ingiliz komutan Atatürk'e Türkleri aşağılamak için bir yemekte şu sözleri söyler:
Biz asil ingilizler şeref, onur ve asil kanımız için savaşırız, siz Türkler ise para ve toprak için savaşırsınız...
ATATÜRK ise bunun üzerine güler ve şu sözleri söyler:
"EVET HAKLISINIZ KOMUTAN. HER MiLLET KENDiNDE EKSiK OLAN ŞEY iÇiN SAVAŞIR!..
yugoslavya kralının türkiye ziyaretinde atatürk'e ingilizler fransızlar yunanlar hepsi yalvardılar türkiye'ye saldırın diye ama biz saldırmadık demesi üzerine atatürk'ün
-verilmiş sadakanız varmış, diyerek gülmesidir.
Bir gün Mustafa kemalin yanına gelen Avrupalı bir subay atamıza sizin askerleriniz çok sadıkmış öl desen öleceklermis diyorlar. Açıkçası hiç zannetmiyorum demiş. Atam o vakit kendi gözlerinle gör diyerek bir kuyunun başına geçmişler ve bir asker çağırılmış. Atam Askere bu kuyuya atlamasini söylemiş asker emredersiniz paşam lakin kafa ustumu anlatayım yoksa ayak ustumu diyerek atamıza seçenek sunmuş. Bunu gören subay bozuntusu o askerin kararlı duruşunu görünce durun inandim der. Atamız işte Türklük ruhu budur ama siz anlayamazsınız diyerek subaya tebessüm etmiştir...
Cumhuriyet'in ilanından sonra istanbul'da bir kabul töreni verilir.
Tüm dünya ülkelerinin elçileri ve ataşeleri de davet edilir. Davet güzel bir şekilde devam etmektedir fakat ingiliz ataşesi olan binbaşının bakışları Mustafa Kemal'in gözünden kaçmaz.
Bütün davet boyunca kendisine dik dik bakmıştır ve bakmaya devam etmektedir.
Ne olduğunu öğrenmek için yaverini gönderir.
Yaver Mustafa Kemal'e şöyle der:
- Paşam kendisine neden ters bir tavır takındığını sordum, o da bana Mustafa Kemal'in Çanakkale'de babasını öldürdüğünü söyledi.
Bunun üzerine Mustafa Kemal şöyle der:
- Git sor bakalım babasının Çanakkale'de ne işi varmış?