su götürmeyen gerçektir. mesela küçük kıza tecavüz olayı olsun, hayvana eziyet olsun bu tür aşırı iğrenç olaylarda ateistin düşüncesi şu yönde oluyor elinden bir şey gelmediği, çaresiz hissettiği için.
"umarım o inandığınız allah vardır da cezanızı verir."
"cehennem diye bir yer varsa eğer bu orospu çocukları orda yanmalı"
ve benzeri gibi. inat etmeyin, marjinal olacağım diye safsatalarla beyninizin yıkanmasına izin vermeyin ateistler buyrun sizi imana davet ediyorum. açık ve net.
bu mükemmel istatistiğini nerelerde araştırdın? Küçük bir kıza tecavüz olayında "sizi canlı canlı sikmek lazım" derim. Olmayan bir yerde olmayan bir ceza alacaklarını düşünmek mallıktır. Hayvana eziyet edildiğinde " nasıl eziyet ettiyse ona da aynı şekilde eziyet edelim." Derim. Olmayan bir varlığın asla gelmeyecek cezasını beklemek, thor'u izledikten sonra onun çekicini gerçek sanmakla aynı derecede inandırıcıdır. Sen bu söylenenleri duyuyorsan sağında solunda o kişiler ateist değildir. Şu ateistliğin tanımına iyi bakın amk.
neden hiç birimiz ''kokolostokostok'' un varlığını tartışmıyor ve içimizde yok oluşunu hissetmiyoruz? çünkü öyle bişey yok, ben uydurdum.
ama inanmadığın allahın,varlığından şüphe duyuyorsan ateistliğe imanın şartlarında noksanın var bilader,baştan başla inkar etmeye ve bu sefer kuranı cidden tarafsız oku.
"KOKOLOSTOKOSTOK" adlı varlıktan kastettiğin evreni tasarlayan bir varlık ise, konuşabiliriz.
Maalesef evrendeki fizik kurallarına göre bu evren kendi kendine var olamaz. Mutlaka bir malzeme ve dış etki olması gerekmektedir.
Ancak fizik kurallarını yaratan tanrı ise, kendisinin evren için yarattığı zıtlık ilkesini aşıp "hem ezeli olması hem de yaratılmaması" mümkündür.
Yani tanrının varlığı bir felsefe değil, bilimsel bir gerçektir. Fantastiklik, paralel evrende ben bir fare olabilirim demektir. Bir de bu bahsettiği şeyi bilimsel bir yasa olarak göstermeye çalışmaktır. ikincisini diyen kişiye bilim adamı diyor, ilkini diyen kişinin yobaz olduğunu söylüyorsunuz.
