cahilliğin biri bin para, hayretler içerisinde okuyorum. he, son olarak lozan sorusu gözüme çarptı ama lozan'a hangi ülkeler hangi seviyede temsil edildi, kaç cumhurbaşkanı ya da kaç başbakan katıldı biraz incelersen neden olduğunu anlarsın.
gezi olayları patladığında kapağı Fas'a atan kahramanlara (!) benzemezdi atam. Fas kralı şaşırıp kalmıştı bu nereden çıktı diye..
Ya da bunun gibi abd başkanından bir randevu koparmak için yırtınmaya tenezzül edecek, putin gibilerin kapısında bekletilebilecek bir kişi değildi. Tam tersi krallar, devlet başkanları ondan randevu almaya çalışırlardı.
33 yıllık saltanatında cuma selamlıkları hariç, burnunu bile sarayından çıkaramayan, Üsküdar'a bile geçemeyen korkak baykuşlara da benzemezdi.
Hele acınası seviyede cahil bir çıyan var ki atamızın doğu illerini ziyaret etmediğini yazmış!
Kars, Erzurum, tokat, Tunceli, Diyarbakır yeteri kadar doğu olmuyor mu müfteri çıyan?
eğer cumhurbaşkanlığı dönemi için konuşuluyorsa saçmalık. çünkü paşam herkesi ayağına getirirdi. artık asker değilken ve kendini büyük devlet addeden tipleri titretmişken suikast olasılığını düşünerek çıkmaması doğal. ne kadar haklı olduğunu da öldükten sonra memleketin halinden anlayabilirsiniz. şimdi oturup büzüşebilirsiniz türk düşmanları.
Senin padişah hazretlerin çıktı da ne oldu. Koca imparatorluğu bulunduğu halden mi kurtardı sanki.
Komiksiniz olum ya. Adam aklıyla ve milli duygular eşliğinde onurlu mücadelesiyle koca imparatorluktan sonra devlet kurdu la. Senin padişah hazretlerin yurt dışı gezisi ayağına o devlete bu devlete gidip koca devleti parçalamamaları için diplomasi yapıyordu (!) ...
Sen masanda 32 kralı ve 64 cumhurbaşkanını bir araya topla, koskoca bir enkazdan demokratik değerlere sahip bir ülke meydana getir. Sonra birisi çıkıp desin ki yurt dışına çıkmaya cesaret edememesi.
O dönem kurmayları iş bilen masaya vurdu mu mermeri yamultan cinstendi. Atatürk son nokta da devreye girer, sözleşme tekrar atatürk ün masasına gelirdi. Maddeleri düzenledikten sonra kurmaylar tekrar son halini avrupalı köpeklere sunardı. Kurmaylar tüm antlaşmalardan galip döndü, paşamın ayağına kadar gelen elçiler, başbakanlar, başkanlar elini öper uçak hediye etmezdi.
ilgilenmesi gereken, küllerinden doğmuş bir ülke vardı. ayrıca THY' ye göz koyduğu için rüşvet niteliğinde ''uçak hediye eden'' bir katarlı arap yoktu çevresinde.
