Atatürk elbette ki devrimcidir.
Ve sosyalist denmese de mücadele ettiği şey emperyalizmdir.
Kurtuluş savaşı en başta mandacı ingiliz emperyalizmine karşı verildi.
Azıcık o kafayı kullanın bakalım.
atatürk cumhuriyet devrimcisidir. ne kapitalist ne sosyalist ne komünist ne de liberal devrimcidir. o yalnızca cumhuriyet devrimciliği yapmıştır. yapılan yorumlar çok cahilce maalesef. keza, bir ara sosyalist kitaplar okuduğu ve sosyalist rejimi beğendiği ancak bu ülkenin sosyalist rejimi kaldıramayacağını düşündüğünü araştırırsanız görürsünüz. bu nedenle bu düşünceden uzaklaşmış ve yalnızca ülkeyi demokratlaştırmaya, özgürleştirmeye ve modernleştirmeye adamıştır kendini..
atatürk devrimci olmasaydı geçerdi tahta koyardı kafasına kavuğu yeni padişah olurdu herkes de bunu kutlardı. ama o devrimlerine her şeye rağmen yaptı. bir rejimi, bir alfabeyi, bir kültürü değiştirdi, daha nasıl bir devrim yapsın? he ama sosyalist değildir aksine özelleştirmeyi savunmuştur ama belli de olmaz belki refah artınca her şeyi devlete yapardı..
her devrimcinin sosyalist olma zorunluluğunun olmadığından bihaber insan söylemidir.
Mustafa kemal atatürk dünyanın gördüğü en büyük devrimcilerden biriydi evet ancak sosyalist olmadığı da bir gerçektir.
ki zaten sosyalizm yalnızca uygun şartlarda ve uygun zeminde uygulandığında doğru bir ideolojidir, atatürk'ün de dediği gibi;
"işçi sınıfı güçlü olmayan bir ülkede sosyalizm yıkıma götürür."
Bizim toplumumuz biraz ilginçtir. Önce etiket takar. Alevi der, ateist der, kapitalist der, hristiyan der, yahudi der, komünist der. O saatten sonra sen atatürk, ali, veli, mehmet, benjamin linus değil etiketlenmiş, genellenmiş bir insansın. insanların karnını doyur, küba' yı kurtar. Niye bu insanlar aç de, komünist olmakla suçlan. 1. Dünya savaşında Çanakkale Cephesinde *başarıya ulaşan tek yetkili ol, 0' dan milli mücadeleye halkın desteğini kazanarak gir, bu mücadeleyi kazan, ümmet kalmaya mahkum, şeyhülislamın fetvasını peygamber hadisi sanan, kuran' dan gören bir topluma yenilikler getir, alfabeyi düzenle, okur-yazar sayısını arttır, geometri terimlerini türkçeye çevir, sonra sosyalist, komünist, kapitalist, ırkçı, soykırımcı diye etiketlen.
Bir zahmet et, tarihini doğru öğren önce. Trablusgarp elden nasıl gitmiş, istanbulda 1 ay sonra görüşürüz diye kadeh kaldıran ülke liderleri neden ve hangi cephedeki başarısızlıktan göt olmuş, bunları kim sağlamış ? Yok ama, beceremezsin. Marjinal olmak için eleştiri yapılmaz. Öğrenemedik. Yaptıklarınla bunu kazanırsın. Tabi etiketlenmezsen. Bil bakalım kim etiketliyor ? Sen ve senin gibiler !
festen şapkaya, arap alfabesinden latin alfabesine, kara çarşaftan elbiseye geçilmesi, son birkaç nefeslik ömrünü de tüketmiş olan eski sistemin yerine yepyeni cumhuriyeti kurmuş olması atatürk'ün devrimciliğini aleni bir şekilde ortaya koymaktadır.
ancak belli bir sisteme (sürü anlayışı, dünyadan bihaberlik, saltanat sistemi,...) bir toplumu yepyeni, demokratik ve hiç tanımadıkları bir sistemle karşılaştırmak ve bu sisteme ayak uydurmalarını sağlamak zorunda olmak atatürk'ün (o dönemin şartlarından ötürü) sosyalizmi benisemesi ve bir sosyalist lider olarak görevine devam etmesi karşısında büyük bir engeldi.
atatürk büyük bir devrimciydi; ama o dönemin şartları içerisinde bir sosyalist olamadı, olamazdı. bunu atatürk inkar etmezken onun kurduğu ülkenin, esaretten kurtardığı milletinin bunu yargılamaya ne hakkı var?
che nin atatürk hakkındaki övgü dolu sözlerini bilmeyen yazarın, son cümlesinde sıçıp üstüne sıvadığı söylemdir.
küba devriminin öncülerinden ve fidel castronun yoldaşı arjantinli devrimci doktor che guevara, 1967 yılında bolivyada yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; atatürkün büyük nutuku çıkmıştır...
nutukun küba devrimindeki yeri aslında daha önceki yıllara dayanıyor. sosyalist küba cumhurbaşkanı fidel castro, 12 mayıs 1961 tarihinde havanada görevli genç türkiye diplomatı bilal şimşirden atatürkün büyük nutuk kitabını ister. abdnin bilgisi olmaması ricasıyla yapılan bu istek, bilal şimşir tarafından uzunca bir süre sonra yerine getirilebilir. işte, fidel castronun atatürk hayranlığının kaynağı; ingilizce nutuk kitabını özümseyerek okumasında ve devrimci m.kemal atatürkün ilk antiemperyalist savaşımını zafere eriştiren 1919 ruhundan esinlenmesinde yatıyor.
12 aralık 1996da bir ödül töreni için gittiği kübada fidel castro ile görüşen dursun özden kendisine:
-türkiyede solcu, ilerici ve devrimci gençler; che guevara ve fidel castroyu çok seviyorlar ve sizleri mutlak önder olarak kabul ediyorlar.. der. bu sözlere castronun verdiği yanıt çok anlamlıdır: devrimci m.kemal atatürk varken, türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?...devrimci atatürk bizim ve tüm mazlum halkların esin kaynağıdır
mart 1997 de habitat toplantısı için istanbula gelen fidel castro, yaptığı konuşmada şöyle der: asıl devrimci m.kemal atatürktür. ben bir devrim yaptım, ama onun yatıklarını asla başaramazdım. sakın kendinize başka esin kaynağı aramayın
atatürk devrimcidir ancak sosyalist devrimci değil tam tersine kapitalist , libarel ve milliyetçi bir devrimcidir.atatürk'e sosyalist demek ancak ve ancak hiç bir şey okumayıp , kulaktan duyma bilgilerle geçinen kişilerdir
(bkz: kerizmatik devrimci)
tabi bide atatürk'ün sosyalist olmadığını bilenler de var.
(bkz: karizmatik devrimci)