hayatımda izlediğim en iyi reklam filmi. ticari bir rant amacı da yoktur 10 kasım dolayısıyla atatürk'ü anıyoruz diye bitiyor zaten reklam dinci firmaların ramazan, kurban gibi dini bayramları kutlamasına nasıl bir şey denilemezse bu reklama da o yönde eleştiri getirilemez.*
umutsuzluğa kapıldığınız, başarısızlığa en yakın olduğunuzu düşündüğünüz anlarda açın izleyin bu reklamı o gül bahçesi üzerindeki türkiye alegorisini hatırlayın ve kendinize şunu sorun: "Ben burada dünyanın en güzel güllerini yetiştirmek istiyor muyum?"
şöyle bir düşününce ilham veriyor ve bana göre ticari bir çıkar amacı taşımıyor sanat eseri olabilir.
başarılı bir imaj reklamı. bu imaj reklamlarında faiz, oran vs. bahsedilmez. yani kar amaçlı değildir ki bir rant olsun. şimdi bu mantıkla yola çıkarsak her cumhuriyet bayramında kutlama ilanı veren firmaları cumhuriyet üzerinden rant elde etmeye çalışıyor mu diyeceğiz?
gazetecilerden şarkıcılara, bankalardan uluslararası şirketlere kadar bu üllkenin, cumhuriyetimizin kurucusu atatürk'ün bir rant aracı olarak görüldüğünün başka bir örneğidir. reklam iyi çekilmişmidir? çekilmiştir. ancak atatürk'ün bir rant aracı olarak görüldüğü doğru mudur? kesinlikle doğrudur. fakat bu kesinlikle yanlıştır. atatürk hiçbir zaman içn bir rant aracı olamaz, olmamalı.
diyaloğun başında verilmek istenen mesaj, atatürk'ün düşüncelerine aykırıdır: atatürk'ün eline neden diken batmasın, neden eli kanamasın? atatürk de insandır...üstün bir insandır. ama atatürk tapılan bir tanrı değildir.
Reklam tek başına düşünüldüğünde gayet çarpıcıdır. Özellikle "Bu bahçede gül bitmez diyenler olacak." kısmı takdire şayandır. Son sahnede de kokuyu çocukla birlikte içine çekmez mi koca Mustafa Kemal! Kaşlar biraz daha sarı olsa tadına doyulmazdı görüntünün. Bir ülkenin kim ne derse desin sonsuz emeklerle kurulduğunu anlatıyor. Tasarlayanlara tebriklerimizi iletiyoruz.
önce sevdiceğimin izleyip ağlamasına anlam veremediğim, sonra izleme fırsatı bulabildiğimde ise gözyaşlarımı tutamadığım, odama gelirken kendi kendime "yedirir miyiz ulan biz bu vatanı size" sözlerini sarfetmemi sağlayan reklamdır.
tayyip, gül bahçesinde güllerle ilgilenirken eline diken batar ve eli kanar küçük çocuk şaşkınlıkla sorar:
-aaa
-noldu ulan?
-senin eline diken batar mı?
-ne dikeni ? attan bile dü$erim, tabi ki batar.
-senin elin kanar mı?
-kanamaz mı. burası yan gelip yatma yeri mi?
-ama...sen tayyip değil misin?
-öyleyim çocuk.
-ama...
-ananı da al git buradan hadi. onu da bırak bir gül ne kadar zor yetişiyor biliyor musun? tohumlarını israil'den getirt, unakıtan'ın oğluna ithalat kotası aç, sen kendine şunu soracaksın: ben burayı adeta pazarlamakla mükellef miyim? eğer mükellefsen ne gül tohumu kotaları ne de söylenenler umrunda olmayacak...
Haluk bilginer'in atatürkü başarılı bir şekilde canlandırdığı *reklam filmi.Hele çocuğun atatürkle birlikte içine çektiği o gül kokusu sahnesi akıllarda kalıcıdır.
şu günlerde izlediğim en güzel reklam. haluk bilginer' i bir kez daha hayranlıkla izledim. içinde verilen mesajlar ise günümüz gencine önemli şeyler anlatmakta.
haluk bilginer'in 40 saat süren makyajı için kullanılan saç ve kaş parçaları italya'da hazırlanmış, burun ve kulağın önce kalıbı çıkarılmış daha sonra haluk bilginer'in yüzüne adapte edilmiştir. atatürk'ün giydiği baklava desenli süveter, 1936'da florya'da çekilen fotoğraflarından yola çıkılarak hazırlanmıştır. tasarım nalan türkoğlu ve ekibine aittir.