Entry i okuduğum gibi aklıma gelen direkt gazi üni oldu. Daha da vardır muhtemelen. Beyniniz yok ama klavyeniz, internet bağlantınız var. 2 tık tık yapın.
ataturk'u mukemmel zanneden laikcilerin atladigi konulardan biri.
osmanlidan kalma yerlerin adini universite yapmis sadece.
bir tane bile yeni universite acmamis.
ama bu kemocanlara sorsan ataturk ulkenin hepsini universite mezunu yapti.
bu kadar iki yuzluluk. cidden rezilsiniz.
Evet üniversite kurulmadı ama köy Enstitüleri kuruldu. Burda çocuklara her türlü bilgi ve tecrübe birikimi verilerek donanımlı, her anlamda yetkin olması hedefleniyordu. Çok da iyi oluyordu. Bugün üniversitelerde profesör olan hocaların belki de çoğu (özellikle ilahiyatcılar.) Enstitülerden çıkmadır. Kapatılması ülkeye zarar verdi. (Bence.)
atatürk döneminde gençler (okuyan) yurt dışındaki fakültelere gödneriliyordu, hem batıdan bir şeyler almak için hem yabancı dil eğitimi alıp türkiyede bunu yaygınlaştırmak için hemde zaten avrupada olan ünilerden yetişip türkiye hızlı ilerlemesi için olabilir,
taşlar yerine oturunca zaten üniler kurulur sıkıntı yok mantığıdır sanırım.
Kurulan onlarca okul var. Sözlükten çıkın biraz kitap okuyun bir zahmet. Ha yeni kurulan bir devletten ne kadar çok yatırım beklersin?. Atatürkün o yatı da katları da maaşı da yine devlete kaldı.
insanlar daha okuma-yazmayı bilmiyordu. bizim geleceğimizi sağlam temeller üzerine oturtmak için çok çalışıyordu Atatürk, fakat bazı insanlar geleceğini başka yerlere oturtuyorlar. (bkz: gerçekleri görmezden gelmek)
bazı garibanlar tarafından alim olarak adlandırılan kokmuş mollalar yine bu çiftlik ahalisine göre kurtuluş savaşında işgal güçlerini, paşa rakı masasında iken * anadolu'dan çıkartmışlardır. okunmuş sakalları(!) * sayesinde nurlu bedenlerine kurşun değmemiştir. halbuki gerçek ortadadır... bu tipler, kurtuluş savaşının ve milli mücadelenin en büyük düşmanları olmuşlardır.
(bkz: yatacak yeriniz yok)
dönem hükümetinin açtığı yukarışereflikoçhisar üniversitesinde gururla okuyan şakirt yazarın attığı sikimsonik iftira. Şimdi üniversite çok da noluyor sanki atatürkün harf inkilabını kötüleyen arapların orospuları olmuş yobaz yavşaklar bile girip mezun oluyor.
bir cehalet abidesinin haddini aşarak çamur atma çabasıyla işkembeden sallaması hadisesidir. konuyu açmadan önce en azından google a yazmayı düşünecek kadar beyni olsaydı zaten ankara ünivesitesini görür konuyu açamaz ve cehalet abidesi bir yobaz olduğunu herkese ilan etmemiş olurdu.
Taşınma ve isim değiştirmeleri saymazsak en önemli fakülte ankara üniversitesi dil ve tarih-coğrafya fakültesidir. diğer öncelikler yüksek öğrenimin zenginleştirilmesine fırsat vermemiştir ve daha önemlisi de ata'nın erken vefatı sözkonusudur.
Önemli olan üniversite sayısı değil akademik kalitesi ve yaşadığı bilimsel süreçlerdir. genellikle dünya sıralamalarında ilk 500e girmeyi başarabilmiş üniversitelerin temel kuruluş yıllarına baktığımızda şunu görürüz;
meyhanelere, kerhanelere, kumarhanelere, gazionalara daha çok kaynak gittiğinden sıra üniversiteye gelmemiştir.
1895 yılında osmanlı devletinde 25.800 ilkokul, 2 milyon ilkokul yaşında çocuk ve 1 milyon 200 bin öğrenci vardır, okuma oranı, %60'tır
1938'de ise 6.700 ilkokul, 2.335.000 ilkokul çağında çocuk ve 765.000 öğrenci vardır, okuma oranı %33'tür.
bir gecede tüm milleti harf inkilabı ile cahil bırakırsan okutacak adam elbette bulamazsın. japonya da savaş geçirdi hiç alfabesini deiştirmedi. bugün dünyanın en büyük ekonomisinden birisi...