atamızın ne dediği anlaşılamayan yani söylediği veciz sözün manasının tam olarak kavranamaması durumudur. yani muğlaklıktır.
benim aklıma gelenler şunlar;
"ehveni şer şerlerin en kötüsüdür"
bu söze hiç bir mana veremiyorum ben, yani ehveni şer dediğin şey aslında şerler arasında en iyi olanı değil midir zaten, bu durumda aynı zamanda en kötüsü nasıl oluyor.
Bide şu var;
"din vardır ve lazımdır" bunu dabir bilen açıklasın bana allah rızası için.
"Ordular ilk hedefiniz akdeniz'dir ileri!" ve "hattı müdafaa yoktur sath-ı müdafaa vardır ve o satıh bütün vatandır" sözleri de söz konusu listeye zirveden giriş yapmaktadır.
bir asırlık zaman diliminde Türkçenin Yabancı kültürlerden ve dillerden ne derece etkilendiğinin ispatıdır bir bakıma. kusura bakmasın kimse ben gençliğe hitabe'den de bir şey anlayamıyorum, nutuk'tan da. kelimeler hiç Türkçeye uğramamis arkadaş, arapça farscadan fransizca ingilizceye kaymis.
kötünün iyisini seçmek ya da onunla yetinmek yapılacak en kötü seçimdir.
din vardır (dinsizlik düşünülemez) ve lazımdır. (toplum için gerekli bir toplumsal kurumdur)
orduların ilk hedefi izmir'dir (çünkü ege de akdenizin bir kolu sayılıyordu o dönemde)
hattı savunmayı düşünmeyin, sathı savunun (çizgisel savunma değil alan savunması) savunduğunuz yer de alan değil vatandır..
atatürk'ü anlamak kapasite falan istemez.
onu anlamak için faşist bir şovenist olmak lazım.
bu özellikler varsa kapasite otomatik olarak kaybolur zaten kemalist kardeşim.