1937 haziran da başlayıp aynı yılın aralık sonuna kadar sürmüştür. türm anadoluyu kapsayan 64000 kişilik bir anket söz konusudur. araştırma sonucunda türk ırkının brakisefal kafatasına sahip olduğu ortaya çıkmıştır. ayrıc mimar sinan'ın türk olduğunu ispatlamak için mezarı açılarak kafatasının incelendiği araştırmadır. akabinde de kafatası kaybolumuştur.
bu araştırmalarda iddia edildiği gibi herhangi bir bilimsel amaç güdülmemiş, tamamen türk ırkının üstünlüğü kanıtlanmaya çalışılmıştır. o dönemlerde yapılan türk tarih konferanslarında, dönemin ders kitaplarında açık açık türk ırkının üstünlüğünden bahsedilmesinden de bellidir zaten durum.
yapılan araştırmanın amacı ne olursa olsun, o dönemin türkiye'sinde maddi olanaksızlıklar, manevi çöküş, kaybedilenler düşünüldüğünde ümitsiz ve yaralı bir halkın tekrar ayağa kalkması için itici bir güç olmuştur.
burdan da bana malzeme çıkar diye ümitlenenlere, tarih ve tarihi eylemlerin ancak içinde bulunduğu zamanın şartlarına göre değerlendirilebilirliğini hatırlatmak istedim.
kimi türkçülerin kafatasının "türk standartlarına" uygun çıkmaması ile psikolojik bunalıma girmesine neden olan ve kafatası ölçümüne dayanan araştırmadır. ama sanmayın ki bu türkiye'ye özgüdür. bunu ilk hitler yapmıştır. yani hitler'den alınan güzel bir derstir. yahudileri yok eden hitler'in ittihadcılardan aldığı dersin karşılığı diyelim biz buna.
bu türk çıkmayan kişilerden birisi de çok şaşıracaksınız, nihal atsız'dır.
kafa tası ölçümü, soy araştırmalarında dönemin en bilimsel yöntemidir. bu bilimsel yöntemi fransızlar da kullanmıştır, italyanlar da, almanlar da.
genetik harita incelemesi soy araştırmasında daha yeni yeni başlamıştır.
araştırmanın sonucunu halka dağıtıp, alın siz türkmüşsünüz kafatasınız da uyuyır ölçülere falan dendiğini hiç sanmıyorum.
böyle bir şey yapılsa bile savaştan çıkmış yoksul bir halkın ' vay mnkym harbi den kfatasım türk kafatasıymş, accayip gaza geldim. bu gazla tarlaya gidip sabaha kadar çalışırım' dediğini hiç sanmıyorum. tarihçiler kendi aralarında eğlenmişler belli ki.
bazı dangalaklar atatürk hitlerden ders alıp yaptı hitlerden özenildi gibi cahilce konuşmaktadırlar bu kişiler tarihten çakmayan salaklardır.tarihi bakıldığında hitler bu zamanlarda iktidar savaşı veriyor otoritesini sağlayamamış bir adamdı.
bilimsel bir çalışma olduğu açıktır. bir ülkenin kendi ırkını bilimsel olarak irdelemesini faşistlik olarak tanımlamaya çalışmak gerçekten büyük bir cahillik olsa gerektir.
ayni donemde mustafa kemal atatürk mu uygarligi arastirmasi icin meksikaya elci atamis, veriler toplanmis ve degerlendirilmistir. arastirmalar sonucu 2ciltlik 3kitap yazilmis 1tanesi kayip olmasina ragmen hala istanbulda bir müzede saklanmaktadir. kayip kitabin iceriginin atalari mu kitasindan gocen mayalarin piramitlere kazinmis hiyeroglif ve yazilsal eserlerinden derlendigi, bu eserlerde öz türkcenin kök ve anlamiyla türeyen kelimelere rastlandigi bilinmektedir.
kafatascilik ve türk irkinin üstünlügünü kanitlama cabasi seklinde mitlerle iliskilendirmek ziyadesiyle yanlis ve hayal ürünü niteligindedir.
zira mustafa kemal atatürk ulusal sinirlar icerisinde yasayan ve vatandaslik bagi ile türkiye cumhuriyetine bagli olan herkesin türk sayildigini savunmus,geregini teblig etmistir.
ayni zamanda bu arastirmanin asil amaci bu türk tarihcesi icin cok onemli olan bulgularin mu kitasinda yasamis irklara dayandigi gorusudur.
4 ana irk ve 12karma irktan meydana gelen bu uygarlik uygur türkleriylede oldukca sik iliskilendirilirler.
Birine battığı doğrulur da kime battığını tutturamamışsın aç bir bak bakalım bu konuda en önemli araştırmaları yapanlar kim, bilmeden yorum yapan yazar beyanı.
Atatürk kendi seceresinide araştırsaydı diye dedirtir. malum pek türke benzemiyor bizim ırkla alakası yok gibi. hatta cemal grandanın anlattığına göre atatürkün napolyonda fransiz degildi önemli olan ülkesine faydalari tarzinda söylemleri olmuştur.
