yukarıdan kamera ile izleniyorum o yüzden iyi olmalıyım yoksa yanarım diyen biri mi gerçekten iyidir yoksa iyi olmam için beni cezalandıracak yada mükafatlandıracak görünmez bir hayalete ihtiyacım yok, ben sadece empati yaparak, vicdanım ve aklım ile zaten iyi olmam gerektiğinin bilincindeyim diyen biri mi gerçekten iyidir.
bu arada dünyada çoğu savaş dinler yüzünden ve mezhepler yüzünden çıkmıştır, günümüzde insanların birbirine kim duyması, örneğin inanmayanlara ya da eşcinsellere kin duyman yine din yüzündendir, gerçek tanrı insanların birbirine kin duymasına yol açacak bir kitap göndermez ve böyle bir dil asla kullanmaz *
Bu başlık kesinlikle islam alemine hakarettir. Ya ben inanmıyorum diyeceksin ya da islamiyet diyeceksin. Arap masalı tabirini kullanırsanız milletin de salak saçma ateizm demesine razı geleceksin o zaman. Dinime saygı duymayanın ideolojisine saygı duymam. Bu başlığı da şikayet ediyorum. Hadi bakalım.
bu işler böle evladım
hrıstıyan adamla tartışırsan oda sana ıncılden ornekler getırır
yahudı adamla tartısırsan oda sana tevrattan ornekler getırır
musluman adamla tartısıpta metematık kıtabındanmı ornekler getırmesını beklıyodun bırde bole uyanıklar turemıs sımdı gunumuzde bana ayetlerle gelme dıyor benım okudum kıtaplarla gel bılımle gel sunla gel bunla gel dıyor adamın dini musluman kıtabı Kuran sen neyın kafasını yasıyonda adama bana ayetlerle gelme dıyon hadı bunu dıyon kendınde gıtmıs bıgbang kıtaplarından ornekler getırıyon sende bana o kıtaptan ornekler getırme o zaman sen benım nerden ne getırceme karısıyorsan bende sana karısırım oturur göt oldunda kalırsın hadı akıllıyım ben yeaaaa ateıstım ben yeaaaa kafasında dolan sımdı.
bilimsel tartışırım senle bu konuyu ama bana kendı fıkırlerınle gelıceksın egerkı dusuncelerınde yazdıklarında baska kıtaplardan aktardın bısey olursa senın yazdın mesajın aynısını yazarım sana bana okudun kıtaplarla gelme ayetlerle gel derim nasıl sen ayetlerle cevap vermıs kısıye kafana göre yön verıp kendı okudun kıtaplar uzerınden tartışma zekalıgını gosterıyorsan bende aynısını sana yaparım burda sızın agzının payını verıcek kımse cıkmamıs galıba fazla bole bılım bıgbang felan ucmussunuz superman mısalı.
Bu tartışma, elma ile armutun toplanıp neticenin mesela elm-arut şeklinde ifade edilmesi kadar komiktir. Niye bu ikisini tektip yapmaya uğraşıyorsunuz ki? Bu zıt ikili biraya gelemez. Bu eşyanın tabiatına aykırı. Yada tersinden ifadeyle elmadan armut, armuttan elma çıkmaz. Elma armut olmaz, armutta elma. Sadece zaman zaman ya elmalar fazladır yada armutlar. Ama ne elmaları nede armutları tamamen yok edemezsiniz. ikisinin de hayat hakkı var. ikisinin de müşterisi var olacağı için hali hazırda hep var onlar. Şöyle izah edelim;
Ateizm her ne kadar inancı inkar söylemi olsa da temelinde insan düşünce - akıl - fikir eksenini esas (referans) alan bir felsefedir. Halbuki tüm ilahi dinler (en başında) ilahi vahyi ve nakli esas alır ve ona göre hükmeder. Her ne kadar akılla ve bilimle hareket ettiğini iddia etse de elinde teolojik konularla ilgili hiçbir Kanıtlanmış bilimsel bir veri bulunmayan felsefe, bir bilim dalı değildir. Bu itibarla Felsefe ve din soyut kavramlardır. Somut değil. Bu itibarla sözde aklı ve bilmi referans aldığını iddia eden felsefenin dine müdahalesi ve inkarına asla itibar edilmez. Aynı şekilde din de, inkar edene felsefe yapana aklını ilah edinene karışmaz. Yani ortada Tam bir serbestlik var. işte biz buna özgür irade diyoruz. Kuranın ifadesiyle "senin dinin sana, benim dinim bana". Dileyen iman eder, dileyen inkâr. Üstelik bir takım yalanlarla iddia edildiği gibi, din, ne aklı ilmi ve bilimsel gelişmeyi ve nede teknolojiyi inkâr eder. Bilakis insanlığın hayrına olanı teşvik eder. Fakat asıl kavga bundan sonra başlıyor: kim kime hükmedecek? Kim kime nasıl ne zaman ne kadar müdahale edip egemenlik kurup hakim olacak? Bu tartışma ve kavganın temelinde yatan esas unsur budur. Peki neden böyle?
Çünkü biri hak biri batıl. Hak ile batıl hz. Ademden beri kavga halinde ve bu durum kıyamet sabahına kadar da böyle devam edecek. Kim aksini söylüyorsa yalan söylüyor. Elbette ki hak, eninde sonunda, batıl bunu istemese de galip gelecek.
Hep aynı ya bıhtık bu ergen zırvalarından. Yarım yamalak kulaktan dolma bilgileriyle de islam'ı eleştiriyorlar. Beğenmiyorsan zibilyon tane din var araştır onlardan birine inan.
trilyonlarca atomun kendiliğinden bir araya gelip durduk yere kainatı oluşturmasına inanan gerzekleri göstermiştir. atomlar şöyle demiş: "hadi bir araya gelip evren diye bir yer oluşturalım ey atomikler."
Kuranda" Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin ardına düşme. Çünkü dinleme yetisi (kulak), görme yetisi (basiret) ve algı yetisi (gönül), bunların hepsi ondan sorumludur.” Bu ayetten anlıyacağın gibi sorgulamak gayet de istenen bişey. Sorgula ve doğruyu bul diyor kuran. Hakkında bilgin yoksa o işin ardına düşme öğren diyor. islamı sorgusuz sualsiz bir mit gibi göstermeyi kesin.
Evlenme yaşı geldiği için evlenmek şart olmuyor ama güzel kardeşim. Bi kız doğurganlık kazanınca evlenebilir denmiş evet. Ama evlenecek evlensin denmemiş. Ne diye öyleymiş gibi konuşuyosun.
genç mücahitimizin sağda solda okudukları ile inkar etmeye çalıştığı çabadır.
inanmayan insanların kahir ekseriyeti, aynen senin gibi, çocukluk şartlandırmaları sebebiyle geçmişte inançlı olan kişilerdir. dolayısıyla "baştan inanmamaya inanmak" gibi bir şey söz konusu değil.
az bilgi ve gençlik heyecanıyla tebliğcilik yapmaya kalkmanın insanı sıkıntılı şeyler yazmaya zorlaması şaşırtıcı değil. mesela "kuran bir günde inmedi sürekli olaylar gerçekleşiyor. ve o olayların üzerine iniyor. değişiklik olması gayet normal." yazmışsın. yazdığın henüz kaşarlanmadığının, zihnini henüz hepten kapatmadığının ispatı. çünkü anlatılanları okuyunca -ki çok ama çok daha fazlasını yazmam mümkün- hiç değilse değişiklikler olduğunu kabul etmişsin.
sorun şu ki kuran'da zamanın şartlarına bağlı olarak hükümlerin değiştirilmesi hiç normal değil. neden? çünkü hükümlerde değişiklik çelişki demektir ki bazı örneklerini verdim. bir tanrının 7. yy arabistanında 23 yıl içinde değişen şartlara göre bir çok değişiklik yapma ihtiyacı hissedip, sonra, işte aradan 1400 yıl geçti, değişimin kralı yaşandı, kitabındakilere aynen uyulmasını beklemesi hiç makul değil. zamanın şartlarına göre değişiklik politikacıların yoludur ki zaten söylediğimiz de kuran'ın bir politik metin olduğudur.
hadi bunları geçelim. bakalım kuran değişiklikler ve çelişkiler konusunda ne diyor:
bu değişikliklere ve tutarsız ayetlerin birbirinin hükmünü ortadan kaldırmasına "nesh" denir ve islam alimleri 80'den fazla nesh saymışlardır. sünni inancına göre hadisler bile ayetleri neshedebilir. mesela recm olayında olduğu gibi...
bitti mi? tabi ki hayır! kuran'a göre yahudilerin cumartesi çalışma yasağı sonradan uydurulan bir şey değil, allah tarafından konulmuş bir yasaktır. fakat sonra bu yasaktan vazgeçiyor. heykel yasağı ise bir konulup, bir kaldırılıyor, sonra tekrar konuyor.
velhasıl artık nasıl bir mantıksa, aralarında yüzyıllar olsa da yaşam standartları birbirine benzer insanlara din indirilirken habire değişiklik yapma ihtiyacı hissediliyor, son din olduğu iddia edilen din indirilirken de değişiklik yapmak şart oluyor fakat işte son 200 yıldır 300.000 yıllık modern insan geçmişinin asla ve kat'a yaklaşamadığı standartları yakalamış durumda olduğumuz halde değişiklik gerekmiyor! ilginç....
1- evrenin genişlediği ayet sonradan dönmedir. elmalı hamdi meali ile günümüz diyanet mealini karşılaştırırsanız görürsünüz.
2- kuranı doğru kitap olsa, allah gerçek tanrı olsa ve beni yakacak olsa bile, ben ona tapmam çünkü ;
1-baş düşmanı şeytan ile insan hayatı üzerine iddiaya tutuşmuştur çocuk gibi.
2- kendisine sürekli tapınılmasını ister ki böyle bir ego insanda bile yok.
3- kendisine inanmayanları sürekli tehdit eder ve hakaretler savurur, sırf kendisine inanmayan insanları kötü iğrenç insanlarmış gibi lanse eder, oysa tehdit ve korku ile değil de sadece sevgi ile bizleri inandırmaya çalışsa şu an müslümanlar nicelik olarak fazla olmak yerine nitelik olarak fazla olabilirdi ve bu diğer ihtimalinden çok daha fazla iyidir.
4- kitabında eski zaman yaşanan olaylardan bahsedilmesi ne rağmen evrensel olduğunu iddia eder, kitabın yarısı eski zamanda geçen olayların biraz revize edilmiş halidir, çeyreği inanmayanlara tehdittir geri kalanı ise iyi olun gibi popüler söylemlerdir.
5- günümüzde insan hakları evrensel bildirgesi ile karşılaştırıldığında insanların yazdığı kurallar tanrının olduğu iddia edilenler çok daha tutarlıdır ve insancıldır, bir tanrının insan hakları evrensel bildirgesini kutsal kitap olarak göndermesi daha inandırıcı olabilirdi.
.
.
.
bu liste sonsuza kadar gider, ben de eskiden koyu müslümandım, sonra hadisleri araştırdım , tabi ki ardından kuran müslümanı oldum, ardından kuran'da da bazı aklıma yatmayan şeyler olduğunu gördüm ve kuran hak kitaptır ama değiştirilmiş olabilir diye düşünmeye başladım ,her neyse şu an fark ediyorum ki komik yaşadıklarım.
bu basit hemen şakk olan bir süreç değil, 3-4 sene süren bir süreç, en son rüyamdan korku ile uyanmıştım, demiştim ki sen gerçeksen bile sana tapmam çünkü insanları kendine korkutarak taptırmak gerçekten iyi olduğunu iddia eden bir tanrıya göre komik bir durum.
o gün bugündür çok özgürüm ve rahatım, dinim aklım mezhepim ise vicdanım, herkese tavsiye ederim.
sadece okuyun , özgürce düşünün, herkese saygı duyun.
esenlikle...
ateist deist müslüman agnostik budist şinto hiçbiri değilim tüm tanımları redderim benim için dinler futbol takımı tutmak ile eşdeğer, babanın takımı ne ise muhtemelen aynı takımı tutarsın ya da ülkende genel olarak hangi takım destekleniyorsa.
edit: kulaktan duyma eleştiriler denmiş, ben allah'ın müşriklerin seslerini dünyanın en iğrenç sesi olan eşek sesine benzetildiği ayetini, cehennemin kapısının kilitli olacağını söyleyen ayeti, hz.nuh un kuşa mesajını iletmediği için vallahi onun kafasını gövdesinden ayiracagim dediği ayeti hatta kuşun adı hüdhüd idi, inanmayanlara sırf inanmadıkları için nasıl işkenceler yapılacağınını anlatan hac süresindeki kan donduran ayetleri ve daha aklıma gelmeyen yüzlercesi... kitabı objektif bir şekilde okursanız her sayfasında tanrı kelamı olamayacak birkaç ayete rastlarsınız ki bende öyle olmuştu, sonra da ellerim titreyerek kenara atmıştım ulan ben yıllarca bilmeden böyle şeylere nasıl inanmışım diye.
yani kimse cool gözükmek için sonsuz yaşamayı, huri ve şarapları filan seçmemezlik yapmaz merak etmeyin, hele türkiye gibi yol ortasında ateist olduğu için ya da inanmadığı için dayak yiyebileceği hatta öldürülebileceği bir yerde.
Siz Kuranı anlamak istediğiniz gibi anlıyorsunuz. Başka bişey değil. Kuran bir günde inmedi sürekli olaylar gerçekleşiyor. Ve o olayların üzerine iniyor. Değişiklik olması gayet normal.
Aynen Rumeli kardeş şu kurandaki demirin bu dünyadan olmadığını söyleyen ayet veya evrenin sürekli genişlediğini söylediği ayetler de zaten uydurmadır. Tesadüfen tutmuştur yani değil mi.
Eskilerin masallarına ek olarak arap masallarını ve 7.yy arap siyasetini koymaktır.
Aslında neyin ne olduğunu anlamak için yeni bir bilgi edinmeye gerek yok. Zaten bildiklerinizi bakış açınızı değiştirmeye cesaret ederek tekrar gözden geçirebilseniz gerçeği görürsünüz.
Mesela peygamberin Hatice ile evlenmesine ve sonra yaptıklarına bakalım. 25 yaşında yetim, bakir ve yoksul bir genç, yanında çalıştığı üç kocadan dul kalmış, çocukları olan, 40 yaşında zengin bir kadınla evleniyor. Kadın peygamber henüz Medine'ye gidip, güç kazanmadan önce ölüyor. Kadın sağken başka kimseyle evlenmiyor, zaten evlenemez de... Güç kazandıktan sonra art arda evlilikler yapıyor. Aynı anda evli olduğu kadın sayısı 14'ü buluyor ve bunların geçimini sağlayabiliyor.
Nasıl? Kuran ganimetlerle ilgili çelişkili ayetlerle dolu. Bir yerde hepsinin peygambere ait olduğu söyleniyor. Bu talep muhalefetle karşılanmış olmalı ki diğer bir yerde beşte biri peygamberindir deniyor. Beni nadir korkutarak yerinden sürülüp, bir kabileyi geçindirmeye yetecek hurmalıklar kalınca, onların sadece beşte biri yetersiz gelmiş olmalı ki bir ayet daha "iniyor", bu sefer "siz o iş için at sürüp, çarpışmadınız" bahanesi ileri sürülerek hurmalıklar tamamen peygambere kalıyor. Sanki yahudiler peygamberin arkasındaki ordudan değil, şahsından korkup, kaçmış gibi! o hurmalıklar peygamberin ölümünden sonra bile can sıkıcı miras kavgalarına sebep oluyor.
Bu kısmı geçmeden önce şunu da söyleyeyim: peygamberin dinini yayma metodu çevresindeki kabilelere sürekli baskın yapmak. Sadece büyük savaşları mevzubahis ediliyor ama gerçekte 28 tanesine Şahsen katıldığı yüze yakın sefer ve baskın düzenliyor. Mekke kapılarında beliren o kalabalık ordu böyle bir sürecin sonunda toplanıyor. Hoş bunların bir çoğu peygamber öldükten sonra isyan ediyor ama o ayrı mevzu...
Bir de vergi meselesi var. Mekke döneminde "inen" ayetlerde sürekli "sizden bir karşılık beklemeyene uyun" deniyor. Fakat Medine'ye gelince zekat adı altında vergi toplanmaya başlanıyor. Kuran'daki ayetlere bakarsak müminler ihtiyaçlarından fazla olan her şeyi vermek zorundalar. Fakat hadislerde kırkta bir oranında toplandığı söyleniyor. Demek ki o da rahatsızlık yaratmış.
Üstüne peygambere bir şey sormak istediğinizde önce para verin diye ayet "iniyor"! O da sıkıntı yaratmış olmalı ki "Allah sizi affetti, vermeseniz de olur" deniyor!
Bunlar doğrudan kuran'da ifade edilen gerçekler. Peki geriye ne kaldı? Peygamber öyle yoksuldu, böyle yoksuldu, mekkeliler ona her şeyi vaat etti, kabul etmedi rivayetleri! inandırıcı mı? Tutarlı mı?
Tekrar bir düşünün... inanmanız istenen, güç peşindeki bir 7. Yüzyıl arap liderinin öyküsünü içeren bir kitap o kadar...
Ateizm dediğin şey travma sonrası uydurulan şeylerin genel toplamıdır.
Anan baban trafik kazasında ölür, "anasını sikeyim tanrının, tanrı tanrı olsa böyle bir kader yazmaz bana suçum ne" dersin.
2.dünya savaşı sonrası her tarafta yayılan bir düşüncedir, sadece özel hayatında acı çekenlerde görülen bir bozukluk değildir.
En büyük etkenlerden biri de şehir hayatıdır. Hayvan görmüyorsun, çiçek böcek görmüyorsun, her şeyi geç haftada bir mi ayda bir mi belki yılda bir mi gökyüzüne bakıyorsun? Hayatında insan yapımı şeyler dışında bir şey yok. Binalar, yollar, eşyalar, elektronik cihazlar, her şey ama her şey psikolojini gizliden gizliye etkiliyor. E bu bozuk psikolojiyle de tanrı tanımazlık normaldir.
