ateistlerin dincilerden daha zeki olduğu gerçeği

entry72 galeri0
    47.
  1. tezin çürüdüğü nokta şudur ki; inananlar sorugusuz sualsiz araştırmadan düşünmeden süphelenmeden kabul etme mallığını göstermez. aksine enine boyuna düşünüp bir yaratıcı gücün varlığını keşfederler.
    0 ...
  2. 46.
  3. sikimsonik bir araştırmaya dayanarak söylenen sözde gerçek özde palavra.
    evvala araştırmanın ilmi sahihliğini sorgulayın. hani diyorsunuz ya "ateistler sorgular" heh işte bunu da sorgulayın bir zahmet. ideolojik ön kabullerle örülü "bilimsel" araştırmaların yalnız adı bilimseldir. nasıl ki freud'un felsefi ön kabullerle ortaya attığı teoriler bugün yanlışlanıyorsa aynı şekilde bu araştırma da yanlışlanacaktır. zira felsefi-dini tercihlere bakarak grupların iq seviyesini vermek imkansızdır. ancak, yüreğinde derin bir ateizm aşkı yatan ve popüler olma uğruna dramatik yargılara varan tipler "ateistler daha zeki ehemehe" derler.

    fizyolojik yakınlık içeren gruplar arasında bu tip araştırmalar yapılabilir ama felsefi-siyasi-dini fırkaları bu çeşit bir şekilde değerlendirmeye tabi tutmak şaklabanlıktır. bu araştırmanın bilimsel bir değeri yoktur. ben kalksam kendime iki grup belirlesem; biri kastamonulular yardımlaşma derneği diğeri de kilisliler yardımlaşma derneği. dernek üyelerinin iq'larına baksam sonra da "galiba gastamonulular biraz daha zeki" diye yargıya varsam ne olur? ilk olarak kilisliler çok kızar.* kızmakta da haklılar zira o derneğin kilis halkını yansıttığına ve örneklem olabileceğine dair elimde bir veri yok zaten öyle bir veri de olamaz. "kim hangi partiye oy verecek" araştırması yapmıyoruz ki.

    bunun için araştırma bir safsatadan, rezillikten ibaret. sanırım ateistlerin mal bulmuş mağribi gibi sevinmelerinin sebebi, zekalarından şüphe ediyor oluşları. arkadaş ben ateist olsam ben de zekamdan şüphe ederdim. sırf makrokozmosla ilgili bilimin ulaştığı bilgi seviyesi bile inanmak için sebepken, inanmamakta ısrar etmek ciddi bir zeka sorunu haline geliyor.

    --spoiler--
    kendinizi ingiltere'nin dindarlarıyla kıyaslama saflığına düşmeyin üçüncü dünya ülkelerin şakirtlerinde 80 den fazla iq olmadığını söylemek zorundayız.

    tabi ateizm evrensel bir kavram olduğu için, hangi ülkenin ateisti olduğunuz sonucu değiştirmiyor.

    --spoiler--

    bak sen, yarım aklıyla ne tespitler yapıyor abisi. merak ettiğim bir konu daha var acaba tespit sıçmak için kaç iq gerekiyor ya da iq gerekiyor mu? tabii bir de benim uzun gözlemler sonucu ulaştığım "başkalarının iq'su hakkında tahmin yürütenlerin aslında gerizekalılıkla cebelleşen kişiler olduğu" tezimi yakın zaman içinde, hakemli bir dergide yayınlamayı düşünüyorum.

    ateistleri toptan zeki ilan eden muhterem kanımca varlığıyla kendi tezini çürütüyor. ateistler zannedildiği gibi sorgulayan insanlar mı? kanımca hayır.* "çok yakın arkadaşım öldü, demek ki tanrı kötü biri ühühü" deyip ateist olan tip de gerizekalıdır; "ımmm 13,7 milyar yıl önce evren kendi kendini var etti" deyip ateist olan da gerizekalıdır. sonuçta çoğu ateist gerizekalıdır. evet ateizm evrenseldir ve evrensel bir gerizekalılık söz konusudur.

    hakaret etmiyorum satoshi kanazawa gibi "bilimsel" bir tespit yapıyorum.
    ayrıca araştırmanın "liberal-muhafazakar" kısmına hiç girmiyorum. çünkü ciddi bir bilimsel cehalet söz konusu. liberal ile muhafazakar birbirinin zıddı değildir. hatta karl popper, edmund burke gibi "muhafazakar liberal"ler vardır.

    ezcümle, durum baya vahim.
    0 ...
  4. 45.
  5. anca dincilerden zeki olabilirler zaten, dindarlardan olamayacakları tartışılmaz bir gerçek.
    1 ...
  6. 44.
  7. insanların inandıkları şeylere ve bir şeye inanıp inanmadıklarına göre iq, eq, sq vs vs seviyelerinin belirlenemeyeceği gerçeğini olumsuzlayan ifadedir.

    abisi ateist, babası agnostik, annesi müslüman, dedesi* hacı olan ben, dinin illaki doğuştan gelen ve ata diktesiyle zihne yerleştirilmiş bir öğreti olmadığını düşünüyorum. çünkü bir yaratıcının varlığını kabul ediyorum kendi çapımda. insanların düşünüşleri duyguları ve en önemlisi kendi iç dünyası kişinin teistliğ yahut ateistliği konusunda etkili olan 2 önemli faktördür diye fikirlerim var subjektif çerçevemde.

    e tabi bu benden daha zeki ateistler olabileceği gerçeğini değiştirmez binaenaleyh benim de bazı ateistlerden zeki olabileceğim gerçeğini de değiştirmez.
    0 ...
  8. 43.
  9. ateistlerin kendini zeki sandığı gerçeğidir aslında. varlığını ispatlamamızı istedikleri tanrı'nın yokluğunu kendileri ispatlayamadığı ve yokluğuna inandıkları için. kesin olmayan bir "tanrı'nın yokluğu" hikayesine inandıkları için.
    0 ...
  10. 42.
  11. belkide gerçeği bulmada çok zorlanacakları için Allah ın onlara bir lutfudur.
    1 ...
  12. 41.
  13. ateist sorgular, dinci olduğu gibi kabul eder. sorgulamak, yeni bir şeyler keşfetmektir. bu yüzden ateistlerin dincilerden daha zeki olduğu doğrudur.
    1 ...
  14. 40.
  15. ateistler düşünürler saatlerce, sonra ateist olurlar. bu zekayı kullanmaktır. ama müslümanlar hindistanda budaya tapan bir ailede doğsaydı gene bulabilecek miydi müslümanlığı. yüzde 1 i bile bulamaz azizim.
    2 ...
  16. 39.
  17. zeki olarak nitelendirilmeseler bile daha araştırmacı oldukları "mantıksal" bir gerçektir.
    0 ...
  18. 38.
  19. daha çok araştırmalarından, söyleneni hemen kabullenip benimsememelerinden dolayı meydana gelebilecek bir gerçekliktir.

    not: ateist değilim
    0 ...
  20. 37.
  21. inancı olmayan insanların daha geniş düşünebilmesi ihtimaliyle bazen gerçek olabilecek düşüncedir.
    0 ...
  22. 36.
  23. ölüm inanan için yeniden doğuştur. felaket ise bir testtir. insan felaketi nasıl öğrenir ? ya da dünya oluştuktan sonra felaket kavramı, kötü kavramı nasıl piyasaya çıktı. iyiliğin, iyi şeylerin tersinin olması ile. o halde artık felaketi öğrendin. böylece olduğun durumun yani iyinin değerini anlıyorsun. her şey bir neden sonuç ilişkisi içindedir dinde. tıpkı bilimde olduğu gibi.

    kader diye zırvalamaz inanan. iradesi vardır çünkü. inanın tanrı'sı ilim gücü ile onun iradesini nasıl kullanacağını bilir, kader çizgisi yazmaz.

    sormak istediğim bir soru da şu, din yoksa allah yoksa bizim kaybımız ne ? yok.

    peki ya din varsa, sizin sonunuz ne olacak, sevgili ateistler ?
    0 ...
  24. 35.
  25. daha zeki oldukları bariz şekilde bellidir. ailelerinden sorgusuz bir şekilde kendi mantıklarıyla çözdükleri bir olaydır. Türkiye'deki bir çok kişinin başaramadığı zekilik göstergesidir.
    0 ...
  26. 34.
  27. bayramda da değişmeyen gerçektir. mimine kendi kendini bile çürüttürür atesitler. (bkz: #12978695) eğer ölüm ve felaketler varsa ve suçsuz yere bu insanlar ölüyorsa tanrı'nın mükemmel olduğunu söyleyemezsin. en fazla kader diye zırvalarsın sonra e ama irade var diye de çelişirsin peşi sıra.

    şöyle mantıklı bir açıklama da yapamazsın bir inanan olarak; nasıl ki insanın yaşamını sürdürmesi için yemesi içmesi doğaldır, başına felaket gelmeside bir o kadar doğaldır. çünkü insan dediğiniz şey doğaldır ve allah diye taptığınız kafanızdaki hayalden üstündür. buna mimin kompleksi de diyebiliriz.
    0 ...
  28. 33.
  29. 32.
  30. önce dinci değil "allaha inananlar" olarak düzeltmek istediğim önerme. akıllılar mı bilmem ama en azından allaha inananlar, ateistler gibi kör ve sağır değildir.
    0 ...
  31. 31.
  32. bir müslüman olarak kabul ettiğim gerçek. okuduğum entry'ler de bunu doğruluyor ama umurumda mı değil, ben yine de müslümanım. çünkü öbür tarafta zeka da işinize yaramayacak.
    4 ...
  33. 30.
  34. dünya çapında bir gerçektir. ve tam olarak şöyle bir şeydir: (bkz: #12978189)
    2 ...
  35. 29.
  36. onu bunu geçtim de bu dinci nedir lan? laikçi, allahçı bunlar ne boktan isimlendirmelerdir böyle. hacı gerçekten neyin kafasını yaşıyorsunuz anlamadım ki.

    ayrıca götüm gibi tespittir. bir insanın zekası ile dini yahut dinsizliği arasında zerre bağlantı yoktur. din herkesin sosyal ve ekonomik çevresinin de etkisiyle kendi seçimiyken zeka tamamiyle insanların kendilerini geliştirmesine bağlıdır.
    0 ...
  37. 28.
  38. inanları acıtan bir gerçektir. zira islamın eleştirilince hemen 'inanca saygı' diye tutuşur insan hakkı dersi vermeye kalkarlar. o mantıkla bakığımızda bile inanmayanları cehennemlik ve kafir ilan etmek değil insan haklarına kendi inandıkları islamiyete bile sığmaz. ama iki kelam kuran okuyan her mimin kendini ulema zanneder ve islama sığdırır. islam mı esnek siz mi gevşeksiniz?
    3 ...
  39. 27.
  40. zaten kanıtlanmış bir önermedir. dünyadaki bilim insanlarını toplasanız %70 tanrı tanımaz(Ateist) damgası vurulmuştur buda toplumdan dışlanan insanlardır. bunun meyvelerınıde şu an topluyoruz zaten.
    2 ...
  41. 26.
  42. şurda kendine ateist diyen ve hiçbir veriye dayanmayan yazıları yazan o kadar gerizekalıyı gördükten sonra inanması mümkün olmayan iddia. biraz zeka kırıntısı olsaydı gerçek kelimesinin manasını öğrenir, bilimsel olarak her zaman ispatlanabilecek verileri sunarlardı. götten uydurulan, 12 yaşında veletlerin uydurmaları gibi "gördün mü olm bak bunlar zeki olduklarını ispat edemediler öyleyse bunlar gerizekalı" diyen cehalet ve aptallığın doruklarında gezen gerizekalı kendini zeki ilan ediyor. gece gece bu "kendini ispat" çabasının manası bile bu iddia sahibinin aslında kendine güveni olmayan bir gerizekalı olduğunu gösterir. zeki insanların "ben zekiyim" diye bağıra bağıra gezdiği ve bunu dinsizliğine bağladığı nerde görülmüş? ama cahil bir gerizekalıya ispat gerekmez. o bildiğini okur.

    şimdi bu gerizekalıca iddianın "gerçeği" diyerek belirtilme gereği duyulması aptalca bir baslık olması şikayet gerektirir. daha başlık açmayı bilmeyip zeki olduğunu sanmak kendini rezil etmekten başka birşey değil. bu tür başlıkları şikayet edip sildirmek yerine açan arkadaşın zekasını herkes görsün diyorum. "ateistlerin dincilerden daha zeki olması" şeklinde bir başlık açılabilirdi. ne durumda olursa olsun bir iddiada bulunan iddiasını kanıtlamakla mükelleftir. yoksa süte düşmüş sinek gibi mide bulandıran bir böcek olarak görülmeye başlar ve saygıyı haketmez. iddiam değil ben öyle düşünüyorum ve yazdım denmesi halinde ise subjektif entrylerin sözlükte yasak olduğunu bilmesi gerekirdi.

    ayrıca zeki olduğu iddia edenlerin en azından anayasa ve insan hakları konusunda bilgisi olmasını veya en azından zekasıyla okumasa bile olması gerekeni çözmesini beklerdik. ama cahilliğini gidermek bize düşüyor. bir insanı inançları yüzünden aşağılamak, hakaret etmek dünyanın tüm kanunlarında suçtur. ama klavye delikanlılığı yapan çükü yeni kalkmış üç beş zibidiyle uğraşmaya değmez. nasıl olsa günün birinde bu salaklığı yüzünden buz dağına çarpıp gereğini yaşayacaktır.

    ondan sonra başkalarını değil kendini konuşmayı öğrenecektir.
    2 ...
  43. 25.
  44. genelleme olduğunda gerçek olabilecek önermedir. çünkü zeki inananlar olabilir ama genel olarak baktığınız zaman inanmayanlar daha zekidir. iq'su en düşük olan bir ateist bile hayatta belli bir mesafe kaydetmiştir, çünkü komplekslerini yenmiş sağlıklı bir insandır, kendisinden daha güçlü olan bir hayali varlığa inanmamakta ve onun temsilcisi olduğunu söyleyen sahtekarların kısıtlamalarına kulak asmamaktadır. başarı budur. ve gerçek bu dünya da başardıklarınızdır çünkü bir atın cesediyle insan cesedinin doğadaki yeri hemen hemen aynıdır.
    1 ...
  45. 24.
  46. Bir dine inanmak ya da inanmamak insanın zekasına etki etmemektedir. Örnek olarak yüzlerce isim verilebilir ancak bilinenlerden biruni muslümandır inanmaktadır ve zekidir,Einstein bir yahudir inanmaktadir ve zekidir.
    0 ...
  47. 23.
  48. Şüpheci bir insanın basmakalıp bir insandan zeki oluşuna şaşmamak gerekir.

    Robert G. Ingersoll:
    --spoiler--

    Çoğu düşüncemiz miras olarak geliyor. Alışkanlıkların ve geleneklerin mirasçılarıyız. inançlarımız yöresel kıyafetler gibi, nerede doğduğumuza bağlı olarak değişiyor. Kalıplar içinde büyüyor, etrafımız tarafından şekillendiriliyoruz. Çevremiz bir heykeltıraş, bir ressam.

    Eğer istanbul'da doğmuş olsaydık, çoğumuz şöyle diyecekti: "Allah'tan başka tanrı yoktur. Muhammed Allah'ın elçisidir." Eğer ailemiz Ganj nehri kenarında yaşasaydı, Şiva'ya tapıyor ve Nirvana'ya ulaşmaya çalışıyor olacaktık.

    Çocuklar ailelerini sever, onlardan öğrendiklerine inanır ve annelerinin dinine içten bir biçimde inanmaktan gurur duyduklarını söylerler.

    Çoğu insan dinginliği sever. Komşularından farklı olmak istemez. Arkadaş çevresi olsun ister. Sosyaldir. Grup halinde gezmekten hoşlanır. Yalnız yürümeyi sevmez.

    iskoçlar Kalvenci'dir çünkü babaları da öyleydi. irlandalılar Katolik'tir çünkü babaları da öyleydi. ingilizler Anjelikan'dır çünkü babaları da öyleydi. Amerikalılar farklı gruplara ayrılmıştır, çünkü babaları da farklı gruplara ayrılmıştı. Bu genel geçer bir kuraldır, istisnalar elbette vardır. Bazı çocuklar ailelerine baskın çıkıp düşüncelerinde değişiklik yapabilir ve farklı sonuçlara ulaşabilirler. Ama bu değişimler genelde gelişim şeklinde olur, yani tam bir dönüş az görülür. Zaten değişenlerin çoğu hala atalarının yolunda gittiklerine inanmaya devam ederler.

    Hıristiyan tarihçiler tarafından toplumların dinlerinin aniden değiştiği ve milyonlarca Pagan'ın aniden Hıristiyanlığa geçtiği söylenir. Filozoflar ise bu görüşe pek katılmazlar. isimler ve çatılar değişebilir ama fikirler, gelenekler ve inançlar aynı kalmaya devam eder. Bir Hıristiyan'ın kılıcını veya bir Müslüman'ın hançerini boynunda göre Pagan, muhtemeldir ki dini görüşünü değiştirdiğini söyleyecektir ama söylemler dışında her şey aynı kalmaya devam eder.

    inanç tercih meselesi değildir. insanlar, düşünmek zorunda kaldıkları biçimde düşünürler. Çocuklar isteseler de, tam öğretildiği gibi inanmazlar. Çünkü ailelerine benzemezler. Tabiatları, huyları, heyecanları, kapasiteleri ve çevreleri farklıdır. Bu sebeple ortada sürekli devam eden görülmez bir değişim vardır. Bilinçli ya da bilinçsiz yaşanan bu gelişim sonucu bir karşılaştırma yaparsak uzun müddetler geçtiği zaman eskinin tamamen terk edildiğini ve yeninin içinde kaybolduğunu görürüz. insanoğlu yerinde sayamaz. Zihinden çapa atılamaz, ileri gitmezsek geri kalırız. Büyümezsek daralırız, gelişmezsek kuruyup büzülürüz.

    Çoğunuz gibi ben de kendinden emin insanlar tarafından büyütüldüm. Bildiklerini sorgulamayan ve muhakeme etmeyen insanlar. Hiçbir şüpheleri yoktu. Kesin doğruya sahip olduklarından emindiler. imanlarında belki -- galiba yoktu. Tanrı'dan gelen açıklamaya sahiptiler. Her şeyin başlangıcını biliyorlardı. Bir gün, yaklaşık olarak isa'dan 4,000 yıl kadar evvel Tanrı dünyayı yaratmıştı. Ve tabi ezelden beri, yani bu yaratılıştan önceki sonsuz dönemde Tanrı hiçbir şey yapmıyordu. Yine biliyorlardı ki Tanrı 6 günde dünyayı, bitkileri, hayvanları, yaşamı ve gökleri yarattı. Hatta hangi gün ne yaptığına ve hangi gün dinlendiğine kadar tam olarak biliyorlardı. Dünyadaki kötülüklerin, suçların, hastalıkların ve ölümlerin sebebini de biliyorlardı.

    Sadece başlangıcı değil bitişi de biliyorlardı. Hayatta tek bir yol olduğunu biliyorlardı. Güzergâhın dar ve dikenli olduğunu ama sonunda rengârenk çiçekler ve lezzetli meyvelerle dolu, neşe ve mutluluk kaynağı olan cennete ulaşacağını biliyorlardı. Elbette Tanrı, bizim bu güzergâhı kullanmamız için elinden geleni yapmaktaydı. Şeytan ise tüm ustalığını bizi yoldan çıkarmak için kullanmaktaydı.

    iyi ve kötü arasındaki bu ebedi çarpışma elbette insan ruhları içindi. Biliyorlardı ki yüzyıllar önce Tanrı tahtını bırakmış ve dünyaya oğlunu göndermişti – o oğul acılar içinde sadece insanlar için ölmüştü. Yine biliyorlardı ki insan doğası gereği ahlaksızdı. Tüm kudretine ve iyiliğine rağmen Tanrı'dan nefret ederdi.

    Aynı zamanda Tanrı'nın insana kendi ruhundan üflediğini ve onu mükemmel biçimde yarattığını da bilirlerdi. Şeytanın Tanrı'ya rağmen bu insanın kanına girip, türlü oyun ve hilelerle onu kandırdığı biliyorlardı. Sonunda Tanrı'nın erkek ve kadını lanetleyip ölümlü olarak dünyaya gönderdiğini biliyorlardı. Tanrının tüm yaptıklarını sadece insanı kötülükten arındırmak ve yüceltmek için yaptığına inanıyorlardı. Büyük Tufanı biliyorlardı, birkaç sayılı kişi haricinde yaşayan herkes genç-yaşlı demeden boğulmuştu. Biliyorlardı ki Tanrı, çocuklarının akıllanması için onları silkeleyen bazı depremler, fırtınalar ve yangınlar da göndermiş, büyük kıtlıklar ve savaşlar yaşanmıştı. Tüm bunları çocukları Tanrı'ya inansın, onu sevsinler diye yapmıştı. Biliyorlardı ki, tek kurtuluş inançtaydı.

    Ve tabii şüphe eden herkes kaybedecekti. inanç dışında yapılacak hiçbir şey; yani dürüst ve namuslu bir hayat sürmeniz, ailenize ve yakınlarınıza iyi bakmanız, vatansever olmanız, düşünceli ve saygılı olmanız cehenneme gitmenizi engellemiyordu.

    Çünkü Tanrı insanları dürüst, cömert ya da cesur olmalarına göre değil inançlarına göre yargılıyordu. inancı olmayanlar içinse tek seçenek sonsuza kadar cehennemde acı içinde yanmaktı.

    işte tüm bu rahatlatıcı ve mantıklı şeyler din adamları tarafından ibadethanelerde, öğretmenler tarafından okullarda, aileler tarafından evlerde öğretilir. Çocuklar burada kurbandır ve çoğu zaman henüz beşikte annelerinin kollarındayken hedef olurlar. Düşünmeye başlayacak çağa geldiklerinde ise hocaları tarafından çocuğun sağduyusuna bir savaş açılır. Okuduğu kitaplarda gerçekleşmesi imkânsız olaylar, gerçekmiş gibi anlatılır. Zavallı çocuk çaresizdir. Nefes aldığı hava yalanlarla doludur ve bu yalanlar kanına işler.

    Çocukluğumda incil okunurken dinlerdim, sonrasında kendim de okudum. Tarihe yönelik ilk bilgilerim incil'dendi. Yahudiler, Musa'nın başından geçenler, diğer peygamberler hepsi önemliydi. insanlar tarafından yazılmış kitaplarda insanların kendi düşünceleri vardı ama incil'de Tanrı'nın kutsal gerçekleri mevcuttu.
    --spoiler--

    edit: imla
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük