cephelerden cephelere koşuyorsun, sağında solunda önünde arkanda silah arkadaşların şehit oluyor yüzlerce ölüm görüyorsun, onlarca arkadaşını kaybediyorsun. silah sesleri top sesleri, çığlıklar, feryatlar, inlemeler, gözyaşları...
düşünsenize yolda geçerken araba ezmiş bir kedi görüyoruz da içimiz burkuluyor. Bazı askerlerimiz askerliğinde yaşadığı çatışmaları vs yıllarca atlatamıyor, atlatamayıp intihar edeni bile oluyor.
acaba nasıl bir iç dünyası vardı, ister istemez merhamet duygusu körelmiştir ve bunları yaşamış bir insanın dünyada da gözü olmaz, olmamalı bence. işte böyle düşününce kendi heykelini neden yaptırdı acaba diye düşünmeden edemiyor insan.
o esnada neyi nasıl düşünüyordu, acaba elde ettiği zaferler kendisine büyük bir ego mu getirdi? başardığı şeyler insanlıktan üstün görmesine mi neden oldu? öyle olsa latife hanımın laf ettiği askerlerle şakalaşması, onlarla arkadaş gibi muhabbet ettiği ortam olmazdı.
neyse, herkes efendi gibi yorumunu yapsın. mal mal klişelerle entry girmeyin. ülkeyi kurtardı yaa bla bla bla, sikerim senin ağzını. söyle adam gibi düşüncelerinizi yazın.