baştan gelen edit: iş bu entry konunun araştırılmamış olduğundan ötürü silinmiştir. konuyu atatürk ü çok seveyn kemalist bir sitenin hatta sitelerin linklerini ekleyerek ve varolan mektubu alenen yayımlayarak düzeltiyorum. kamuoyuna duyurulur.
sevgili yazarlar ve okurlar aşağıdaki mektup 1920 yılında atatürk tarafından lenin e yazılmıştır. yazının orjinali de mevcuttur isteyene gönderilir.
ne diyor ''ulu önder'' 2. paragrafta? sadeleştirelim: bolşevik kuvvetleri gürcistan üzerine askeri harekat yapar veyahut takip edeceği siyaset ve göstereceği tesir ve nüfusla gürcistan'ın da bolşevik ittifakına dahil olmasını ve içlerindeki ingiliz kuvvetlerini çıkarmak üzere, bunlar aleyhine harekata başlamasını temin ederse türkiye hükümeti de emperyalist ermeni hükümeti üzerine askeri harekat icrasını ve "azerbaycan hükümetini de bolşevik (komünist) devletler zümresine ithal etmeyi taahhüt eyler (garanti eder)
ne ilginç değil mi? atatürk soydaşlarını resmen lenine peşkeş çekiyor? ne mutlu kürküm yiyene!
ilgili anlaşma:
1- emperyalist hükümetler aleyhine 26 nisan 1920 harekatı ve bunların tahakküm ve esareti hakkında bulunan mazlum insanların kurtulması amacını güden bolşevik ruslarla işbirliği ve harekatı kabul ediyoruz.
2 - bolşevik kuvvetleri gürcistan üzerine harekâtı askeriye yapar veyahut takip edeceği siyaset ve göstereceği tesir ve nüfuzla gürcistanın da bolşevik ittifakına dâhil olmasını ve içlerindeki ingiliz kuvvetlerini çıkarmak üzere bunlar aleyhine harekâta başlamasını temin ederse türkiye hükümeti de emperyalist ermeni hükümeti üzerine harekâtı askeriye icrasını ve "azerbaycan hükümetini de bolşevik (komünist) zümrei düveliyesine ithal etmeyi taahhüt eyler.
3 - evvela milli topraklarımızı tahtı işgalde bulunduran emperyalist kuvvetleri tard ve atiyen emperyalizm aleyhine vuku bulacak mücadelatı müşterekemiz için kuvayı dâhiliyemizi taazuv ettirmek üzere şimdilik ilk taksit olarak beş milyon altının ve takarrür ettirilecek miktarda cephane vesair vesaiti fenniyei harbiye ve malzemei sıhhıyenin ve yalnız şarkta icrayı harekât edecek kuvvetler için erzakın rus sovyet cumhuriyetince temini rica olunur. ihtıramatı faike ve hissiyatı samimanemizin kabulünü rica eyleriz.
yüksek hürmetlerimin ve samimi duygularımın kabulünü rica eylerim.
ankara 26 \ nisan \1336(1920)
t.b.m.m. reisi
mustafa kamal
2 - bolşevik kuvvetleri gürcistan üzerine harekâtı askeriye yapar veyahut takip edeceği siyaset ve göstereceği tesir ve nüfuzla gürcistanın da bolşevik ittifakına dâhil olmasını ve içlerindeki ingiliz kuvvetlerini çıkarmak üzere bunlar aleyhine harekâta başlamasını temin ederse türkiye hükümeti de emperyalist ermeni hükümeti üzerine harekâtı askeriye icrasını ve
--dikkat--"azerbaycan hükümetini de bolşevik (komünist) zümrei düveliyesine ithal etmeyi taahüt eyler."--dikkat--
3 - evvela milli topraklarımızı tahtı işgalde bulunduran emperyalist kuvvetleri tard ve atiyen emperyalizm aleyhine vuku bulacak mücadelatı müşterekemiz için kuvayı dâhiliyemizi taazuv ettirmek üzere şimdilik "ilk taksit olarak beş milyon altının ve takarrür ettirilecek miktarda cephane vesair vesaiti fenniyei harbiye ve malzemei sıhhıyenin ve yalnız şarkta icrayı harekât edecek kuvvetler için erzakın rus sovyet cumhuriyetince temini rica olunur." ihtıramatı faike ve hissiyatı samimanemizin kabulünü rica eyleriz.
ankara 26 \ nisan \1336(1920)
büyük millet meclisi reisi
mustafa kemal
kaynak: türk inkılâp tarihi enstitüsü arşivi: 132/19543, sayfa 13.
anadolu düşman işgali altındayken ve ulusal direniş örgütleri milli orduyu tertiplemeye çalışırken, anadolu'nun zayıf durumundan yararlanan bolşevik güçleri, bakü'ye girerek sosyalist azerbaycan halk cumhuriyetinin yerine azerbaycan sosyalist halk cumhuriyetini kurdular. o zaman ki koşullarda, anadolu'nun tamamen işgali sözkonusuyken, ankara'nın azerbaycan'a yardım etmesi olanaksızdı.
sovyetlerin kurtuluş savaşındaki yardımları gerçektir. ama, bu yardım, emperyalizme karşı kuvayi milliye'yi desteklemek şeklindedir.
o sıralarda, sovyet orduları emperyalizmin desteklediği beyaz ordu ile iç savaş yaşamaktaydı. azerbaycan'ın sovyet yardımı karşılığında satılması sözkonusu değildir.
istesek de azerbaycan'a yardım edemezdik.
azerbaycan 2002 yılından itibaren ermenilerle dostluk kurmaya çalışan amerikan muhipleri tarafından sırtından vurulmuştur ve bu güncel gerçeği ve 1919 yılındaki durumu azeri kardeşlerimiz çok iyi bilirler. ancak, yerli ahmaklar, salt atatürk düşmanlığından kudurmuş beyinleriyle tarihi çarpıtan uyduruk iddialarda bulunmayı çok iyi bilmektedirler.
birincisi,
kafkaslar gideli çok olmuştur. osmanlı büyük petro'nun denizlere inme politikasını ne pahasına olursa olsun gerçekleştirecek bir rusya'nın varlığını geç farketmiştir. xvii. yüzyıla gelindiğinde artık kafkaslar tamamen iran ve rusya tehdidi altına girmiştir ve osmanlı'nın yapabileceği pek bir şey kalmamıştır. bütün kafkas halkları, kuzeyinden güneyine, abhazından, azerisine, adigesine, kaderine terkedilmiştir.
hele hele o teklifnamenin(http://kitaplar.ankara.ed...?ocr=dosyalar/ocr/355.htm ) yazıldığı dönemde yani takvimler 26 nisan 1336'yı gösterirken, istanbul bile işgal altındayken, yapılacak hiç bir şey kalmamıştır.
ikincisi,
şu da var ki, "sadece" iki satırlık arşiv belgesine bakılarak yorum yapılmaz.
tarihsel "olayların felsefi, olaya konu olan toplumların sosyolojik ve olayın öznelerinin psikolojik" durumları göz önüne alınmadan, ve bu veriler devrin diğer olayları ile sebep sonuç ilişkisi içinde karşılaştırılmadan tarihçilik yapılmaz. gerçi yapıldığı zamanlarda da böyle iki satırlık iftiralarla ve çıkarımlarla sözlük köşelerine yazılmaz ya neyse.
bunu da, http://web.firat.edu.tr/s.../cilt19/sayi2/279-298.pdf
önyargılarınızı bir kenara bırakıp iyice okuyun. merak etmeyin ilgili belge de kullanılmış kaynak olarak, dipnotlarda görebilirsiniz (62. dipnota da iyi bakın).
ayrıca, azerbaycan'ın xx. yüzyıl rusya, osmanlı ve sonrasında türkiye cumhuriyeti ilişkilerini iyi inceleyiniz.
kimsenin doğru düzgün bir şey bilmediği, üstelik her bilmeyenin götünden yeni bir şeyler salladığı ve devlet arşivlerinde kilitli duran bir döneme ait bir iddia. iddia diyorum bak, doğru yanlış ben bilemem de, götünüzden element uydurmayın. herkes bilmeden sıkıyor 1950'ye kadarki dönem hakkında.
--spoiler--
Mustafa Kemal Atatürk;
"Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacagını kimse bugünden kestiremez. Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalanabilir.Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir.işte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bizim dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır? Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür... inanç bir köprüdür...Tarih bir köprüdür... Köklerimize inmeli ve olayların böldügü tarihimiz içinde bütünleşmeliyiz. Onların (soydaş Türk kardeşlerimizin) bize yaklaşmasını beklememeliyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gereklidir.
Atatürk'ün bu hususta bir başka vecizesi ise şöyledir:
Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek. Hayatta yegane varlığım ve servetim Türk olarak doğmamdı
--spoiler--
cumhuriyet damarlarımızdaki asil kanla korunacaktır!...
"şuan oradakiler Rusya`nın işgalindedirler. Muhakkak bir gün onlar da bağımsızlığına kavuşacaklardır. Biz bu gün için hazır bulunmalıyız. Azerbaycan'ın kederi kederimiz, sevinci sevincimizdir".
Atatürk bu konuşmayı Cumhuriyetin ilk dönemlerinde mecliste yapmıştı.
biraz can yakıcı olacak ama, benim okuduğum yabancı kaynaklarda da doğrulanan durumdur. biraz amiyane söyleyeceğim ama, iki tarafı da tatmin edici iyi bir açıklama:
- azerbaycan'ı satmış, karşılığında ermeni sorunundan kurtulmuş!
not: azerbaycan, miütarekeden önce osmanlı toprağıydı. mütarekede boşaltıldı askeri. ama hukuken hala osmanlı'ydı.
kendi ülkesindeki vatandaşlarının tepelerine dersimde bombalar yağdıran, 50.000 kişiyi gözünü kırpmadan öldüren, munzur çayını kan akıtan, şapka kanunu gibi bir saçmalık ve bir sarık yüzünden iskilipli atıf hocayı idam eden, istiklal mahkemelerinde leblebi gibi adam asan zihniyet bırakın azerbaycanı ......... bile satar. o boşlukları bir zahmet siz doldurun.
devlete isyan eden, bir şapkayı bile kabülnemeyenlerin uydurmacasıdır. ve atatürk asla azerbaycan'ı satmaz!..
yalnız karşıdaki bir şapkayı bile kabüllenmeyenlerin torunları yapar!..
... ........boş boşluk şeklinde efenim!.
"kızıl ordu anadolu'ya yardıma geliyor, onlara yol verin." denilerek olan olay. ruslar bir oturmuş pir çökmüşlerdir baküye. kumpas büyük. gel de bunu atatürkçülere ve ülkücülere anlat.
halil paşa, bu satışı kemal paşa'nın emri ile yaptığını itiraf etmiş ve telgrafla yazıştıkları belgeleri bir milletvekiline göstermiştir.
komünist partisini kurdurması ve azerbaycan'ı lenin'e vermesindeki amaç anti emperyalist gözükerek komünist rusya'nın desteğini almaktı.
başarılı oldu da ancak daha sonra tabiri caiz ise kaseti tersten sardı ve anti emperyalist kemal paşa gitti yerine batı yanlısı bir kemal paşa geldi, bunun üzerine ruslar yanlış ata oynadıklarını anladılar.