evren ezeli midir? ezeli değilse başlangıç nedir? başlangıç var ise başlatıcı bir etken aranmalı mıdır?
aranmamalıysa mantıksal nedensellik ilkesi neden maddenin ilk ortaya çıkışı için kullanılamaz? allah'a nedensellik yükleyemezsin her türlü eksiklikten münezzeh bir allah inancı var karşında. nedenselliği kaldırırsak ortadaki gizem nedir? oradaki boşluk nedir?
ateizm şüphecilikten beslenir allah'ın varlığına yönelik şüphe etmemek nedendir? kati bir şekilde inanmamak ateizmin şüpheci mantığıyla çelişmez mi? o halde ateizmde bir inanç çeşidi midir? insan zihninin uzandığı manevi düşünce biçimini deney ve gözlemle kısıtlamak nedendir? şüphecilik kısıtlamayla çelişmez mi?
sorulmayan sorulardır.
soru sormazsanız cevap verecekleri bir şeyleri de olmaz.
demem o ki , bu arkadaşlar zaten marjinal tipler , kibir ve gururları da bonusları.
amaçları farkedilmek olduğu için sizin onları muhatap almanız en kritik hatanız olacaktır.
ateist için hiçbir önemi olmayan sorulardır. inanma meselesi gönül işidir. inanmama meselesi de öyle. sen ateisti istediğin kadar göt et adamın içinden inanma isteği gelmiyorsa gelmez. aynı şey inananlar için de geçerli. ateist istediği kadar 'olmayan şeye inanılır mı?' gibisinden sorular sorsa da inanan adam inanır. karışmamak lazım.
genel olarak özgüveni yüksek ama bilgi bakımından kapasitesi düşün kimseler, konuşma sırasında mee'lemeden önce savunma mekanizmalarını devreye sokar. bu mekanizma yine genel olarak konunun çelişkileri hakkında sorularla başlar. amaç karşıdakini bak bilmediği şeylerde var dedirtmektir ve kendini biraz daha üst plana çıkarabilmektir.
ateist olan insan zaten tanrıyla arasındaki bağı koparmış. sanane sen nie daha sorguluyosun be arkadaşım. tavuğuna kış dediğimizmi var.
son olarak cevap veremedikleri sorulara araştırmaya yada geliştirmeye kalkma, biz hallederiz. sen yeni soru hazırlamana bak.
insansız uçaklar sorusuna hala yanıt bulamamışlardır.
ayrıca uçan spagetti canavarının pastevila mı yoksa nuh'un ankara makarnası mı olduğuna da cevap verememişlerdir.