kutsal kitapları okuyupta inançsızlığa karar verdiği içindir.
kaç müslüman kuranın tefsirini mealini veya arapçasını tamamen okumuştur ki. anca emekli olduktan sonra namaza başlayan kuranı hatim etmeye niyetlenen bir toplumda olur zaten.
Ateist zatın durumunu sağlam temellere oturtmak amacıyla dini iyi öğrenmek, böylelikle hararetli şekilde kendini savunurken karşı tarafın inanıklarını iyi bilerek onu tezini çürütme çabasıdır. inançlı insanlar "ben inançlıyım, çünkü..." gibi cümlelere kurmak durumunda değilken ateistler bu ve buna benzer cümlelerle kendilerini sürekli anlatmak ve açıklamak isterler. çünkü aslında varlığını kabul ettikleri bi yaratıcıya inanmadıklarını anlatmaya çalışırlar. Hem kendilerine hem çevrelerine...
en iyi savunma hucumdur önermesinden yola çıkarsak, aslında kendi inandığı değerleri korumak pahasına islamı anlamaktan çok inkarını arttıracak alanlara kafa yoran zihniyetin çıkaracağı teori...
dini iyi bilseydi ateist olmazdı denilecek kuru bilgidir. Şeytan da dini biliyordu. Dini sadece inkar ve tenkit boyutunda değerlendirip öğrenmek dini bilgi değildir.islamiyet kadar ateizmde keşke objektif olabilse. Allah bundan sonra ne kadar inanmayan gelirse hepsini kesin deseydi o zaman ne olurdu merak konusu doğrusu.Şuanda ateiste islamı eleştirme hoşgörüsünü ve özgürlüğünü verende yine Yüce Allah ve onun dini değil mi?
Mezarda bildiği sanısında olan arkadaşlara münker nekir ''Hay sen anlamaz ve bilmez olaydın''deyivermeden. ben hidayet dilerim.fakat insanlığı şirke inançsızlığa ve allaha küfre sürükleyenler hidayet nuru ile aydınlanır mı bilmiyorum.
sorgulamayı temel düşünce olarak benimsemesinden kaynaklanır. din ile ilgili tüm ayrıntıları ayrı ayrı okuyup üzerinde düşünmesinden kaynaklanır. boş yere körü körüne inanlarda sadece inandıkları için kendilerini din üzerine kaynak sanırlar ama işte cehalet ve dinin dayanılmaz paralelliği burada ortaya çıkıyor.
bir şeye inanıp inanmamak için hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. öyle keyfi bir şekilde ben inanıyorum ya da ben inanmıyorum diyen insanı da kimse ciddiye almaz. iş bu sebeple din ve allah hakkında aklında sorular olan müstakbel ateistimiz önce alır kutsal kitapları bir okur. daha sonra yaptığı başka çeşitli araştırmalarla daha önce okuduklarını sentez eder; beğenmez, mantıksız bulur, kanıtlanamadığı için inanmama hakkın seçer vs. vs. ve sonunda ateist olur. hemde bir çok inanandan daha bilgili bir ateist olmuş olur.
insanoğlunun diğer canlılardan tek farkı olan düşünme yetisini kullanmaktan aciz, sormadan, sorgulamadan, araştırmadan körü körüne inanmanın inanmak olarak kabul edilmeye devam edildiği müddetçe doğruluğu su götürmez bir gerçek olarak kalacak durumdur. aklın işin içinde olmadığı bir inanca sahip olan ve inandığını söylediği tanrı nın buyruklarını farklı ideolojilere alet ederek nasıl bir kutsallık anlayışlarının olduğunu merek etmeden duramadığım sözüm ona inançlı insanlardansa düşünen ve aklının çizdiği yoldan giden - doğru ya da yanlış tartışılır -, bilimi ve aklı kutsal sayıp kutsallarını kimsenin çarpıtmasına izin vermeyen, onları hiç kimsenin çıkarlarına satmayan ateistlerin dini daha iyi bilmelerine de çoğu inançlı geçinenlerden daha masum ve samimi olmalarına da şaşırmamak gerekir.
ateistler bugün müslüman adı altında şirk dinini yaşayanlardan daha samimilerdir.
ateistler allah'a ortak koşmuyorlar en azından.
edit 1: "allah'a inanıyorum. dindarım. müslümanım. ey bilmemne hazretleri bana bir çocuk ver. ey allahım bana bilmemne hazretleri yüzü suyu hürmetine bir çocuk ver. ev ver. araba ver. ver ver ver ver ver allah'ım ver."
bunları bir ateistten duyamazsınız ama türkiye'deki milyonlarca müslümandan duyabilirsiniz. öss'den önce, ramazan'da, kurban'da sahir zamanda...
edit 2: ben de müslümanım. ama edit 1'dekinden değil.
dini misyoner hocalardan öğrenmek nerde bu hocalar tv yi aç hemen karşında , ayrıca ateist bir insan neden yaratıcısına bile inanmadığı dini bu kadar iyi bilmek için çaba sarfetsin yada dini öğrenip araştırıyor inanmıyor diyelim bunun ateistlikle ne alakası vardır ben bu dine inanmıyorum dolayısıyla allaha da inanmıyorum komik olmayın .
meselenin bilmenin ötesinde hissetmek olduğunu kanıtlayan güzel bir örnektir. ancak inananlardan taklidi iman sahipleri kastediliyorsa ona sözümüz yoktur.
çok rahat gözlemlenilebilecek bir durumdur. ateist inançsızlığını kurarken dini,tarihi ve sosyolojik metinleri gözden geçirir, okur,araştırır, düşünür. tamamı bu şekilde davranıyor denilemese de bir insanın inançsızlığın bu kadar garip karşıladığı bir toplumda inançsızlığını ifade etmek için bir düşünsel temele ihtiyaç duyacağı muhakkaktır.
buna karşılık inanan kişi, din hakkındaki tarihsel-sosyolojik gerçekleri öğrenme ihtiyacı duymaz.
bütün genellemelerin yanlış olması gerçeğini de aklımızda tuturak düşündüğümüzde analitik bir değer ifade edecek bir önermedir.