atatürkle ilgili gerçekleri duyunca şok olan laik

entry10 galeri0
    1.
  1. gerçeklerin acı geldiği laikçidir.
    ne oldu kankulim? duymak istemediğin bir gerçeği duyunca şoka giriyorsun, başlıyorsun küfürlere. küfür edince bu gerçeklerden kaçabiliyor musun? değiştirebiliyor musun?

    (bkz: mustafa kemal atatürk ün mal varlığı)

    şimdi mal varlığıyla ilgili diyorum ki, hani hep savaşlarda cephelerdeydi bu adam. nasıl elde etti bu kadar malı? babası da zengin değildi. nasıl olur, bir açıklayın da öğrenelim. acaba yolsuzluk cumhuriyetin ilk yıllarından beri yaşanan bir şey mi?

    ve 2. gerçek de m.kemalin aşırı alkol içtiği için öldüğü gerçeği. içmeseydi demiyorum. ne yaparsa yapsın, yaptı da. ve alkolden öldü. yalan mı? değil. nedir bu inkar, bunu unutturma çabası. kendinize gelin kankulilerim.

    bunlar var olan ve halkımızın bilmesi gereken şeyler. başınızı toprağa gömerek, dillendirenlere küfür ederek bunları ne değiştirebilirsiniz ne de bunlardan kaçabilirsiniz.
    8 ...
  2. 2.
  3. mustafa kemal in alkol sebebi ile öldüğünü bilen bunu bildiği kadar alkolden ölmüş olmasnın onun karizmasından birşey eksiltmeyeceğini de bilme yetisine sahip olan laiktir.
    3 ...
  4. 3.
  5. kurtuluş savaşında yedi düvelle savaştığımızı zanneden, ama ingiliz, fransız ve ruslarla istanbulu işgal etmiş olmalarına rağmen asla neden savaşmadığımızı sorgulamayan, sorgulandığında da vatan haini yaftası yiyeceğiniz laiktir,

    hazırolda; "demir ağlarla ördük ana yurdu dört baştan ..." diye marş söylerken, "yurtta demir ağla örülmüş bir sistem yok" derseniz, gene sizi vatan hainliğiyle suçlayacaktır bu laik kişi,

    tayini çıkacak olsa ankaradan öteye, gitmemek için herkesi devreye sokmaya çalışır,

    ora insanını, orada doğmayı seçemediği halde oralı olmuş insanları, ve onların yaşam tarzlarını eleştirir klavye başından hep,

    sorgulamaz hiç kendine 6 yaşından beri enjekte edilen şeyleri, sorgulayınca gerçekle yüzleşeceğini bilir, bundan korkar.
    3 ...
  6. 4.
  7. 5.
  8. 6.
  9. sadece bakış açısı değişikliği ile şok geçiren kişidir kanımca. mustafa kemal'i doğru değerlendiremiyoruz toplum olarak, bunda muhakkak insana at gözlüğü ile bakmayı öğreten kemalist eğitim sisteminin etkisi büyüktür.

    mustafa kemal'i kahraman gibi anlatıyoruz, eleştirilmez, tartışılmaz. bu kahramanlık askeri vasıflarından ve eylemlerinden geliyor, peki ala askerlik demişken şu birinci dünya savaşı sonrası döneme bir göz atalım.

    bu yazdıklarımı ben bir kitapta okumadım. sadece farkılı bir yerden bakmya çalıştım tarihe.
    mondros ateşkes antlaşması sonrası ülke işgal ediliyor. nerelere kimlerin çıktığını biliyorsunuz. güney cephesi mustafa kemal'siz kazanılmıştır kuvayı milliye milisleri sayesinde. batı'da yunan işgali izmir ve çevresinde. dikkat ederseniz o yıllara kıyılar işgal altında fakat anadolu içlerine giremiyor düşman kuvvetleri. balıkesir, bursa, afyon, kütahya, uşak, eskişehir, bilecik gibi yerlere ilerleyemiyor yunan kuvvetleri.

    1921 yılına gelindiğinde bu yerlerin tamamı işgal edilmiş ve yunan kuvvetleri ankara kapılarına dayanmıştır. pek ne sebep olmuştur buna?

    bu süreç içersinde değişen tek şey feodal beylerin ve kazım karabekir'in omuz vermesi ile ankara'da meclis'i toplayan mustafa kemal'in kuvayı milliye kuvvetlerini lağvetmesidir. kuvayı milliye ortadan kaldırılınca bütün batı anadolu düşman çizmesi altında ezilmiştir. mustafa kemal'i başa getiren şey feodal beylerin eşkıya sürüsü olarak gördükleri kuvayı milliye'nin yok etme istekleridir o halde. nitekim düzenli ordunun kurulması aşamasında düşman ilerledikçe mustafa kemal'in sorumluluğunun arttığını görüyoruz. düşman ankara'ya dayanıncadır ki meclis bu sorumluluğun mustafa kemal'in suçu olduğuna hükmederek o'nu başkumandan yapmıştır. daha sonra mustafa kemal kendi sorumlusu olduğu düşman ilerleyişini kırarak yunan kuvvetlerini geri püskürtmüştür. nedenini kendisi oluşturduğu bir savaşınkahramanı ve muzaffer kumandanı olmuştur neticede. daha sonradan feodal beylerle arasında su sızmadan 15 sene hükmedecektir türkiye'ye.

    batı cephesinde kendi sorumlusu olduğu yunan işgalini sona erdiren mustafa kemal ulusal kahramandır, tartışılmazdır peki ya doğu cephesinde tek başına yer yer işgale son veren kazım karabekir nedir? üstelik kazım paşa ile mustafa kemal paşa'nın komutanlık yaptıkları coğrafyaların iklim şartlarını, ikmal şartlarını söylemiyorum bile.

    gerçekleri sadece bakış açınızı değiştirerek görebilir daha doğru bakabilirsiniz türkiye'ye. mustafa kemal için olumsuz şeyler düşünmek günah değildir suç değildir. tarih herkesi yerli yerine yazacaktır.
    3 ...
  10. 7.
  11. --spoiler--
    şimdi mal varlığıyla ilgili diyorum ki, hani hep savaşlarda cephelerdeydi bu adam. nasıl elde etti bu kadar malı? babası da zengin değildi. nasıl olur, bir açıklayın da öğrenelim. acaba yolsuzluk cumhuriyetin ilk yıllarından beri yaşanan bir şey mi?
    --spoiler--

    lan gerizekalı adam senin gibilerine böyle bir vatanı bırakmış sen kalkmış diyorsun ki atatürk ün malı bu kadardı. sanane amk. mezaramı götürdü malı yine devlete bıraktı bazılar gibi satmadı.

    sonra yok içkiden ölmüş. adam ülkeyi b.k çukurundan çıkarmış sen bunları görme sonra o küçük beyninle atamıza laf et.

    içmiştir, hatta siroz hastalığından gitmişdir.(bak ölmüştür demiyorum bazıları ölümsüzdür) HELAL OLSUN.

    şimdi s.ktır git.
    3 ...
  12. 8.
  13. dagitasim var sok oldum aq. kiçindan çikani kulagin duymuyor mu senin. bosa geçen bir ömür ve ortaya çikan anlamsiz ve kendini küçük düsüren savlar bunlar.
    0 ...
  14. 9.
  15. ülkeyi de sizden daha çok sevdiğini iddia eden laiktir. ama yemezler.

    ülkenin bok çukurundan çıkması mevzuu...
    samsun'a ayak basarak başlayan milli mücadele dönemi.
    vahidüddin'in kararıyla mustafa kemal'in samsun'a gönderildiği iddia değil gerçektir öncelikle.
    ve gönderilmeden dönemin milli savunma bakanı karşı çıkıyor bu adam bizim düzenimizi yıkar diye.
    ama birisinin gitmesi şart. vahdeddin gidemiyor istanbul'a hakim olmak için.
    bu olay neyin kanıtıdır? bu milli mücadele, osmanlı yıkılmadan da yapılabilirdi.
    çok açık şekilde bazı gayeler vardır altında.

    malvarlığı meselesi...
    malvarlığını buraya yazamatız. çok çok geniş. öyle böyle değil, yurdu dört bir baştan örmüş haklikaten.
    o dönemki maaşı şu andaki cumhurbaşkanı maaşının 350 mislidir.
    peki değirmenin suyu nereden geliyor?
    pakistan halkının meydanlarda sadaka toplaya toplaya biriktirdiği 500-600 bin lira, bu değirmeni döndüren akıntıdır.
    hilafet makamının selameti için bu para toplanmış ve ülke idaresine teslim edilmiştir.
    hatta paranın 250 bin lirasını partiye özel banka için harcamışlardır kendileri.*

    bu millete verilen sadakayı kendi parası gibi harcamış, yurt genelinde gayrimenkuller alınmıştır.
    ölümüne yakın bu mal varlığını tekrar devlete satmak istemiştir.
    fakat inönü ve ve özel kalemi hasan rıza soyak vazgeçirirler ata'yı.

    bunlar hakaret değillerdir. kötü eller hakaret olarak kullanır. fakat tenkittir bunlar. olması gerekendir. istesenizde, istemesenizde bunlar olmuş ve bitmiştir.
    4 ...
  16. 10.
  17. burada yazılan bazı yazılar deyyusluktan ötedir.

    kısa geçmeye gayret edeceğim.. ne de olsa okuyan sayısı 3ü geçmez..

    mal varlığı meselesi ile başlayalım..
    atatürk dönemi öncesinde tüm ülke, tüm halk padişaha bağlıydı. yani padişahındır. burada hemfikiriz, atatürk ün mal varlığı padişah kadar fazlaca değildi kaldı ki kendisi padişah değildi.. ölürken de mal varlığını geride bıraktıklarına değil devlete bırakmıştır. yalan mı değil.

    içki meselesi..
    ülkemizde nüfusun %60 ı içki içmiştir ya da içiyordur en az.. adamın bir keyfi varmış, bırakın o da ölümüne sebep olmuş olsun..

    pakistan yardımları nı şahsi çıkarları için kullanmışsa şayet dediğiniz gibi, bunu kanıtlayamayan kişinin ağzı boka sarmıştır..

    gayrimenkullarını devlete satmak istediğini dile getirirken elinde kaynak götüm ü bulunduran kişiler arsızdır.
    varsa kaynak laf ile değil gerçek kaynak ile çıkmalıdır.

    kazım karabekir in saf dışı kalması meselesi, paşalar arası bir durumdur.. çok girmemek gerekir.

    kuvayi milliyeyi safdışı bırakıp düzenli orduya geçerek deniz kıyısından anadoluya işgal başlamıştır denilmesi ise denildiği gibi farklı bir bakış açısı olmak ile birlikte biraz da komplo kokmaktadır. basit bir matematik bizlere yardımcı olacaktır.. inönü savaşlarındaki yunan ordu sayısı ile sakarya savaşındaki yunan ordu sayısı oldukça farklılık gösterir.

    mustafa kemal eleştirilemez biri değildir, hakaret edilemeyecek birisidir.

    kaldı ki kendisi meclissiz yapamayacağını dile getirmiştir.
    kaynak kurtuluş filmi 2. bölüm.

    meclis demek eleştirel ortam demektir..

    ve son olarak..

    vahdettin kendisini samsun a göndermiştir doğrudur. ancak bunun sebeplerini kutsal isyan kitabında okumalısınız.
    hasan izzettin dinamo kurtuluş destanını yazan bir yazardır ve sonrasında ömrünün çoğunu hapishanede geçirmiş bir komünisttir. edinip okuyun derim..

    ne diyordum, son olarak.. evet..

    mustafa kemal şayet başkomutan olup sakarya ve dumlupınar savaşlarını kazanmamış olsa idi bir halk kahramanı değil bir vatan haini damgasını yiyecekti, aksini iddia edemezsiniz.
    tarih kazanandan yanadır, tarih, baş koyup baş alanındır.

    çok daha uzun yazarım aslında lakin bu entry i okuyacak yazar sayısı 3 ü geçmeyeceği için burada kesiyorum.
    okuyan arkadaşlarım özel mesaj atıp detaylı tartışma içine girebilirler benimle.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük