her insanın düşünebildiği savı'nı çürüten kişilerin karşı çıktığı savdır kendisi. zira bu bir halk isyanı değil, örgütlenmedir. liderlik de zaten başarıyı da hezimeti de sırtlanabilecek kişilerin üstlendiği bir görevdir. yine aynı şekilde kaybedilmiş bir savaşta da ordu komutanının ismi geçecektir, çünkü kaybeden de kişiler değil, yöntemdir, taktiktir.
doğrudur, gerçektir. halk ve millet kurtarmıştır diyorsun. doğru o da, evet. ama kaçırdığın bir nokta var. sen bile yazarken, ona halkın taktığı ismi kullanıyorsun: atatürk. işte bu yüzdendir ki, kendin bile kendi dediğini çelişkili hale getiriyorsun. her zaman bir lidere, bir kahramana ihtiyaç vardır. elbette, halk ve millet üzerine düşeni yapmıştır. ama halkı bilinçlendiren, onlara bir amaç veren mustafa kemal'di.
80 küsür yıl sonra bile, geçmişinden güç alıp daha büyük işler yapmayı düşüneceğimize, halen bir şeylere çomak sokmaya çalışıyoruz.
büyük türk milletinin yetiştirdiği sayısız soylu kahramandan biri olan ulu önder mustafa kemal atatürk' ün milletimize güvenerek ve yalnızca onunla yürüttüğü savaşlardan zaferle ayrıldığı gerçeğini kabullenemeyen arapçıların , ingiliz sempatizanlarının, amerikan kuklası kürt fetonun kullarının, hepsinden daha acınası tek bir lider tek bir bayrak çıkaramamış kürtlerin , şanlı milletimizin değerlerine herzaman yaptıkları gibi çamur atmaya çalışmalarından başka bir şey değildir. onlar tarih ve medeni milletler sahnesinin bu binlerce yıllık dev güneşinin çamurla sıvanamayacağını anlayamayacak kadar aciz sefil ve kansızdırlar...
türk yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir...
aksini düşünen zat; zaten bahsi geçen cümledeki "düşman" kelimesine denk gelmektedir ki, yaşar'ın dediği gibi "bu sebepten" pek kaale alınmamalıdır kendisi.
be hey dürzü gibi sığ kalıplar üzerinde savunulamayacak bir hadisedir.bu konuda ikiliğin çıkmasının sebebi milli mücadele döneminin tam olarak aydınlatılmaması veya aydınlatılmak istenmemesidir.bazısı atatürk'ün bütün herşeyi yoktan var ettiğini düşünürken bazı kesimde ''lan bir adam tek başına nasıl yapar bunları akıl var izan var.'' diyor haklı olarak.temelde herkesin şunu tarih bilgilerinin en uç noktasına yerleştirmesi gerek;atatürk devletin bekası adına sultan vahdettin tarafından seçilmiş bir liderdir. o dönemde ülke içindeki örgütlemeyi yapması için sultan vahdettin tarafından atatürk'e gerekli lojistik destek sağlanmıştır.kimseye sormadan danışmadan 50 kişiyle,daha yıkılmamış bir osmanlı devletinin bandırma feribotunu ''beyler iki dakika samsun'a çıkıp gelecez.'' diyerek ele geçirmek kimsenin mantığına yatmaz;komiktir de ayrıca.elbette bunların hepsi atatürk'ü hedeflerine ulaştırmak; günümüz Türkiye'sinin kurulması içindi.buradaki en büyük başarı yine atatürk'ündür.bunu inkar etmek düpedüz cahilliktir.
zaten hiç kimse atatürk düşmanla tek başına savaştı demiyor, söylenen ve hakikat olan şu ki: atatürk milli mücadeleyi başlatıp yürüterek, anadolu halkı ve silah arkadaşlarıyla beraber topyekün savaşarak bu ülkeyi kurtardı; atatürkün ön plana çıkması, onun bu mücadeledeki savaş dehası, öngörüşlülüğü ve tabiiki başkumandan oluşu, üstelik savaş sonrası bitap bir ülkeyi modern devrimlerle şaha kaldırmasını saymıyorum bile, e bu da birilerine batıyorsa, onlara tek lafım var: atatürk sizin yaşınızdayken daha hiç olmayan bir cumhuriyetin sınırlarını çiziyordu, peki ya siz, sizin başarınız, dehanız nedir? yok dimi, bırakın kıskanmayı da bu büyük insanı örnek alın...
ordaymış gibi konuşan pür zeka küplerinin uydurmalardır. eğer koskocaman ordunun başkomutanı yoksa o bir hiçtir yarım saatte yok olur gider. siz daha açın böyle boktan başlıklar kenidinizi rezil etmeye devam edin.
maalesef ki birilerini sömürgeci zihniyetteki düşmanın elinden kurtaramamış ve onların tohumları da gelmiş bu başlığı açmış diye devam etmesi gereken sav.
"sonra fethullah hoca efendi hazretleri büyük taarruzun tüm hazırlıklarını tamamlayan iman dolu neferlerine dönerek şöyle haykırdı; 'ordular ilk hedefiniz akdenizdir ileri!!' işte o an islam ordusu düşmanın üzerine bir yıldırım hızıyla çullanarak türk yurdu'nun bağımsızlığına doğru dört nala koşturmaya başladı"...
+nasıl oldu şuayip abi?
-güzel oldu, ama eminsin değil mi hiçbir kemalistin dışarıda kalmadığına?
+evet evet, ordudaki son kemalist uzman çavuşu da tutuklattık savcıya.
-ala. peki ya tarih kitapları ve diğer yazarların eserleri?
+haha hepsi yakıldı. en sona turgut özakman'ın o kalın kitabını bıraktık bu kış cemaatin yurtlarında onu yakacağız.
-süper. atatürk ve fikirleri tamamen silinmeli. ancak bu şekilde başarılı oluruz.
+hahahahaha
-hahahaha
+ha ha ha ha
-kaç lan kaç doktor geliyor...
+anammm.
-hunini düşürdün...kaç kaç...
bakkala git bi bira kap gel desem götünü kaldıramayacak andavallıların oturdukları yerden salladıklarının bir diğer kanıtı da burada açılan bazı başlıklarda görülmektedir. çünkü, malesef sürü psikolojisine sahip milletimizin bir kaplana dönüşebilmesi için her zaman bir öndere ihtiyacı olmuştur.
atatürk süper kahraman olmadığına göre ve bu milleti tek başına örgütlemeye bu kadar kısa sürede muvaffak olamayacağına göre ve fedakar türk komutanları gözardı edildiğine göre ve halkının içinde bulunan hürriyet ve imanı kurtarmak için savaşma aşkı zaten var olduğu bilindiğine göre atatürk'ün tek başına bir faktör kurtarmadığı aşikardır.
ama yinede onun o mavi gözleri sarı saçları bu vatanı kurtarmaya yeterde artar bile.