Bu ateistlerin çoğunluğu ne kadar tesadufi bir sekilde evrenin oluştuğu hakkinda çokça kitap okur. sonra da okudum ve anladım diye kasım kasım kasılırlar fakat Kur'an'ı hadi en azından gazali, Mevlana veya başka alimler hakkında hiç kitap okumaz.
ateistlerin, -ateist geçinenlerin değil- kuran'ı ve mutasavvıfları okuduğu bir gerçek iken hayal ürünü olan iddia. üstelik bahsi geçen islamcı mutasavvıflar da genellikle aforoz edilmiş, dışlanmış ve/veya kendi tarikatlerine kapatılmıştır. en bilinen örnekleri, mevlana ve hallac-ı mansur'dur.
hem türk ateistler için, "sadece islam'ı eleştiriyorlar" diyeceksin, hem de okumuyor diyeceksin. diğer ateistler de incil başta olmak üzere dini kitapları okurlar. aksine, ateistler adı üstünde din karşıtlarıdır a-teist. yani bilmediğin bir şeye karşıt da olamazsın. hemen hemen her toplumda dini ve kültürel öğeler baskın durumda iken ateistlerin dini bilmemeleri diye bir şey söz konusu olamaz.
ortada turan dursun diye bir gerçek var. türk ateistlerin başlıca başvuru kaynağı. turan dursun demişken, bahriye üçok'tan da bahsedelim. bahriye üçok, ateist değildir. fakat islam toplumlarındaki kadına karşı baskıyı ve islam adı altındaki tutarsızlıkları bir kadın olarak eleştiren bir din alimi idi. kadındı ve toplumdaki bağnazlara savaş açmıştı. yani katli vacipti. bu iki din alimi de, sadece kendi lehlerinde olan tek bir kitabı anlamını bilmeden okuyanlar tarafından öldürüldüler. tek bir kitabı okumak bağnazlıktır, farklı düşünceye tahammül edemez.
böyle ateistler varsa da yanlış yapıyorlar, onu da söyleyeyim. "yaa tamam anladık olayı, tanrı manrı yok yeaa" diyip karşıt tezleri okumadıkları sürece, din örtüsü altında yapılan felsefeden de bihaber olurlar. nitekim, dinler de düşünürlerin "varlık-yokluk" kavramlarının genişletilmesi ile ve tarih öncesi toplumların güç mücadelesi ile, bilinmezliğin arayışı ile bir cevap bulduğunu düşünenler tarafından kurulmuşlardır. mesela, 2500 yıl önce yaşayan demokritos'un atom teorisi, 1400 yıl önce yazılan kuran'da zerre olarak geçmekte. ama daha romantik, daha şiirsel olarak geçince bizim evren dediğimiz şeye, müslümanlar "allah her yerde" demekte. tarihteki en büyük bilim adamı newton, dindar biriydi, fakat üçlemeyi reddettiği için, tek tanrıya inandığı için, "gerçek hristiyanlık bu değil" dediği için aforoz edilmeye yaklaşmıştı, üniversite hocalığından atıldı. onun "çekim kuvveti" dediği şeye, kimisi "tanrı" diyor, kimisi "inanmıyorum ama bir güç var" diyor. dinler de, dinsizlik de insanlığın mirasından beslenmekte nihayetinde.
o yüzden, iddianın yanlış olduğunu söylemekle birlikte, dindarlara da, ateistlere de, teistlere de her türlü bilgiye açık olmalarını tavsiye ediyorum. inanıp inanmaman yine sana kalmış. belki tanrı gerçektir ve ateist filozofların söylediklerinden bir pay çıkarırsın yolculuğunda. belki de tanrı yoktur, fakat evrenin varoluşu hakkında bir ışık yakar dindar yazarlar sana.
din kitapları beyni olan birini ateist yapmak için yeterlidir. hiçbir ateist kitap okumak gibi bir duruma gerek yoktur. zaten ateizm bir şeyin alternatifi değildir. dinin olmaması durumunda kendiliğinden var olan durumdur. din kitapları ateizmin en büyük destekçisi ve kaynağıdır.
incil, tevrat, zebur hakkında mükemmel derecede olmasa bile çokça bilgi sahibiyim, tabiki kuran hakkında da, pozitif bilimler üzerine evrimleşme sürecine ve tıp bilimlerine eğildim.
sonuç,
uzun bir boşluk ve
müslümanım.
zor değil okuyup seçebilmek.
-ikra, bismirabbikellezi ikra diyen bir dini seçmek için okumak gerekli.
bir gerçektir. fakat ülkemizde muhafazakar insanlarında sadece lehlerine olan kitapları okuduğu gerçeği vardır. toplumsal olarak öylesine bölünmüşüzki bizden olmayanlara ait olan eserleri okumak yanlış anlaşılıyor.
