Tuhaf karşılayana çok rahat küfür edilecek bir konudur. illa bir yara alınması gerekiyorsa televizyonda gördüğümüz "Çanakkale gazisi" adı altında gösterilen dedelerimizde de bir yara yoktur. Sorun Atatürk oldu diye cıyaklarsınız tabi.
Atatürk'e "Gazilik" ünvanı Sakarya Meydan Muharebesi'nden sonra verilmiştir. Sakarya Zaferinden sonra 19 Eylül 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemâl'e Mareşal rütbesi ve Gazi unvanını verdi.
Gazi ünvanının içinin ne kadar boşaltıldığının göstergesi bu başlık.
Gazi ünvanı aslen savaştan çıkanlara verilmez. Gazi ünvanı devlet kurana verilir. Mete han bir gazidir. Süleyman şah oğlu ertuğrul bir gazidir. Ertuğrul oğlu osman bir gazidir. Ali rıza efendi oğlu mustafa bir gazidir.
daha öncesinde "gazi kime denir?" şeklinde ki sorunun cevaplanması gereken açıklamadır.
Buyrun Türk dil kurumu'na göre gazi
1. isim, din b. (***) Müslümanlıkta düşmanla savaşan veya savaş yapmış kimse
"Gazi Baba, etrafında binlerce gazi ile bir tepede yatardı." - Y. K. Beyatlı
2. Olağanüstü yararlıklar göstererek düşmanı yenen komutanlara devlet tarafından verilen onur unvanı
"Gazi Mustafa Kemal."
3. Savaştan sağ olarak dönen kimse.
demek ki neymiş? çoğu kişinin de yanlış bildiği bir tanımlamaymış. Savaştan sağ olarak dönenlere gazi denirmiş ve gazi olmak için ille de yaralanmaya, sakat kalmaya filan gerek yokmuş.
Atatürk'e verilen ise onur ünvanıymış.
yamulmuyorsam sakarya'da attan düşerek kaburgalarını kırması sonucu atatürk'e gazi ünvanının verilmesidir. rıza nur'un hatıratında olay daha detaylı yazılmıştır.
