parası az gelen işe burun kıvırırken bir taş ile iki kuş vurarak, kahramanlığı da beraberinde getirmeyi hedefleyen bahane. trt de neden çalıştın sorusunu akıllara getiren açıklama.
dürüst ve bir o kadarda samimi bir söz.samimiyetten bahsedip ülkenin vidasını gevsetip boktan bir hale sokan en tepedekilere tepkisini belirtmis yurdumun azınlıkta olan gercek sanatcılarından sadece bir tanesi.
aslına bakılırsa atatürkçü olan bir gazetenin erdoğan lehine haber yapmaması, atatürkçü olan bir kasabın erdoğana yağlı yerinde et vermesi kadar doğal bir olaydır. yaptığı hatta geçimini sağladığı işi erdoğan için yapmamaktır, hoştur, gönlü okşar, kucak dolusu sevgiyi hakeder.
bugüne kadar sanatı ve duruşuyla bıraktığı izlenimi perçinlemiş candan erçetin bu sözüyle. yalakalık uğruna prensiplerinden vazgeçmemiş. ona da yakışan tavır buydu zaten.
çözüm önerisi olarak:
başbakanın sesi fena değildir.*
gittiği yerlerde kendisi şarkı söyleyebilir, böylece böyle polemiklerin oluşması da önlenmiş olur. **
ben de "sanatçının" zeki, çevik ve iyi ahlaklısını severim..
çok fazla yerinde olan bir söylemdir ve bunun sadece atatürkçü olmak ile bir ilgisi yoktur. dün cübbe, bugün takım elbise yarın da yine menfaatleri uğruna papaz cübbesi giyip aziz kurtarıcıya dil uzatan bir haine anca yahçikicumbacılar kendi ayin şarkılarını söylesin.
Tepki gösterilmemesi gereken söz. Bir sanatçı içkili yerde şarkı söylemem deyince normal oluyor da, bir sanatçı filmlerde öpüşmem diyip yüceliyor da candan erçetin neden suçlu oluyor? Anlamsız.
En azından Adnan Şenses gibi iki paralık vergi indirimi uğrunda başbakana göbek atmıyor.
bob geldof'un girişimleriyle 2005 yılında make poverty history sloganı altında düzenlenmiş ve dünyadaki açlığı bir nebze olsun sonlandırmayı amaçlayarak g8 zirvesindeki dünya liderlerinin dikkatini çekmeyi başarmış live 8 organizasyonları sırasında sahneye çıkan green day'in solisti billie joe armstrong'un iki şarkı arasında liderlere verip veriştirerek en sonunda "-fuckin' politicians" diye bağırdığını hatırlarım. radiohead'in insan hakları olmayan ülkelerde konser vermediğini, manic street preachers üyelerinin sosyalist olduklarını, morrissey'in faşist söylemlerini, hatta bu yüzden başına sürekli bela açtığını bilirim. bu bakımdan müzikle uğraşan grup veya sanatçıların hayat görüşlerini, siyasi düşüncelerini yaptıkları işe yansıttıkları, uluslararası alanda düşünecek olursak hiç yeni bir şey değildir. bu bağlamda candan erçetin'in yaptığı da farklı bir şey değildir.
80 yıl önce atatürk "köylü milletin efendisidir" demiştir, bugünse tayyip "ananı da al git"; atatürk yurdumuzda ölen anzaklar için bile şehitlik yaptırmışken tayyip şehit türk askerlerine "kelle" demiştir. atatürk vizyonunu batıya, modernizme, muasır medeniyetlere çevirirken, tayyip ise dış politikayı olabildiğince doğuya yönlendirmiştir.
tüm bunlar ışığında denilebilir ki(şurda son derece yüzeysel temellere dayandırmış olsam da) recep, ağzından çıkanların aksine, asla atatürkçü olmamıştır, olmayacaktır zira bunu asla istememiştir. ve candan erçetin son derece dürüst, açık ve net davranarak bu sebebi ortaya koymuştur. bu onurlu davranışı da geri kalanlara örnek olması gereken cinstendir.
sanatçının siyasetle işi olmaz gibi cümleler sarfeden sözde aydın kesime kapak olan olay. sevsek de sevmesekte başbakan, bir parti lideri değil bahsettiği kişi. dağ fare olayı işte.
üzen açıklamadır. en sevdiğim sanatçı olan candan erçetin'in bu hareketi üzmüştür. zira yanlış anlamadıysam başbakanın daveti değil, başbakanın da davetli olduğu bir davettir. kaldı ki başbakan konserine gelse sahneyi mi terkedecektir?
ve tabi en son 5. kocayı almış, bereber yaşadığı erkekleri uc uca bağlasanız 3. boğaz köprüsü oluşturabileceğiniz seda sayan gibi yalaka olmadığını gösterir bu kadının.
yanlı$ bir cümle kurmuş ama yine de ne demek istediğini anlıyoruz.
kişilerin kendince prernsipleri vardır ve buna saygı göstermek gerekir.
bana kalırsa son derece doğru bir hareket yepmı$.
her ne kadar düşüncesiyle duruşuyla doğru gibi gelsede eğer söylemi birebir öyleyse makam yani recep tayyip erdoğana değil başbakanlık makamına yapılan bir saygısızlık söz konusudur.
Cumhurbaşkanlığı, başbakan, paşa gibi terimleri böylesine kaliteli sanatçıların daha dikkatli ve iyi kullanması gerekir.
para icin kendini satmayan herhangi bir sanatcı davranısıdır kardesim, büyütmeye gerek yoktur lakin olması gereken budur bence, neyse o olmak güzeldir, basörtüsüyle poz veren cakma sanatcılardan cok daha kişilikli davranıstır.
(bkz: halal olsun)
tayyip bu ülkenin padişahı olmadığına göre, isteyen şarkı söyler, istemeyen söylemez. sebep belirtmek ya da belirtmemek de sanatçının tek elinde. daha neyi tartışıyorsunuz? istemeyen akp'li albümünü almasın. ama orada burada da "nasıl başbakanımız, aşkımız, tayyibimizi sevmez" edebiyatı da yapmasın. komik olmasın.
