atatürk bu ülkenin sahibi değil, aynı şekilde recep tayyip erdoğan veya bir başkası da. bu ülkenin bir sahibi yok. bu ülke, bu topraklarda ihanet etmeden yaşayan herkesin vatanı.
atatürk ün anası, bacısı ve karısıdır. ulan ne gerizekalılar var bu memlekette. kraldan çok kralcı olan mı dersin, inönü nün kemalizm budur diye yutturduğu safsataların peşinden koşan salak mı dersin.
dinle be bre cahil; laiklik din özgürlüğüdür türbana uzanan o çıtkırıldım elleri önce laiklik kırar.
mustafa kemal atatürk'ün , dini temellere dayalı bir yönetimi bırakıp özgür bir cumhuriyet olarak yaşamamıza sağladığı ülkede istediği gibi gezme, yaşama özgürlüğü olan insanlardır.
nedir bu türban düşmanlığı anlamıyorum ben. şimdi bir kız türbanını çıkarttığı taktirde bir sorun olmayacak mı yani? tüm sorun türbanda mıdır? bu mudur sizin siyaset bilginiz? taktığı türban beynini örtmüyorsa bunsan size ne, bana ne, kime ne! illa ki platin saçlı tonton teyze ya da pelin batu gibi mi yaşamak lazım bu ülkede. ayrıca, özügrlüklerden, medeniyetten bahsederken, insanların taktığı türbana bile tahammül edememek nedir? keramet türbanda mıdır sadece?
17 sene önce, türbanını çıkararak derse giren öğrenci ders sırasından cumhuriyet kadını, ders sonrası şeriatçı mı olıuyordu mesela? siz hala akp iktidarının size attığı çalımı yiyorsunuz. işte bu kafadır akp'yi hala iktidarda tutan bu kafa.
bırakın bu özgürlükçü ayaklarını da, kemalizmden başka bir yönetim istemediğinizi, baskıcı bir yönetim istediğinizi yazın. lan hem akp iktidarının otoriter olmasından yakınıyorsunuz, hem de onlardan daha beter olan katı kemalist düzene özlem duyuyorsunuz. bırakın bu türban takıntısını da, eğer gerçekten özgürlük istiyorsanız, kadınların siyasette yeterince yer almamasından bahsedin.
Zübeyde Hanım ve Makbule Hanım'ın başının kapalı olduğunu unutuyosunuz sanırım. Atatürk başınızı açın mı demiş ?
isteyen ıstediğini takar giyer neden bu kadar batıyo bazılarına anlamıyorum.
tanım: bazı ideolojilerin amaçlarını değiştirip adını kötüye çıkarmak isteyen kişinin söylemi.
herkes birilerinin adını kötüye çıkarmaya uğraşıyor neden uğraşırsınız. cahil zındıklar. iki zıt kutbu birbirine düşürmek çok mu hoştur, her türlü kötülüğü yaparsınız yetmez mi, fikirlere neden karışırsınız, karıştırırsınız. Anlamsızlıkta üstünüze yok. bu tür başlıkları açanlar.
atatürk kişilerin hak ve hürriyetine saygı duyan bir kişi olarak öğretildi bize hatırlarsanız. bu yüzden bunda şaşırılacak bir durum olduğunu sanmıyorum. asıl şaşırtan kemalist olduğunu söyleyip insanların haklarına saygı duymayan kişilerin yaptığıdır.
Atatürk 'ün ülkesinde din ve vicdan özgürlüğü denen bişey vardır. Herkesin bi yaşam tarzı vardır ve bu ülkede özgürlük varsa türban takanlarda göze batmamalı.
atatürk'ün ismini kullanıp din düşmanlığı yapmak. atatürkün annesinin başının kapalı olduğunu bilmeyecek kadar ahmak olmak. şehit şerife bacıları, nene hatunları bilmeyecek kadar tarih yoksunu olmak. atatürk'ün omuz omuza verdiği askerlerin analarının başörtülü olduğunu bilmeyecek kadar, o evlatlarında bu topraklarda hakkı olduğunu söyleyemeyecek kadar gurur yoksunu olmak! * inançlara saygısı olmayanların yaşadığını bilseydi, atatürk gelir suratınıza tükürürdü.
O bez prçası dediğin şey sayesinde kızlar 7 erkekle zina yapmaktan kurtuluyor kemalistlik veya türklük kafirlik olmamalıdır çünkü atatürk dineönem vermektedir o devleti atatürk tek başına kurmadı o bez parçası dediğin şeyi takıp dalar boyu dolaşan kadınlarla kurdu. lütfen cehalet baş örtütüde değildir cehalet san karışmayana karışmaktadır
mustafa kemalin anası var mesela, hımmm o türban değil başörtüsü değilmi, hımm insanların başını örtüp örtmeyeceğine, örtenlerin ise nasıl örteceğine kararı sizin verdiğinizi unutmuşum,
bu sayılmaz o zaman,
peki türban kelimesi dilimize neden monte edilmiş? okuyalım, öğrenelim,
kurtuluş savaşı'nda cepheye mermi, erzak, giyecek ve bilimum ihtiyacı mini etekli, göğüs dekolteli kadınların taşıdığını sanan yazar gafletidir.
şimdi sorsanız bu arkadaşa özgürlükçüdür. özgürlüğün tanımını bilmeye gerek mi var? cumhuriyet değerlerini içselleştirmiştir ya bu arkadaş, bu da onu otomatikman özgürlükçü yapar. türban takan insanlara karşı takındığı bu tavır onu insanların özgürlüğüne tecavüz eden, dar kafalı bir ahmak yapmaz. çünkü o cumhuriyetçiyim demekle otomatik olarak laik, atatürkçü, özgürlükçü, modern olmuş oluyor.
şimdi sorsanız bu arkadaşa başı türbanlı değildir ve bu da ilerici biri olmasını sağlamaya yeter de artar bile. çünkü ona göre ilericilik, gericilik şeklen mevcuttur. düşünsel yapının önemi yoktur. kendisinin düşüncelerinin üstünü tamamen örten koca türbanın farkındadır ama önemli değildir bu. yazar arkadaşımıza göre tehlikeli olan kafaya takılan türbandır, düşüncelere değil.
bu yazar arkadaş atatürk'ün annesinin, eşinin çarşaflı olduğunu bilmez. bilse de önemli değildir onun için, çünkü atatürk düşmandır türbana, türban takanlara.
bu yazar arkadaş için önemli olan atatürk'ün fikirlerini yaşatmak değildir. atatürk'ün düşünsel yapısını örnek almak değildir mühim olan. çünkü bu yazar arkadaşa göre atatürk fikir adamı değildir. türbanı ortadan kaldırmaya çalışan, türbanlıları ülkeden def etmeye çalışan, genç kızların tamamı minicik etekler giysin, ilerici olsun diye düşünen bir diktatördür. tabi bacakları açarak muasır medeniyetler seviyesine çıkacağız. çünkü batılı ülkeler hep bacak açarak, türbanı yasaklayarak bu kadar modern oldular. farklılıkları zenginlik olarak görüp, farklı değerlere saygı göstererek değil.
atatürk'ü ve cumhuriyeti bu kadar yanlış anlayıp yorumlayan sığ düşünceli, dar kafalı bir insanla aynı millete mensup olmaktan bile utanmıyorum ben. aptalca da olsa her düşünceye saygılıyım.
memleketteki insanların farklılıklarına saygı duymayan insanların kötü şekilde niteledikleri insanlardır. maalesef cumhuriyet tarihimizde farklı düşüncelere sahip olan insanlar hep bir şekilde sindirilmiş. bu sabahattin ali olur, nazım hikmet olur, nihal atsız olur, necip fazıl kısakürek olur, aziz nesin olur, said-i nursi olur, 28 şubat sürecinde dinci-dindar kesimler olur, akp döneminde muhalifler olur...
farklı düşünen, farklı yaşayan insanlara saygı duyamıyoruz. türban takmayı tercih edene karışmak da saygısızlıktır, bir başbakanın tutup da yetişkin insanların katıldığı alkollü içki festivaline müdahele edip yasaklaması da saygısızlıktır, kürtleri / alevileri / yabancı kökenli vatandaşları ötekileştirip baskı ortamı oluşturmak da kabul edilemez bir durumdur.
sırrı süreyya önder trt'de yayınlanan memleket isterimaydınların gözünden türkiye programında babasının adıyaman'daki neredeyse tek sosyalist olduğunu, türkiye işçi partisi'nin il başkanı/mebus adayı olup partinin neredeyse her şeyini yürüttüğünü anlatır. dayısı ise yine adıyaman'da çok az bulunan nur şakirdidir, müftülükte çalışır ve ara ara görevden kaytarıp ısparta'ya gidip said-i nursi'yi ziyaret eder. evet görebileceğiniz üzere adıyaman'da çok çok az sayıdaki şakirtten birisi olan dayısı ilginç şekilde ilin neredeyse tek sosyalisti olan babasına kardeşini vermiştir. sırrı süreyya önder bazen dayısının, bazen babasının, bazen de her ikisinin bir şekilde içeriye atıldığını ve birbirlerini çok az görebildiklerini söyler.
bu farklılıklara tahammülsüzlük durumu tek tip vatandaş yetiştirme projesini ortaya çıkarıyor. evet maalesef bu topraklarda yıllardır bir şekilde hem kemalistler hem de dinciler tek tip insan yetiştirme hevesine kapıldılar, eğitim-öğretim sürecinde tek tipleştirme yöntemine giriştiler ve bu durum tüm hızıyla sürmekte.
cahil insan söylemi. sen istediğini giyiyorsun da başkalarına ne hakla karışırsın! bu ülke din ve düşünce özgürlüğü olan bir ülke. türbanlılar türkiye sınırlarını terk etmelidir, bu ülkede yaşayamazlar gibi bir yasa var da bizim mi haberimiz yok? bi git allasen.
