21. yüzyılda hala daha şahit olduğumuz ve hatta bu sebepten ötürü hakkında dava açılan insanların bile bulunduğu; çağ dışı ve musollini faşizmini aratan bir durum.
yanlıştır. zira sevmek yapısı itibariyle içten gelen bir duygudur. kimseyi bir şeyi bir kimseyi sevmeye zorlayamazsın. kendiliğinden gelir. ister sever ister sevmez. ama hakaret etmek farklı bir olay. sevmeme özgürlüğün vardır ama hakaret etme özgürlüğün yoktur koçum.
kişi atatürk'ü de sevmeyebilir, hz. muhammed'i de ama ikisine de hakaret edemez. sevmediğini söylemek hakaret midir? bence değildir. alay etmedikçe, küçük düşürmedikçe ben ... 'yı sevmiyorum demenin yanlış bir tarafı yok. zencileri de sevmeyebilirsin. sevmek zorunda da değilsin ama zencilere hakaret edemezsin. bir adam sırf zenci diye, atatürk'ü sevmiyor diye ona farklı muamele yapamazsın.
burda sorun atatürk'ü sevip sevmemek değildir. zira atatürk senin veya bir başkasının sevmemesiyle küçülecek değildir. kimse bunu hakaret olarakta görmez. ancak bunu şöyle düşünmek lazım. atıyorum ben zencileri sevmiyorum. ama bunu dile getirirsem bana ne derler? ırkçı derler mi? demek ki neymiş bazı değerlere olumsuz düşüncelerin varsa bunu kendine saklayabilirmişsin. yarın biri çıkıpta televizyonda hz muhammed'den nefret ediyorum derse ne diyeceksin? düşünce özgürlüğü mü? özetle milletin bazı değerleri vardır sevmiyorsan sevme kimse sana zorla sev demiyor ama bunu dillendirip durmanın kimseye yararı olmadığının da farkına var. bunu dillendiriyorsan da farklı amaçların vardır o zaman da herkesin senin hakkında olumsuz düşünmesi normaldir.
hz. muhammed'i sevmiyorum demeyi hakaret saymakla bir olan durumdur. isteyen istediği kişiyi sever sevmez o kişinin öz benliğine kalmış. zaten kimseyi zorla sevemezsin. ama ne olursa olsun belli şeylere saygı duymak zorundasın. kim olursa olsun sen o kişiye saygı duymak zorundasın. o kişi bu ülkenin kurucusuysa iki katı saygı duymak zorundasın. sevme sev diyen yok ama saygı duy. zaten toplumumuzun baş problemi bu değil mi? kim kime saygı duyuyor ki. onun için peygamber efendimizle girdim. ben peygamberimi seviyorum elbet ama sevmiyorsam bile saygı duymak zorundayım. onun kişiliğine, onun peşinden gelen bunca kişiye saygı duymak zorundayım. atatürk'e de saygı duymak zorundayım. ölmüş gitmiş insanların arkasından atıp tutmak ne kadar kolay değil mi? karşına çıkıp diyebilecek yürek bu klavyelerin sahiplerinin hangisinde var çok merak ediyorum. ondan adam olup saygı duymayı öğrenin.
her insan şiddete başvurmadığı ve gerekçelerini sıraladığı sürece önemli şahsiyetlerle ilgili, o şahsiyeti sevmediğini belirten ifadeler kullanabilir ya da kullanma hakkına sahiptir. sözkonusu insan atatürk de olabilir, hz. muhammed de olabilir. kutsalları eleştirmeyle onlara saldırma arasındaki nüansın farkına varmamız önemlidir bu anlamda. eleştiren kişi argümanlarını ortaya koyacak, ona katılmayanlar da kendi düşüncelerini söyleyecekler. kutsalları yüksekte tutup, onu erişilmez kılmak, eleştiriye dahi açık kapı bırakmamak, onları tabu haline getirir. tabulaştırma yerine şeffaflaştırmayı ilke edindiğimizde, böyle konular mesele olmaktan çıkacaktır.