atatürk ün 800 bin tl maaş alması

    7.
  1. bundan 10 sene öncede ekmeğin 1 milyon lira olduğunu unutan adamların önerisidir. patlıcanda ki kadar mantık ve matematikle '' eet ozaman şuydu, şimdi demekki atatürk para sıçıp sözünden alev çıkarıyormuş.evet'' tarzı suçlamayla ne geçiyor elinize onu anlamıyorum. ulan milletin yemeye ekmeği yoktu, siz atatürk 167 cumhuriyet altını maaş alıyordu diyorsunuz arkadaş ya. savaş giderken silahsız ayağında ayakkabısız millet varken 167 cumhuriyet altını he? o anca sizin başbakanınıza ve türevlerine yakışır gençler. ayrıca atatürk ölürken herşeyini türk milletine bıraktı. hani öyle bir şey yok ama olsa bile çoluğu çocuğu 7 sülalesini doyurup gitmedin dünyadan.
    18 ...
  2. 2.
  3. bu kadar sağlam sıçanda ne göt vardır arkadaş...

    bir de allahın soyu bozuklarını aklamak için tarihin gördüğü en büyük dehalardan birine çamur atmaya kalkmak nasıl bir zavallılıktır...

    800 bin lira demek?

    1923'de mi? eski para derken?
    19 ...
  4. 9.
  5. bunca mal varlığı kime kaldı ulu önderimiz saltanat devam eder diye çocuk bile yapmadı. siz hala dünyaya örnek alınan ulu önderimizi eleştiyosunuz.
    okunanan ezanın kimin sayesinde okunduğunu unuttunuz. sizinki yemek yediği kaba tükürmektir.
    12 ...
  6. 8.
  7. kafan çok güzelmiş, güle güle kullan.

    tanım : hesap kitap bilmeyen yazar zırvası.
    9 ...
  8. 5.
  9. bazı yazarların götünü durduramadığını anladığımız önerme. yahu insanda biraz akıl olur, lan biraz diyorum. gidin ölün siz yeminle siktirip gidin.
    8 ...
  10. 18.
  11. o mal varlığı listesinden türkiye cumhuriyetine ve cumhuriyet kurumlarına bırakılmamış bir kuruş var mı tekkaşlı yobazım?

    ben cevap vereyim ;

    yok!

    peki senin savunmaya çalıştığın bazı adamlar ne oldu? yarım pabuçla gelip dolar milyarderi oldular.

    hastane zincirleri, pastane zincirleri, bankalar, gemiler, madenler aldılar. çalanı savunmaksa sizin müslümanlıktan anladığınız sana kötü bir haberim var;

    siz müslüman falan değilsiniz..

    altın hesabı yapmışsınız pariteden rezervden falan bahsetmeyeceğim zira o kadar eğitimli adam yok içinizde biliyorum...

    ulan ziynetle meskûk altının farkını bilin bari ....
    9 ...
  12. 3.
  13. kaynak alabilir miyiz öncelikle?
    yurdu kurtarmış adamı niye kötülemeye çalışıyorsun ayrıca? o olmasa belki sen de olmayacaktın. insanlara iyilik yap sonra arkandan böyle konuşsunlar.
    12 ...
  14. 24.
  15. Bağ benim belletirim am benim elletirim sözüne uyan bir düşüncedir. Kendimden yola çıkıyorum diyorum ki mesela ben ailemle çok çalışıp çabalayıp bir arsa alıyorum. Sonra bu arsaya ev dikiyorum. Sonra çocuklarıma hatta onların çocuklarına burada özgürce yaşasınlar diye bırakıyorum. Ömrüm bitiyor ve ölüyorum. Daha sonraları benim torunlardan biri diyor ki ; dedemiz çok çalışıp kazanmış ama çok para yermiş niye yemiş ki ? Sonra ahiretten toruna mesaj gönderirdim herhalde. " a pezevenk o oturduğun toprağı kazanabilmek için ordan oraya gezdim çalıştım didindim. Yeri geldi asker oldum yeri geldi başbakan. Sen daha götünde iki tüy bitince beni mi doladın diline ? Soyun sopun bozulmadan getirdik bugüne. vatanında huzurla dolaşıyorsun daha neyi sorguluyorsun ? Ya da şöyle söyleyim torunum sen kimin parasının hesabını kime soruyorsun ?
    Ayrıca atatürk'e "milletvekili maaşları ne kadar olsun paşam ? " diye sorulduğunda, " öğretmen maaşlarını geçmesin" diyen bir lider olduğu için asla bu parayı alacağına inanmıyorum.
    6 ...
  16. 64.
  17. öncelikle...

    Cumhurbaşkanlığı aylığı ve ödeneği, 1927’ye kadar 5.000 lirası aylığı olmak üzere 7.000 liraydı. 1927’de bunlara, genel bir yasa ile “pahalılık zammı” adı ile 2.480 lira eklenir.

    1927 ve 1928’de, bu gelirinden toplam 453 lira, 1929 ve 1930’da 724 lira, 1931’de de 1.293 lira vergi kesilir. Kendisine net ödenen 13.186 liraydı.

    1932 yılında çıkan bir yasa ile yüksek maaş ve ücretlere ağır vergi konulur. Buna göre, Atatürk’ün maaş ve ödeneğinden kesilen vergi 5.401 liraya çıkar ve ayda net 9.078 lira almaya başlar.

    atatürk, bu 9 bin liranın 2 bin lirasını ismet inönü'ye verdiğinden aslında elinde kalan aylık 7 bin liradır. ekim 1937'de inönü'ye verdiği parayı, inönü'nün başbakanlıktan ayrılması üzerine, 2 binden 3 bine çıkarır ve ayrıca sağlık bakanlığı görevi sona eren dr. refik saydam'a da her ay 500 lira vermeye başlar. gerek inönü, gerek saydam kendilerine tahsis edilen yardımın kasım 1938 ayına ait olanı da tahsil ederler.

    atatürk'ün çevresine yaptığı para yardımı bu kadarla sınırlı değildir. iş bankası tarihi'ni yazmak için yapılan banka arşivlerinin incelenmesinde, daha birkaç kişiye aylık ödemeler yaptığı anlaşılmaktadır:

    makbule (atadan) hanıma 1927-1938 arası her ay 200 lira;

    bülent nejat hanıma 1927-1928 yıllarında ayda 100 lira;

    fahima nejat hanıma 1930-1932 yıllarında ayda 100 lira;

    yaşar (okur)'a 1931-1938 yılları arasında ayda 100 lira;

    yüzbaşı hüsnü erkin'e 1931-1938 arası ayda 100 lira

    atatürk'ün bu maddi yardımlarının dışında kalan aylık gelirini harcaması da dikkat çekicidir.

    cumhurbaşkanlığı köşkü'nün tüm masrafları atatürk tarafından ödenir. köşkün içinde ve dışında çalışan tüm köşk görevlilerinin öğle yemekleri ile köşk içinde çalışanların sabah ve akşam yemekleri tabldot olarak atatürk tarafından karşılanır. köşkün günlük yemek mevcudu, konuklarla birlikte 90-100 kişiyi bulur.

    seyahatlerinde, devlet'ten sadece tren veya vapur gibi vasıta ister, diğer masraflarını tamamen kendisi karşılar. harcırah almaz ve maiyetine de aldırmaz. maiyetindekilerin masraflarını da kendisi karşılar.

    aylık geliri, açıkladığımız harcamaları ancak karşılar durumdadır. daha önce belirttiğimiz gibi işletmelerin gelirini ve banka hesabındaki nakit ve hisse senetlerinin gelirlerini hiçbir şekilde harcamaz. dolayısıyla büyük ölçüde tasarruf yapamaz. ancak hastalığının devam ettiği uzun aylar süresinde masrafı azalır ve iş bankası'nın 4 numaralı hesabına yatırılan özel tasarrufu 53.463 lira 18 kuruş olur.

    atatürk öldüğünde, özel hesabında; 19.566 lira 80 kuruşu emekli hesabında, 53.453 lira 18 kuruşu 4 numaralı şahsi hesabında olmak üzere; toplam 73.019 lira 98 kuruş birikimi olduğu belirlenir. bunu da vasiyeti ile c.h.p.'ye bırakır."

    şimdi bazı şalvarlı tazelerin yalanlarını diplerine soktuktan sonra devam edelim...

    devletin olmazsa olmaz harcama kalemi cemil ipekçi ve perdelikleridir değil mi? ya da bir kadının neden giydiğini ancak başka kadınların anlayabileceği şu 15-20 bin liralık ayakkabılar mıdır?

    http://www.pressturk.com/...yl_sonra_bir_ilk_17_1.jpg

    allah şifasını versin ne diyelim?

    hayrunnisa hanım'ın şoförlerine korumalarına toplam 25-30 kişiye dağıtılan senin benim kesemden 24'er maaş ikramiye midir?

    bir de sabah sabah gulu gulu etmiş civanım abdullah gül'ün yaptığı harcamaya edenler atatürk'ün maaşına sustu kaldı diye....

    kompleks paçalarınızdan akıyor birey olarak değil kitle olarak adam yerine konulmadığınızdan cevab veremedi diyebilmek için yanıp tutuşuyorsunuz zavallı yaratıklar.

    o kadar yanlış şeyleri savunuyorsunuz ki cevab vermek için deha olmak gerekmiyor. nasıl bir utanç, nasıl bir rezil olma duygusudur ki abdullah gül'ün ölçüsüz harcamalarını sorduğum başlık 250'den fazla eksi oy almış rekordur herhalde. sahte hesaplarınızdan bile girip eksilemişsiniz lakin güneş balçıkla sıvanmıyor...

    müslümanız yalanınız artık kalıp kalıp dökülen bir ağır sahne makyajı gibi...

    altından kurtçuklar ve irinler fışkırıyor, şeytan sırıtıyor...

    gene soralım günde 250 milyar harcayan cumhurbaşkanı mı olur?

    (bkz: 5 yılda 451 trilyon harcayan cumhurbaşkanı)

    not: ben sizin kancıklığınıza artık şerbetlendim kaynak diye boklayacaksınız adım gibi biliyorum. o sizin alıntı yaptığınız kaynaklardaki meseleyi çarpıtmak için alıntılamadıklarınız.
    5 ...
  18. 15.
  19. annesinden emdiği ak süt kadar helal olsun hoş olsun.
    8 ...
© 2025 uludağ sözlük