapılır" diye soran Ebu Hanife'ye ateist "sütten yapılır tabi" cevabını verir. Ebu Hanife, bir bardak sütle geri döner ve "bu bardaktaki sütteki peynir nerdedir, o zaman bu sütteki peyniri göster" diye sorar, haliyle ateist cevap veremez. Ve ebu hanife devam eder; "işte allah(c.c.) da böyledir. Göremezsin, işitemezsin, hissedemezsin ama varlığını bilirsin"
+ hani nerde? göremiyorum, duyamıyorum... bak ben varım di mi? beni görebiliyosun, duyabiliyosun birlikte akşam yemeği yiyebiliyoruz. dolayısıyla ben gerçeğim. ama bak sevgi ve aşk yok, burda olsaydı birlikte bi akşam yemeği yerdik...****
- salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk...
--diyalog--
yukarıdaki diyalogdan da anlayabileceğimiz üzere, "allah varsa ben niye göremiyorum?..." tarzı saçmalıklar artık pek tutmuyor. ha kabul ediyorum iyi denemeydi ama biraz geliştirin artık kendiniz be ya.
atomun elektronlarının da tam olarak yeri belirlenemez, sadece orbital denilen olma olasılığı en yüksek bölgelerde bulundukları bilinir. ama varlıkları kesindir, öyle değil mi? başka bir şey söylemeye gerek yok.
Ama bu müslüman kesinlikle "Ateist'im" deyince kendini cool, mükemmel, zeki, güzel, yakışıklı, karizmatik, harika sanan özentiden daha komik değildir. Hatta özentimiz öyle komiktir ki tüm müslümanlara "yobaz" deyip hristiyana yahudiye tapan Türk özentisini bile sollar bu konuda. O kadar diyorum.
çok cahilim çok geriyim nasıl düşünemedim yıllardır bunu, göremediğim bir şey nasıl varolabilir? bir rivayete göre akıllı biriymişim ama o aklı henüz göremedim olmayan bir şeyi bana nasıl nitelerler?